JUL - Alors la zone Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Çevirisi
Alors la zone, ça dit quoi?- Peki bölge ne diyor?
Alors la zone, ça dit quoi?
- Peki bölge ne diyor?
Alors la zone, ça dit quoi?
- Peki bölge ne diyor?
C'est l'été, tous les jours, c'est samedi soir
- Yaz, her gün, Cumartesi gecesi
Alors la zone (zone), ça dit quoi? (Ça dit quoi?)
- Peki bölge ne diyor? (Ne diyor?)
C'est l'été, tous les jours
- Yaz geldi, her gün
C'est samedi soir (tous les jours, c'est samedi soir)
- Cumartesi gecesi (her gün, Cumartesi gecesi)
J'ai trouvé un-un-un bail, j'suis pas là
- Kira kontratı buldum, burada değilim.
J'suis pas à Dubaï, j'suis à l'Escale
- Dubai'de değilim, mola yerindeyim.
Tout l'monde veut sa palette
- Herkes kendi paletini istiyor
Personne veut soulever des palettes
- Kimse paletleri kaldırmak istemiyor
Y'a d'la patate qui tourne dans la zone
- Bölgede patates dönüyor.
Y'a des bâtards qui te souhaitent la mort
- Sana ölüm dileyen piçler var
Faut qu'j'nique tout, que j'mette bien la mif'
- Ben mıf koymak, her şeyi sikmek zorunda'
Marseille, ma ville, j'l'aime à mort
- Marsilya, benim şehrim, onu ölümüne seviyorum
Wesh alors la zone, j'suis d'retour, là c'est l'OVNI
- Wesh sonra alan, geri döndüm, UFO var
Besoin de personne, pour trouver mes mélodies
- Melodilerimi bulmak için kimseye ihtiyacım yok
AMG ou RS, j'évite le rond-point, y a les CRS
- AMG veya RS, kavşaktan kaçınıyorum, CRS var
Ça apprend à lever sur un CRF
- Bir CRF üzerinde kaldırmayı öğrenir
La vie de JuL, nan, c'est pas un rêve
- Jul'un hayatı, Hayır, bu bir rüya değil
Tu m'connais, j'tourne pas ma veste
- Beni bilirsin, ceketimi çevirmiyorum.
J'casse des reins comme Riyad Mahrez
- Riyad Mahrez gibi böbrekleri kırıyorum
Et quand j'annonce les chiffres, ils font des malaises
- Ve sayıları açıkladığımda, rahatsızlığa neden olurlar
Ils m'critiquent mais moi, j'suis à l'aise
- Beni eleştiriyorlar ama rahatım
Alors la zone, ça dit quoi?
- Peki bölge ne diyor?
C'est l'été, tous les jours, c'est samedi soir
- Yaz, her gün, Cumartesi gecesi
Alors la zone (zone), ça dit quoi? (Ça dit quoi?)
- Peki bölge ne diyor? (Ne diyor?)
C'est l'été, tous les jours
- Yaz geldi, her gün
C'est samedi soir (tous les jours, c'est samedi soir)
- Cumartesi gecesi (her gün, Cumartesi gecesi)
J'ai trouvé un-un-un bail, j'suis pas là
- Kira kontratı buldum, burada değilim.
J'suis pas à Dubaï, j'suis à l'Escale
- Dubai'de değilim, mola yerindeyim.
Tout l'monde veut sa palette
- Herkes kendi paletini istiyor
Personne veut soulever des palettes
- Kimse paletleri kaldırmak istemiyor
Y'a d'la patate qui tourne dans la zone
- Bölgede patates dönüyor.
Y'a des bâtards qui te souhaitent la mort
- Sana ölüm dileyen piçler var
Faut qu'j'nique tout, que j'mette bien la mif'
- Ben mıf koymak, her şeyi sikmek zorunda'
Marseille, ma ville, j'l'aime à mort
- Marsilya, benim şehrim, onu ölümüne seviyorum
J'ai pas besoin de toi, moi, pour faire mes plans sous
- Sana ihtiyacım yok, bana, planlarımı yapmak için
Je sais qui est qui mais faut qu'tu fasses attention
- Kim olduğunu biliyorum ama dikkatli olmalısın.
