Det kostar på att hålla fred, gud vet,
– Barışı korumak paraya mal olur, Tanrı bilir.,
Med den som tigger mig att jag skall sjunga,
– Bana şarkı söylemem için yalvaran kişiyle,
Och smickrar mig inför allmänhet,
– Ve beni herkesin içinde gururlandır,
Men mördar mig i lönndom med sin tunga.
– Ama beni diliyle gizlice öldürüyor.
Det kostar på att dricka av hans vin,
– Şarabını içmenin bedeli,
Med tvekan fattar jag det fyllda glaset,
– Tereddütle dolu camı kavradım,
Han skryter med att han betalt kalaset
– Kirayı ödediği için övündü.
Och kallar mig bakom ryggen för ett svin.
– Arkamdan bana domuz diyor.
Men jag har råd, du gamle lurifax,
– Ama bunu karşılayabilirim, seni yaşlı lurifax.,
Och Ni, min nådiga, med allt ert pladder,
– Ve sen, rahmanım, tüm gevezeliklerinle,
Se, jag har råd att sjunga för er strax,
– Bak, sana şarkı söylemeye gücüm yeter.,
Med poesi besvarar jag ert sladder!
– Şiirle dedikodularına cevap veriyorum!
Med gudar dricker jag för ert väl
– Tanrılarla senin iyiliğin için içerim.
Och lockar fredens ängel ner i gruset,
– Ve barış meleğini çakılın içine çeker,
Se’n jag visat, vem som tålde ruset,
– Bakın kimi gösterdim, aceleye kim dayandı,
Och sagt er sanningen och frälst min själ.
– Sana gerçeği söyledim ve ruhumu kurtardım.
Ty sanningen gör gott, och det är sant
– Çünkü gerçek iyilik yapar ve doğrudur.
Att om i detta land man bryter seden
– Bu ülkede gelenek bozuluyor
Och inte ständigt kacklar likadant
– Ve sürekli aynı cackling değil
Som alla andra kycklingar i reden
– Yuvadaki diğer tüm tavuklar gibi
Men går sin egen väg med stor besvär,
– Ama büyük zorluklarla kendi yoluna gider,
Förgäter fulheten för allt det sköna,
– Tüm güzellerin çirkinliğini unutmak,
Då kacklar alltid någon gammal höna,
– Sonra bazı yaşlı tavuklar hep cırcırlanır.,
Hur förfärligt lättsinnig man är.
– Ne kadar da kolaysın.
Men kackla ni i morgon, just idag
– Ama yarın, sadece bugün mırıldanıyor musun
När jag har ordet, vill jag hellre gala:
– Yeri bulduğumda galaya gitmeyi tercih ederim.:
Kuckeliku! Mitt herrskap, till behag
– Kukeliku! Lordum, lütfen
För er jag har satt livet på det hala,
– Senin için hayatımı kayganlığa adadım.,
Tänkt mer på glädjen än på gods och gull,
– Mal ve hizmetlerden çok mutluluk hakkında düşünmek,
Ty någon skall fördriva tråkigheten
– Çünkü birisi can sıkıntısını giderecek
Om ryktet ock skall gå till evigheten,
– Eğer söz sonsuza dek sürerse,,
Att jag har sjungit för att jag var full.
– Sarhoş olduğum için şarkı söyledim.
Jag står här ensam, fast i lustigt lag,
– Burada yalnız duruyorum, komik bir takımda sıkışıp kaldım.,
Nåväl, med rätt, ty själv min väg jag väljer
– Haklı olarak, kendim için kendi yolumu seçiyorum.
Och målet ser jag tydligt, dag från dag,
– Ve hedefi açıkça görüyorum, Günden güne,
Långt bortom dessa flaskor och buteljer.
– Bu şişelerin ve şişelerin çok ötesinde.
Och just vid dessa silversträngars drill
– Ve sadece bu gümüş tellerde matkap
En röst mig når, som hörs blott av poeter,
– Sadece şairlerden duyduğum bir ses,
Jag glömmer därvid alla små förtreter
– Tüm küçük şeyleri unutuyorum.
Och dricker, stolt, min ädla sångmö till!
– Ve içki, gururla, asil songmaid benim için!
Cornelis Vreeswijk – Sjuttonde Balladen İsveçce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.