Wanna live my life like yesterday
– Hayatımı dün gibi yaşamak istiyorum
Never feeling down, never feeling down
– Asla aşağı hissetme, asla aşağı hissetme
Woke up in another new day
– Yeni bir günde uyandım
Something has changed, don’t feel the same
– Bir şeyler değişti, aynı hissetme
Alone, hearing voices in my head
– Yalnız, kafamda sesler duymak
Thought that I had it all, but it feels like nobody cares, nobody cares
– Her şeye sahip olduğumu düşündüm ama kimsenin umurunda değil, kimsenin umurunda değil gibi geliyor
In a Tiffany dress, get off from white 벤
– Tiffany elbiseli, beyazdan uzak dur 벤
Walk the red carpet, 밝게 터지는 flash
– Kırmızı halıda yürüyün,게게 flash flaş
모든 세상의 관심, 수많은 fans
– Tüm 세상의 관심, 수많은 hayranları
그래, 사랑에 배가 부른 거지
– 그래, 사랑에 배가 부른 거지
매일 꿈꾸던 삶이야
– 매일 꿈꾸던 삶이야
그리고 꿈이 없어진 삶이야
– 그리고 꿈이 없어진 삶이야
대체 얼마나 대단한 걸 더 가져야?
– 대체 얼마나 대단한 걸 더 가져야?
행복할까? 궁금한 밤이야
– 행복할까? 궁금한 밤이야
Love and fame, it seems to be enough
– Aşk ve şöhret, yeterli görünüyor
When the truth is not that beautiful
– Gerçek o kadar güzel olmadığında
Tears and pain are things I’ve never shown
– Gözyaşı ve acı hiç göstermediğim şeylerdir
No one knows, no one knows, no one knows
– Kimse bilmiyor, kimse bilmiyor, kimse bilmiyor
They think I’m okay, think I’m okay
– İyi olduğumu düşünüyorlar, iyi olduğumu düşünüyorlar
Wanna live my life like yesterday
– Hayatımı dün gibi yaşamak istiyorum
Never feeling down, never feeling down
– Asla aşağı hissetme, asla aşağı hissetme
In the clouds, just stay there everyday
– Bulutlarda, sadece her gün orada kal
Never coming down, never coming down
– Asla aşağı inmiyor, asla aşağı inmiyor
Life has ups and downs, just realized
– Hayatın iniş çıkışları var, yeni fark edildi
Nothing lasts forever, yeah
– Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, evet
One day, if I fall, would you smile
– Bir gün düşersem gülümseyecek misin
And say you’ll be there for me?
– Yanımda olacağını mı söylüyorsun?
I’ve been lying awake these days
– Bu aralar uyanık yatıyorum.
Can’t get away, everyone changes
– Kaçamıyorum, herkes değişiyor
Every time you smile, don’t you pretend
– Her gülüşünde numara yapma.
Ask myself every night and realize things won’t be the same, won’t be the same
– Her gece kendime sor ve her şeyin aynı olmayacağını fark et, aynı olmayacak
Love and fame, it seems to be enough
– Aşk ve şöhret, yeterli görünüyor
When the truth is not that beautiful
– Gerçek o kadar güzel olmadığında
Tears and pain are things I’ve never shown
– Gözyaşı ve acı hiç göstermediğim şeylerdir
No one knows, no one knows, no one knows
– Kimse bilmiyor, kimse bilmiyor, kimse bilmiyor
That I’m not okay, I’m not okay
– İyi olmadığımı, iyi olmadığımı
Wanna live my life like yesterday
– Hayatımı dün gibi yaşamak istiyorum
Never feeling down, never feeling down
– Asla aşağı hissetme, asla aşağı hissetme
In the clouds, just stay there everyday
– Bulutlarda, sadece her gün orada kal
Never coming down, never coming down
– Asla aşağı inmiyor, asla aşağı inmiyor
Life has ups and downs, it’s alright
– Hayatın iniş çıkışları var, sorun değil
Nothing lasts forever, yeah
– Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, evet
One day I will fall, can’t deny
– Bir gün düşeceğim, inkar edemem
But I know you won’t leave
– Ama gitmeyeceğini biliyorum.
Wanna live my life like yesterday
– Hayatımı dün gibi yaşamak istiyorum
Never feeling down, never feeling down
– Asla aşağı hissetme, asla aşağı hissetme
In the clouds, just stay there everyday
– Bulutlarda, sadece her gün orada kal
Never coming down, never coming down
– Asla aşağı inmiyor, asla aşağı inmiyor
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.