Spend, a little time with me
– Benimle biraz zaman geçir.
Slide in all black, now I’m feeling like Venom
– Siyahlar içinde kay, şimdi kendimi zehir gibi hissediyorum.
I told her kick it, uh, Beckham
– Ona tekmelemesini söyledim, ah, Beckham
Squeezing the MAC, uh, lemons
– Mac’i sıkıyorum, limonları.
Walk down boy, got him booking a reverend
– Yürü oğlum, ona bir rahip ayarlattım.
Ole girl miss me, uh, she jealous
– Ole kızım beni özledi, kıskandı.
7.62’s flying out of the Lexus
– 7.62 Lexus’tan uçuyor
Purpin’ at dinner, he gone by breakfast
– Yemekte Purpin’, kahvaltıya gitti.
That boy shooting for a Big Texas
– O çocuk Büyük bir Teksas için ateş ediyor.
I put two holes in your man like some scissors
– Adamına makas gibi iki delik açtım.
I keep a dog with me, I’m with Clifford
– Yanımda bir köpek tutuyorum, Clifford’la birlikteyim.
I’m in the field singing “Down by the River”
– Tarlada “Nehrin Aşağısında” şarkısını söylüyorum.
He in the sky, oh my God, Big Dipper
– O gökyüzünde, aman Tanrım, Büyük Kepçe
He say he shooting, huh, Fisher
– Fisher’ı vurduğunu söyledi.
Put a stone in his head, Vision
– Kafasına bir taş koy, Vizyon
Hang him on top of the tree like it’s Christmas
– Noel’deymiş gibi onu ağacın tepesine asın.
Your man on a shirt, I don’t care if you miss him
– Gömlekli adamın, onu özlesen de umurumda değil.
Serve out the store, feel like Austin & Ally
– Mağazaya servis yapın, Austin ve Ally gibi hissedin
Shooting behind the counter, feel like Maddie
– Tezgahın arkasına ateş etmek, Maddie gibi hissetmek
Golf course, bro be hopping out the caddy
– Golf sahası, kardeşim caddy dışarı atlamalı
Bro got a clip longer than Degrassi
– Kardeşim Degrassi’den daha uzun bir klip aldı
Private school, pulled the piece out the khakis
– Özel okul, khakis parçasını çıkardı
*Ring* Hey Xan, check the alley
– Hey Xan, sokağı kontrol et.
Feel like Pharrell, I pop it when I’m happy
– Pharrell gibi hissediyorum, mutlu olduğumda patlatıyorum
Bro beat the pack up, Bobby Lashley
– Kardeşim sürüyü dövdü Bobby Lashley.
I’m Saint Laurent stepping out of the Saks
– Ben Saint Laurent Saks’tan çıkıyorum.
I’m making a big move, call me Max
– Büyük bir hamle yapıyorum, bana Max de.
Dr. Seuss, there’s a MAC in my hat
– Dr. Seuss, şapkamda bir MAC var.
I’m watching Cartoon Network in the trap
– Tuzakta Cartoon Network izliyorum
Every line he ever wrote is a cap
– Yazdığı her satır bir başlık
Heard he want smoke, then I’m giving out jacks
– Sigara istediğini duydum, sonra da kriko dağıtıyorum.
Shoot from New York and he only spit facts
– New York’tan ateş etti ve sadece gerçekleri tükürdü
Lil bro only shooting when he playing craps
– Lil bro sadece barbut oynarken ateş ediyor
Hey Manny!
– Selam Manny!
Uh, uh, uh, I got a, uh, and a, chop
– Uh, uh, uh, bende bir, uh, ve bir, pirzola
I got a, dog, when I, huh
– Bir köpeğim var, ne zaman, ha
Huh, huh, huh?
– Ha, ha, ha?
Hey Manny, yeah
– Hey Manny, evet
Ya dig?, yeah
– Kazdın mı?, evet
Ya dig? Wha? Ya dig?
– Kazdın mı? Ne? Kazdın mı?
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.