Niska - Salé Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Çevirisi
Pyroman- Pyroman
T'as voulu la vie de Tony dans la rue mais
- Tony'nin hayatını sokakta istedin ama
L'addition est salée (l'addition est salée)
- İlavesi tuzludur (ilavesi tuzludur)
Ne joue pas le gros dans la street, tu te feras monter par un cadet
- Sokaktaki şişko adamı oynamayın, bir öğrenci size binecek.
J'ai grandi dans l'illégal, au phone, il ne faut jamais parler
- Yasa dışı bir yerde büyüdüm, telefonda, asla konuşmamalısın.
La chatte de la petite est sale
- Ufaklığın amı kirli
Mon lit sent le poisson salé (pue du cul)
- Yatağım tuzlu balık gibi kokuyor.
J'ai baigné au Champtier du Coq
- Horozun etrafındaki Tarlada yıkandım.
On trainait dehors jusqu'à pas d'heure (traînait, traînait)
- Vakit kalmayana kadar takılıyorduk (takılıyorduk, takılıyorduk)
Depuis que je connais le glock
- Glock'u tanıdığımdan beri
Mes ennemis ont perdu d'la valeur (tout perdu)
- Düşmanlarım değer kaybetti (her şeyi kaybetti)
Torse nu comme un mongole
- Moğol gibi gömleksiz
On insultait les passants qui passaient (fils de pute)
- Geçen yoldan geçenlere hakaret ediyorduk (orospu çocuğu)
Le ciel gronde pendant dans la nuit
- Gökyüzü gece boyunca gürlüyor
L'impression qu'le Seigneur est fâché (brr, brr)
- Rab'bin kızgın olduğu izlenimi (brr, brr)
Mais comment ça, personne ne parle? (huh)
- Ama ne demek kimse konuşmuyor? (ha)
Quand est-ce qu'on va manger notre part? (huh)
- Payımızı ne zaman yiyeceğiz? (ha)
Certains d'entre eux veulent pas nous voir (nan)
- Bazıları bizi görmek istemiyor (hayır)
On m'traite comme un putain d'esclave
- Lanet bir köle gibi muamele görüyorum.
Ma chérie, m'raconte pas tes salades
- Sevgilim, bana salatalarından bahsetme.
Ce soir, j'vais te verser la mayo (du me-sper)
- Bu gece sana mayonezi dökeceğim.
J'ai dealé ma dope dans le coin, j'ai déployé mes ailes comme un charo
- Köşede uyuşturucumu dağıttım, kanatlarımı bir charo gibi açtım.
T'as voulu la vie de Tony dans la rue mais
- Tony'nin hayatını sokakta istedin ama
L'addition est salée (l'addition est salée)
- İlavesi tuzludur (ilavesi tuzludur)
Ne joue pas le gros dans la street, tu te feras monter par un cadet
- Sokaktaki şişko adamı oynamayın, bir öğrenci size binecek.
J'ai grandi dans l'illégal, au phone, il ne faut jamais parler
- Yasa dışı bir yerde büyüdüm, telefonda, asla konuşmamalısın.
La chatte de la petite est sale
- Ufaklığın amı kirli
Mon lit sent le poisson salé (pue du cul)
- Yatağım tuzlu balık gibi kokuyor.
J'ai baigné au Champtier du Coq
- Horozun etrafındaki Tarlada yıkandım.
On trainait dehors jusqu'à pas d'heure (traînait, traînait)
- Vakit kalmayana kadar takılıyorduk (takılıyorduk, takılıyorduk)
Depuis que je connais le glock
- Glock'u tanıdığımdan beri
Mes ennemis ont perdu d'la valeur (tout perdu)
- Düşmanlarım değer kaybetti (her şeyi kaybetti)
Torse nu comme un mongole
- Moğol gibi gömleksiz
On insultait les passants qui passaient (fils de pute)
- Geçen yoldan geçenlere hakaret ediyorduk (orospu çocuğu)
Le ciel gronde pendant dans la nuit
- Gökyüzü gece boyunca gürlüyor
L'impression qu'le Seigneur est fâché (brr, brr)
- Rab'bin kızgın olduğu izlenimi (brr, brr)
Ils ont dit: "demain, c'est loin", mais on y croit même pas
- Dediler ki, "yarın uzun bir yol var," ama inanmak bile bilmiyoruz
J'vous emmerde, j'suis au bord de la mer, j'allume mon Cohiba
- Siktir git, deniz kenarındayım, Cohiba'mı açıyorum.
