Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 69

yük * Araba, hayvan vb.nin taşıdığışeylerin hepsi.* Araba, hayvan vb.nin taşıyabildiği miktar.* Eşya.* Birinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır görev.* Bir cismin yüzeyinde biriken elektrik miktarı, şarj.* Yüklük.* Doğacak bebek, cenin.* Tedirginlik veren şey, engel.* Yüz bin kuruşluk mal veya tutar. yük altına girmek * ağır bir görevi üzerine almak. yük arabası * Yük taşıyan […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 71

yülünmek * Yolunmak. yün * Güzün kırkılan koyun tüyü.* Genel olarak koyun tüyü.* Genel olarak hayvan tüyünden yapılmış. yünlü * Yünü olan.* Yünden yapılmış.* Yün kumaş.* Yün kumaştan yapılmış. yüpürmek * Telâşla öteye beriye koşmak. Yüregir * Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri. yüreği ağzına gelmek * birdenbire çok korkmak, aşırıkorku veya sevinçten ziyadesiyle heyecanlanmak, endişelenmek. […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 66

yumurtacık * Canlılarda dişinin, döllenip oğulcuk durumuna gelmek için çıkardığıüreme hücresi; yumurtlayanhayvanlarda yumurta olarak dışarıverilir, yavrulayanlarda ise döl yatağında kalarak oğulcuk ve dölüt evrelerindengeçtikten sonra yavru olarak doğar.* Kapalıtohumlularda, döllenmeden sonra değişikliğe uğrayarak tohumu oluşturan bölüm. yumurtacılık * Yumurta alıp satma işi. yumurtadan daha dün çıkmış * bilgiçlik taslayan toy kimse. yumurtalık * Canlılarda dişi […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 70

yüksek yaylak * Orman sınırının üzerinde, en az 1600 metre yükseklikte bulunan yaylak. yükseklerde dolaşmak * elde edilmesi güç şeyler istemek. yükseklik * Yüksek olma durumu.* Geometrik biçimlerde, tabandan tepeye olan uzaklık.* Yükselti, irtifa. yükseklik korkusu * Yüksek yerlerde duyulan aşırıkorku. yükseklikölçer * Bulunulan yerin yüksekliğini gösteren cihaz, altimetre. yüksekten almak * karşısındakilere olduğundan fazla […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 67

yurt * Bir halkın üzerinde yaşadığı, kültürünü oluşturduğu toprak parçası; vatan.* İnsanın doğup büyüdüğü, yaşadığıyer, memleket.* Bazınitelik veya değerleri taşıyanların çok bulunduğu yer, diyar.* Bir şeyin ilk veya çok yetiştirildiği yer, vatan.* Bir grup insanın oturduğu, yetiştirildiği veya bakıldığıkurum.* Kalacak, barınacak yer.* Toplu olarak bir işöğretilen yer.* Hastaların tedavi edildiği yer.* Sahip olunan arazi, emlâk.* […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 65

yumaklamak * Yumak biçimine getirmek. yumaklanma * Yumaklanmak işi. yumaklanmak * Yumak durumuna gelmek. yumdurma * Yumdurmak işi veya durumu. yumdurmak * Yummasını sağlamak. yumma * Yummak işi. yummak * Kısarak kapamak, sıkarak kapalıduruma getirmek. yumru * Yuvarlak, şişkin şey, kabartı.* Şişkin, kabarık, yuvarlak biçimli.* Bkz. yamru yumru.* Sap, kök veya dallarda bulunan, yedek besin […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 75

yüzdürme * Yüzdürmek (I, II) işi. yüzdürmek * Yüzmesini sağlamak veya yüzmek işini yaptırmak.* (batmışveya oturmuştekneyi) Suyun yüzüne çıkarıp yüzer duruma getirmek. yüzdürmek * Derisini çıkarttırmak, derisini soydurtmak. yüzdürülme * Yüzdürülmek işi. yüzdürülmek * Yüzdürmek (I, II) işine konu olmak veya yüzdürmek işi yapılmak. yüze çıkmak * bir sıvının yüzüne çıkmak.* belli olmak, açığa çıkmak, […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 73

yüreklilikle * Korkmadan, korkusuzca, yiğitçe. yüreksiz * Yürekli olmayan, korkak, cesaretsiz, tabansız. yüreksizlik * Yüreksiz olma durumu, yüreksizce davranış, cesaretsizlik. yürekten * Temiz duygularla, saygı ile, içten, içtenlikle (yapılan). yürekten çağırmak * aşırıderecede arzu etmek, istemek. yürü (marş)! * yürüyüşe başlatma komutu. yürü ya kulum demiş * herhangi bir alanda çok çabuk ilerleyenler, başarıkazananlar için […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 77

yüzüne bakılmaz * çok çirkin. yüzüne bakmamak * önem vermemek, ilgilenmemek.* darılmak, gücenmek. yüzüne bakmaya kıyamamak (veya yüzüne bakmaya kıyılmaz) * (biri) çok güzel olmak. yüzüne bir daha bakmamak * darılıp konuşmamak. yüzüne duramamak * dayanamamak, bir isteğe hayır diyememek, kıramamak. yüzüne gözüne bulaştırmak * bir işi becerememek, bozmak. yüzüne gülmek * dostmuşgibi görünmek.* dostluk […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 76

yüzsüzleşme * Yüzsüzleşmek işi. yüzsüzleşmek * Yüzsüz duruma gelmek, yüzsüz olmak. yüzsüzleştirme * Yüzsüzleştirmek işi. yüzsüzleştirmek * Yüzsüz duruma getirmek. yüzsüzlük * Yüzsüz olma durumu, yüzsüzce davranış. yüzü açılmak * güzelliği, parlaklığı ortaya çıkmak. yüzü ak * Suçu ve utanılacak bir durumu olmayan. yüzü ak olsun * “sağolsun” gibi iyi bir dilek olarak söylenir. yüzü […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Y

Türkçe Sözlük Y Sayfa 74

yüz beşlik * Bir top çeşidi. yüz binlerce * Çokluk ifade etmek amacıyla kullanılır. yüz binlik * Yüz bin liralık. yüz bulmak * ilgi ve yakınlık görmek. yüz bulunca astar istemek * Bkz. yüz verince astar istemek. yüz çevirmek * gösterdiği ilgiyi kesmek. yüz etmek * ısmarlamak, havale etmek. yüz geri etmek * geri dönmek. […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 7

zehir zıkkım * Son derece ağır, acı. zehir zıkkım olsun * ilenme olarak kullanılır. zehirleme * Zehirlemek işi veya durumu. zehirlemek * Öldürmek amacıyla (yedirmek, içirmek vb. yollarla) zehir vermek, ağılamak.* Birine zararlıdüşünceler, zararlıduygular aşılamak. zehirlenme * Zehirlenmek durumu.* Yılan, arıvb. sokmasısonucu görülen hastalık. zehirlenmek * Zehirlemek işi yapılmak veya zehirlemek işine konu olmak, ağılanmak.* […]