Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 17

zor alım * İşlenen bir suç karşılığı olarak suçlunun malının bütünü veya bir bölümü üstündeki mülkiyetine sonverilmesi ve bu mülkiyetin bir başka kuruluşa devredilmesi, müsadere.* Tanzimattan önce herhangi bir kişiye ait mallara padişah adına el konulması. zor alıma çarpmak * kişi mallarına devlet adına yasal olarak el koymak, müsadere etmek. zor belâ * Güçlükle. zor […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 11

zılgıt yemek * azar işitmek. zılgıtlanma * Zılgıtlanmak işi veya durumu. zılgıtlanmak * Zılgıt yemek, azar işitmek. zımba * Delgeç.* Delgeçle açılan delik. zımbalama * Zımbalamak işi veya durumu. zımbalamak * Bir şeyin üzerinde zımba ile delik açmak.* Bıçaklamak, bıçakla vurmak, öldürmek. zımbalanma * Zımbalanmak işi veya durumu. zımbalanmak * Zımbalanmak işi yapılmak. zımbalatma * […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 14

zihin yorgunluğu * Aşırıderecede zihnin yorulmasıdurumu. zihin yormak * bir konuda çok düşünmek, kafa yormak. zihince * Zihne göre, zihninin kavradığı biçimiyle. zihinsel * Zihinle ilgili, zihnî. zihnen * Zihince, zihinli, zihinden. zihnî * Zihinle ilgili, zihinsel. zihni açılmak * kavrayışı, anlayışıçoğalmak. zihni alt üst etmek * düşüncelerini karmakarışık duruma getirmek. zihni boşalmak * kafasırahat […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 18

zorunlu tasarruf * Mecburen yapılması gereken tasarruf. zorunluk * Olması gerekme, olduğundan başka olmama durumu, mecburiyet, zaruret, ıstırar.* Olayların iç ve özlerindeki düzenlilik, yasaya bağlılık ve yapı gereği, belli şartlar altında ortaya çıkmasıkaçınılmaz olan şey.* İnsanın, doğanın ve toplumun nesnel yasalarına bağımlı olmasıdurumu. zorunluluk * Zorunlu olma durumu, zorunluk. Zr * Zirkonyum’un kısaltması. zuhur * […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 12

zıpkınlama * Zıpkınlamak işi veya durumu. zıpkınlamak * Zıpkınla vurmak. zıpkınlanma * Zıpkınlamak işi veya durumu. zıpkınlanmak * Zıpkınlamak işi yapılmak. zıplama * Zıplamak işi. zıplamak * Bir yere çarpıp yukarıfırlamak.* Sevinçten veya oyun yapmak için, bulunduğu yerde havaya doğru fırlamak. zıplatma * Zıplatmak işi veya durumu. zıplatmak * Zıplamak işini yaptırmak, hoplatmak, sıçratmak. zıplaya […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 19

Zülfikar * Hz. Ali’nin iki çatallıkılıcı. zülfüyâr * Bkz. zülüf. zülfüyâre dokunmak * hatırlı, güçlü bir kimseyi veya bir makamı gücendirmek, darılmasına yol açmak. zülfüyâre dokunmamak * hiç kimseye zarar veya sıkıntıvermemek. zülüf * Şakaklardan sarkan saç lülesi.* Sevgilinin saçı. zülüflü * Zülfü olan. zümre * Topluluk, takım, grup, camia.* Tür, cins. zümre edebiyatı * […]

Kategoriler
SÖZLÜK Türkçe Sözlük Z

Türkçe Sözlük Z Sayfa 13

zırva * Saçma, saçma sapan, boş, anlamsız (söz). zırva tevil götürmez * saçma olan bir düşünceyi döndürme, çevirme yolu ile savunmaya kalkışanlara karşısöylenir. zırvalama * Zırvalamak işi veya durumu. zırvalamak * Boşve anlamsız sözler söylemek, saçmalamak. zıt * Karşıt anlamlı. zıt anlamlı * karşıt anlamlı. zıt gitmek * birine karşısürekli ters davranmak, istediklerinin tersini yapmak. […]