J'reviens des Pays-Bas, j'augmente le PIB
- Hollanda'dan geri dönüyorum, gsyih'yı artırıyorum
On fait les bails et j'baise les
- Kefaletleri biz yaparız ve onları beceririm.
Prohibés, le taf, ça paye pas (jamain)
- Yasak, tsk, ödemiyor (cemain)
Igo, donne-moi la maille, donne-moi l'baye ou j'brise la vitre
- Igo, örgüyü bana ver, baye'yi bana ver yoksa camı kırarım.
Elle veut s'acheter des nouvelles
- Kendine haber almak istiyor.
Fringues, elle bosse pour nous sur Vivastreet
- Kıyafetler, Vivastreet'te bizim için sikişiyor
À quoi bon sert de jouer les dingues?
- Deli gibi oynamanın ne anlamı var?
On viendra te faire où tu habites
- Gelip size nerede yaşadığınızı göstereceğiz.
Un coup d'fil, une liasse dans l'enveloppe
- Bir telefon görüşmesi, zarfın içinde bir tomar
J'ai de quoi d'faire enlever la vie
- Hayatımı elimden alacak kadar param var.
T'as voulu la vie de Tony dans la rue mais
- Tony'nin hayatını sokakta istedin ama
L'addition est salée (l'addition est salée)
- İlavesi tuzludur (ilavesi tuzludur)
Ne joue pas le gros dans la street, tu te feras monter par un cadet
- Sokaktaki şişko adamı oynamayın, bir öğrenci size binecek.
J'ai grandi dans l'illégal, au phone, il ne faut jamais parler
- Yasa dışı bir yerde büyüdüm, telefonda, asla konuşmamalısın.
La chatte de la petite est sale
- Ufaklığın amı kirli
Mon lit sent le poisson salé (pue du cul)
- Yatağım tuzlu balık gibi kokuyor.
J'ai baigné au Champtier du Coq
- Horozun etrafındaki Tarlada yıkandım.
On trainait dehors jusqu'à pas d'heure (traînait, traînait)
- Vakit kalmayana kadar takılıyorduk (takılıyorduk, takılıyorduk)
Depuis que je connais le glock
- Glock'u tanıdığımdan beri
Mes ennemis ont perdu d'la valeur (tout perdu)
- Düşmanlarım değer kaybetti (her şeyi kaybetti)
Torse nu comme un mongole
- Moğol gibi gömleksiz
On insultait les passants qui passaient (fils de pute)
- Geçen yoldan geçenlere hakaret ediyorduk (orospu çocuğu)
Le ciel gronde pendant dans la nuit
- Gökyüzü gece boyunca gürlüyor
L'impression qu'le Seigneur est fâché (brr, brr)
- Rab'bin kızgın olduğu izlenimi (brr, brr)
Khey comme dans N.W.A
- N.W.A'da olduğu gibi
Attitude
- Tutum
De la street, on tient les rennes
- Sokaktan ren geyiğini tutuyoruz.
Khey comme dans N.W.A
- N.W.A'da olduğu gibi
Attitude
- Tutum
De la street, on tient les rennes
- Sokaktan ren geyiğini tutuyoruz.
J'ai baigné au Champtier du Coq
- Horozun etrafındaki Tarlada yıkandım.
On trainait dehors jusqu'à pas d'heure
- Vakit kalmayana kadar takılıyorduk.
Depuis que je connais le glock, mes ennemis ont perdu d'la valeur
- Glock'u tanıdığımdan beri düşmanlarım değer kaybetti.
Torse nu comme un mongole, on insultait les passants qui passaient
- Moğol gibi gömleksiz, yoldan geçenlere hakaret ederdik.
Le ciel gronde pendant dans la nuit
- Gökyüzü gece boyunca gürlüyor
L'impression qu'le Seigneur est fâché
- Rab'bin kızgın olduğu izlenimi
Paylaş:
- Kategori
- Şarkı Sözleri Çevirileri
- Etiketler
- Niska
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.