C'est pas ma faute à moi si ça fait des poussettes dans l'zoo
- Hayvanat bahçesinde bebek arabası yapmak benim hatam değil
J'ai pas le temps moi je m'en bats les couilles de c'que les gens font
- Benim zamanım yok ben insanların yaptığı taşaklarla savaşıyorum
Dans le business comme Toto, ça veut les pec', les biscottos
- Toto gibi iş dünyasında, pec', biscottos istiyor
Ça veut toucher le loto, on fait le signe sur la moto
- Bu loto dokunmak istiyor, biz bisiklet işareti yapmak
Ça veut Audemars, Rolex
- Audemars'ı istiyor, Rolex
Ça veut piscine, soleil
- Havuz, güneş istiyor
Ça veut gros plans, gros diez, gros bzezs
- Yakın çekimler, büyük diez, büyük bzezs istiyor
Hôtesse, grosse benz, c'est les problèmes, mec
- Hostes, şişman benz, sorun bu, dostum
J'monte le son pour parler quand j'crois qu'j'suis sur écoute
- Beni dinlediğini düşündüğümde konuşmak için sesi açıyorum
Et les p'tits
- Ve küçük olanlar
Ils sont tous chargés, faut pas leur casser les couilles
- Hepsi dolu, taşaklarını kırma
Alors la zone, ça dit quoi?
- Peki bölge ne diyor?
C'est l'été, tous les jours, c'est samedi soir
- Yaz, her gün, Cumartesi gecesi
Alors la zone (zone), ça dit quoi? (Ça dit quoi?)
- Peki bölge ne diyor? (Ne diyor?)
C'est l'été, tous les jours
- Yaz geldi, her gün
C'est samedi soir (tous les jours, c'est samedi soir)
- Cumartesi gecesi (her gün, Cumartesi gecesi)
J'ai trouvé un-un-un bail, j'suis pas là
- Kira kontratı buldum, burada değilim.
J'suis pas à Dubaï, j'suis à l'Escale
- Dubai'de değilim, mola yerindeyim.
Tout l'monde veut sa palette
- Herkes kendi paletini istiyor
Personne veut soulever des palettes
- Kimse paletleri kaldırmak istemiyor
Y'a d'la patate qui tourne dans la zone
- Bölgede patates dönüyor.
Y'a des bâtards qui te souhaitent la mort
- Sana ölüm dileyen piçler var
Faut qu'j'nique tout, que j'mette bien la mif'
- Ben mıf koymak, her şeyi sikmek zorunda'
Marseille, ma ville, j'l'aime à mort
- Marsilya, benim şehrim, onu ölümüne seviyorum
Alors la zone, ça dit quoi?
- Peki bölge ne diyor?
Alors la zone, ça dit quoi?
- Peki bölge ne diyor?
Alors la zone (alors la zone), ça dit quoi? (Ça dit quoi?)
- Yani bölge (yani bölge), ne diyor? (Ne diyor?)
C'est l'été, tous les jours,
- Yaz geldi, her gün,
C'est samedi soir (samedi soir, samedi soir)
- Cumartesi gecesi (Cumartesi gecesi, Cumartesi gecesi)
Alors la zone (la zone), ça dit quoi? (Ça dit quoi?)
- Peki bölge ne diyor? (Ne diyor?)
C'est l'été, tous les jours
- Yaz geldi, her gün
C'est samedi soir (tous les jours, c'est samedi soir)
- Cumartesi gecesi (her gün, Cumartesi gecesi)
SMR Beatmaking
- SMR Beatmakıng
Paylaş:
- Kategori
- Şarkı Sözleri Çevirileri
- Etiketler
- JUL
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.