Saw you last night with your friends again
– Dün gece seni arkadaşlarınla tekrar gördüm.
You look even better than the day we met
– Tanıştığımız günden bile daha iyi görünüyorsun.
It’s been a long time, tell me how you’ve been
– Uzun zaman oldu, bana nasıl olduğunu anlat.
Tryna keep it casual but in my head
– Rahat tutmaya çalış ama kafamın içinde
We had about a thousand conversations
– Yaklaşık bin konuşma yaptık.
‘Cause we don’t talk anymore
– Çünkü artık konuşmuyoruz.
Now I got about a thousand things to say to you
– Şimdi sana söyleyecek binlerce şeyim var.
But I’m down to four
– Ama dörde düştüm.
It goes like
– Gider gibi
Fuck you
– Siktir git
I hate you
– Senden nefret ediyorum
I miss you
– Seni özledim
Sucks to know you
– Seni tanımak berbat
Don’t be acting like you’re innocent
– Masummuş gibi davranma.
Breaking someone’s heart is never elegant, yeah
– Birinin kalbini kırmak asla zarif değildir, evet
Save your sorries it’s irrelevant
– Üzüntülerini sakla alakasız
I bet you’d do it again and again and again
– Bahse girerim bunu tekrar tekrar yapardın.
We had about a thousand conversations
– Yaklaşık bin konuşma yaptık.
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
Now I got about a thousand things to say to you
– Şimdi sana söyleyecek binlerce şeyim var.
But I’m down to four
– Ama dörde düştüm.
It goes like
– Gider gibi
Fuck you
– Siktir git
I hate you
– Senden nefret ediyorum
I miss you
– Seni özledim
Sucks to know you
– Seni tanımak berbat
Fuck you (fuck you)
– Fuck (kahretsin)
I hate you (ohh)
– Senden nefret ediyorum (ohh)
I miss you (miss you, miss you)
– Seni özledim (seni özledim, seni özledim)
Sucks to know you
– Seni tanımak berbat
I never meant to say I miss you
– Seni özlediğimi söylemek istememiştim.
I never meant to say
– Asla söylemek istemedim.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.