Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 31

çıkra * Sık çalı. çıkralık * Çıkra ile örtülü yer. çıkrık * Kuyudan kovayıçekmeye yarayan ve el ile çevrilen araç.* İplik bükmek, iplik sarmak gibi işlerde kullanılan, el veya ayakla çevrilen dolap.* Ağır bir şeyi çekecek ipin sarılmasına yarayan ve bir eksen üzerinde uzunca bir kolla çevrilerek dönensilindir. çıkrıkçı * Çıkrık yapıp satan kimse.* Elyaf […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 32

çınçınlatmak * (kadehleri) Birbirine tokuşturmak. çıngar * Kavga, gürültü. çıngar çıkarmak * gürültü, kavga çıkarmak. çıngar kopmak * gürültü, kavga çıkmak. çıngı * Kıvılcım.* Parça, zerre. çıngıl * Ufak ve seyrek taneli üzüm salkımı. çıngır çıngır * (ses için) Çıngırak sesi gibi ses çıkararak. çıngırağıçekmek * ölmek. çıngırak * Küçük çan.* İçindeki tanelerin hareketiyle ses […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 33

çıplanma * Çıplanmak işi. çıplanmak * Çıplak duruma gelmek. çır çır * Çırpınmak fiili ile birlikte ne yapacağınışaşırmış bir durumda çok üzüntü ve telâşanlatır. çıra * Çam gibi reçineli ağaçların yağlıve çabuk yanmaya elverişli bölümü.* Lâmba. çıra dibine ışık vermek * Bkz. mum dibine ışık vermek. çırağ * Mum, kandil, lâmba gibi ışık aracı; ışık. […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 35

çızıktırmak * Çiziktirmek. -çi * Bkz. -cı/ -ci. çiçeğe kesmek * çiçek açmak. çiçeği burnunda (veya çiçeği burnunda, çamuru karnında) * yeni, çok taze, yeni koparılmış. çiçek * Bir bitkinin, üreme organlarınıtaşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü.* Çiçek açan kır veya bahçe bitkisi.* Davranışlarıhafif, toplum kurallarına uymayan kimse.* İrinli kabarcıklar dökerek yüzde izler bırakan ateşli, […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 36

çift cinsellik * Kişinin beyninde bir dişi bir de erkek gizil gücün bulunmasıdurumu. çift çubuk * Çiftçilik yapabilmek için gereken her türlü araç.* Mal mülk, para edebilecek bütün varlıklar. çift dalma * Ayakta güreşirken beklenmeyen bir atılımla karşısındakinin iki ayağını birden kapma. çift desimetre * Üzerinde yirmi cm’lik bölüntüler bulunan ölçü cetveli. çift dikiş * […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 37

çifti bozmak * çiftçilik yapmaktan vazgeçmek. çiftleme * Çiftlemek işi. çiftlemek * Çift duruma getirmek, ikilemek.* Dişi ile erkeği bir araya getirmek. çiftlenme * Çiftlenmek işi. çiftlenmek * İkili duruma getirilmek. çiftleşme * Çiftleşmek işi. çiftleşmek * Bir şey tek iken bir tanesinin daha katılmasıyla iki olmak.* Erkek ve dişi hayvan veya bitki hücreleri döllenmek […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 38

çiğnenmek * Çiğnemek işi yapılmak.* İşgal altına alınmak. çiğnetme * Çiğnetmek işi. çiğnetmek * Çiğnemek işini yaptırmak. çiğneyiş * Çiğnemek işi veya biçimi. çiklet * Şekerli ve kokulu çiğneme sakızı, jiklet. çikletçi * Çiklet yapan veya satan kimse. çikletçilik * Çikletçinin işi ve mesleği. çikolata * Kakaodan yapılan ve bazen içine şeker, süt, fıstık, fındık […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 39

çimdiklemek * Bir kimsenin etini iki parmak ucu arasında kıstırarak sıkıp acıtmak.* Bir bütünden küçük küçük parçalar koparmak. çimdiklenme * Çimdiklenmek işi. çimdiklenmek * Çimdik atılmak. çimdirme * Çimdirmek işi veya durumu. çimdirmek * Çimmek işini yaptırmak. çimek * Çimecek yer. çimen * Kendiliğinden yetişmişçim.* Bkz. çemen. çimenli * Çimeni olan. çimenlik * Çimeni olan […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 34

çırpmak * Hızla ve kesik kesik silkelemek.* İki şeyi birbirine çarpmak.* Bir şeyin ucundan bir parça kesmek.* Sulu yiyecekleri hızla ve sürekli olarak çatal, kaşık gibi bir şeyle karıştırmak.* Güreşte rakibinin kollarını beli hizasında sımsıkıkavrayarak minderde kendi üzerinden sağa ve sola sırtüstü savurmak.* Çalmak, hırsızlık etmek. çırptırma * Çırptırmak işi. çırptırmak * Çırpmak işini yaptırmak. […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 40

Çingenelik * Çingene olma durumu.* (Küçük ç ile) Arsızca aç gözlülük, cimrilik. çini * Duvarlarıkaplayıp süslemek için kullanılan, bir yüzü sırlıve genellikle çiçek resimleriyle bezeli, pişmiş,balçık levha, fayans.* Sırlıve süslü, pişmiş balçıktan yapılmışolan. çini döşemek * bir yeri çini ile kaplamak. çini mürekkebi * Simsiyah, ince ve solmaz bir is mürekkebi. çinici * Çini yapan […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 25

çerçeve * Resim, yazı, ayna gibi şeyleri süslemek veya bir yere asılabilecek duruma getirmek için bunlara geçirilenkenarlık.* Kapı, pencere ile bunların cam veya tablalarının yerleştirilmişolduğu kenarlık.* Bir düşünce alanının sınırlarıveya bu sınırlar içindeki alan.* Beden eğitiminde asılma ve tırmanmalar için kullanılan araç. çerçeve anlaşma * Hükûmet ile sendika ve işverenler arasında toplu sözleşme öncesinde varılan […]

Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 24

çengel atmak * bir konuya taraftar toplama girişiminde bulunmak, ilişki kurmak. çengel çeneliler * Çeneleri gaga biçiminde uzamışve tam kemikleşmemiş balıklar takımı, yapışık çeneliler. çengel iğnesi * Çengel biçiminde ilmiklerden oluşan bir tür işleme.* Çengelli iğne. çengel sakızı * Kengel sakızı. çengel takmak * uğraşmak veya kötülük etmek için el atmak. çengelleme * Çengellemek işi. […]