Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 56

kaşelemek * Resmî bir belgeyi kaşe ile damgalamak, mühürlemek. kaşelenme * Kaşelenmek durumu. kaşelenmek * Kaşelemek işi yapılmak. kaşeletme * Kaşeletmek işi. kaşeletmek * Damgalatmak, mühürletmek. kaşeli * Kaşesi olan.* İşverenin, kendisine başkaca bir yükümlülüğü olmadan, çalışma süresine göre ücret verdiği (kimse). kaşık * Sulu veya bazıufak taneli yiyecekleri ağza götürmeye yarayan, saplısofra aracı.* Ucu […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 57

kaşmerlik * Soytarılık. kaşmir * İnce, sık bir tür yün.* Bu yünden yapılmış. kaşpusiye * Hafif üstlük. kat * Bir yapıda iki döşeme arasında yer alan daire veya odaların bütünü.* Bir yüzey üzerine az veya çok kalın bir biçimde, düzgün olarak yayılmış bulunan şey; üst üste konulmuşşeylerden her biri, tabaka.* (giyecekler için) Takım.* Daire.* Ön, […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 54

kasılgan * (kas ve organik dokular için) Kasılma özelliği olan, kasılabilen. kasılganlık * Kasılgan olma durumu. kasılış * Kasılmak işi veya biçimi. kasılma * Kasılmak işi, büzülme, takallus. kasılmak * Kasmak işi yapılmak.* Büzülüp kasılmak, takallüs etmek.* Büyüklenmek, kurumlanmak, gururlanmak. kasım * Yılın 30 gün çeken on birinci ayı, son teşrin, teşrinisani.* Kışın başlangıcısayılan 8 […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 55

kastanyola yuvası * Bir çarka kastanyola için açılmışdişlerin arası. kastar * Pamuk ipliğini veya bezini bol ve soğuk su ile yıkayarak ağartma işi. kastarcı * Kastar işini yapan kimse. kastarcılık * Kastar yapma işi. kastarlama * Kastarlamak işi. kastarlamak * Pamuk ipliğini veya bezini bol ve soğuk su ile yıkayarak ağartmak. kastarlı * Kastarlanmışolan. kasten […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 52

karşıtlaşma * Karşılaştırmak işi. karşıtlaşmak * Birbirine karşıt olmak. karşıtlı * Karşıtlık, zıtlık gösteren, tezatlı. karşıtlık * Karşıt olma durumu, zıddiyet, mübayenet, tezat, kontrast.* Bir teoremin karşıtının da doğru olmasıdurumu.* İki organ, iki sistem arasındaki görevlerin zıt olmasıdurumu.* Başkalarının istek, dilek veya buyruklarının tersine davranma eğilimi. kart * Gençliği ve körpeliği kalmamış. kart * Düzgün […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 53

karyola * Üzerine yatak yapılıp yatılan tahta veya metal kerevet. kas * Tellerden oluşan ve kasılarak vücut hareketlerini sağlayan organ ve bu organın telsi dokusu, adele. kas doku * Canlının hareketini sağlayan, kasılabilen telleri kapsayan hücreler topluluğu. kas tutukluğu * İşe alıştırılmamışkasların çalışma durumunda duyulan ağrıve sızı. kasa * Para veya değerli eşya saklamaya yarayan […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 50

karmaşa * Karmaşık olma durumu.* Hastalıklıdavranışları ortaya çıkaran, kişinin bilincini az çok şartlandıran, genellikle çocukluk dönemindekazanılmış, baskıaltında tutulmuşhatıra, duygu ve düşüncelerin bütünü, kompleks. karmaşık * İçinde aynıcinsten bir çok öğe bulunan, birbirine az çok aykırı bir çok şeylerden oluşan, mudil.* Çözeltide kendisine oluşturulan parçalara iki yönlü olarak ayrışan bir iyon veya birleşik, kompleks. karmaşık sayı […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 51

karşı gelmek * boyun eğmemek, başkaldırmak. karşı görüş * Bir teze karşıveya iddiaya karşıyeni ve değişik önerme getirme. karşıkarşıya * Yüz yüze. karşıkarşıya gelmek * birden karşılaşmak. karşıkoymak * direnmek, dayanmak, boyun eğmemek. karşı olmak * birine veya bir düşünceye katılmamak, karşıt olmak. karşı olum * Birbirinin karşısında bulunan, birbirini karşılıklı olarak dışta bırakan kavram […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 48

karıncaincitmez * Bkz. karınca ezmez. karıncalanış * Karıncalanmak işi veya biçimi. karıncalanma * Karıncalanmak işi. karıncalanmak * Bir yere, bir şey üzerine karınca üşüşmek.* Vücudun bir yerindeki uyuşukluktan sonra, kan dolaşımının başlamasıyla o yerde karıncalar dolaşır gibi birizlenim uyanmak.* (metal yüzeylerde) Pas yüzünden yer yer ufak delikler oluşmak.* Aşırızihin yorgunluğundan dolayı bir şeyi, bir durumu […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 49

karikatür * İnsan ve toplumla ilgili her tür olayıkonu alarak abartılı bir biçimde belirten, düşündürücü ve güldürücüresim.* Beceriksizce yapılmışşey, taslak. karikatürcü * Karikatür çizen sanatçı, karikatürist. karikatürcülük * Karikatür çizme sanatı. karikatürist * Karikatürcü. karikatürize * Karikatür durumuna getirilmişolan. karikatürize etmek * karikatürleştirmek. karikatürleştirme * Karikatürleştirmek işi. karikatürleştirmek * Karikatür durumuna getirmek.* Bir şeyin, bir […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 46

kardiyolog * Kalp hastalıklarında uzmanlaşmışhekim. kardiyoloji * Anatomi, fizyoloji ve patolojinin kalp ile ilgili bölümleri. kardiyopati * Kalp hastalıklarının genel adı. kardiyoskleroz * Bazen atardamar sertleşmesiyle birlikte görülen kalp dokusu sertleşmesi. kardiyoskop * Kalp kasılmalarının incelenmesine yarayan cihaz. kardiyoskopi * Kalp kasılmalarının kardiyoskop ile dinlenmesi. kare * Kenarlarıve açıları birbirine eşit olan dörtgen, dördül, murabba.* […]

Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 47

kargışlamak * Kargımak. kargışlı * Tanrı’nın ve insanların nefretine, lânetine uğramış, mel’un, lânetli. kârgir * Bkz. kâgir. kargo * Yük taşıyan gemi.* Uçak, gemi vb.bir taşıtla taşınan eşya, yük. kargocu * Kargo işiyle uğraşan kimse. kargoculuk * Kargocunun yaptığı iş. karha * Bkz. ülser. karı * (genellikle iyelik ekleriyle) Bir erkeğin evlenmişolduğu kadın, eş, refika, […]