Ahora solo pienso en tí durante el día
– Şimdi sadece gündüz seni düşünüyorum.
Y por las noches en mis sueños, te sueles aparecer
– Ve geceleri rüyalarımda, genellikle ortaya çıkarsın
Cuándo me hablas solo escucho melodías, tal vez por eso decías que me aburrías y que no te podía entender
– Benimle konuştuğunda sadece melodileri dinliyorum, belki de bu yüzden beni sıktığını ve seni anlayamadığımı söyledin.
Ya no importa que tan mal vaya mi día
– Kötü günümde ne olursa olsun gider
Se que va a hacer un buen día siempre y cuando te encuentre incluido en el
– Seni bu işe dahil bulduğum sürece iyi bir gün olacağını biliyorum.
Soy capas de cosas que antes no podía, ni a mí mismo me quería y ahora quiero quererte hasta envejecer
– Ben daha önce yapamadığım şeylerin katmanlarıyım, ne de kendim beni sevdi ve şimdi yaşlanana kadar seni sevmek istiyorum
Porque aunque estoy medio ciego, desde tan lejos te vi
– Çünkü yarı kör olmama rağmen, şimdiye kadar seni gördüm.
Mi memoria es una mierda pero, siempre me acuerdo de tí
– Hafızam berbat, ama seni hep hatırlıyorum.
No se diferenciar entre una alfombra y un tapiz
– Halı ve duvar halısı arasında ayrım yapmayın
Si antes no serbia pa’ nada, y ahora sirvo pa’ quererte a tí, pa’ quererte a tí
– Sırbistan’dan önce hiçbir şey için değilse ve şimdi seni sevmeye, seni sevmeye hizmet ediyorum
Ahora sirvo pa’ quererte a tí, pa’ quererte a tí (ah-ah-ah)
– Şimdi seni sevmeye hizmet ediyorum, seni sevmeye (ah-ah-ah)
Porque entre todas, solo ella a mi me conoce
– Çünkü beni sadece o tanıyor.
Ella es un ángel, diabla después de las doce
– O bir melek, gece yarısından sonra diabla
Ya estando al filo fue mi medicina en dosis
– Zaten sınırda olmak benim ilacımdı dozlarda
Soy intranquilo, pero ella me hace tan dócil
– Huzursuzum ama beni çok uysal yapıyor.
Si te digo princesa, no es que yo sea cursi
– Sana prenses desem, sevimsiz olmam.
Solo quiero quererte baby no te asustes
– Sadece seni sevmek istiyorum bebeğim korkma
Si alguien no esta de acuerdo, dile que me busque
– Eğer biri aynı fikirde değilse, beni bulmalarını söyle.
Yo quiero estar contigo, guste a quién le guste
– Seninle olmak istiyorum, kim severse sevsin
Y es que aunque a veces, te sientas tan insegura
– Ve bazen çok güvensiz hissetmene rağmen
Tú tranquila que te quiero con locura, y el amor todo lo cura
– Seni çılgınlıkla sevdiğimi sakinleştiriyorsun ve aşk her şeyi iyileştiriyor
Quién sabe al final, si en realidad esto dura
– Sonunda kim bilir, eğer bu gerçekten sürerse
Pero la vida es tan dura y esa sonrisa tan pura
– Ama hayat çok zor ve o gülümseme çok saf
Que me hace querer ser la mejor persona
– Daha iyi bir insan olmamı sağlıyor
El mejor en la calle, el mejor en la cama, el mejor en la zona
– Sokakta en iyisi, yatakta en iyisi, bölgede en iyisi
Me hace querer ser la mejor versión de mí, y de todas
– Kendimin ve her şeyin en iyi versiyonu olmak istememi sağlıyor.
Me hace querer ser la mejor opción pa’ ti, pa’ todas
– Senin için, herkes için en iyi seçim olmak istememi sağlıyor.
Y a todas estas, no se si merezca, que tú ahora estés conmigo, estar contigo
– Ve tüm bunlara rağmen, artık benimle olduğunu, seninle olmayı hak edip etmediğimi bilmiyorum.
Y en esta historia aunque parezca, ser un amor prohibido estaré contigo
– Ve bu hikayede yasak bir aşk gibi görünse de seninle olacağım
Porque aunque estoy medio ciego, desde tan lejos te ví
– Çünkü yarım körüm, çok uzaklardan bile gördüm
Mí memoria es una mierda, pero siempre me acuerdo de tí
– Hafızam berbat, ama seni hep hatırlıyorum.
No se diferenciar entre una alfombra y un tapiz
– Halı ve duvar halısı arasında ayrım yapmayın
Si antes no serbia pa’nada
– Daha önce hiçbir şey için sırbistan olmasaydı
Y ahora sirvo pa’ quererte a tí, pa’ quererte a tí
– Ve şimdi seni sevmeye hizmet ediyorum, seni sevmeye
Ahora sirvo pa’ quererte a tí, pa’ quererte a tí (ah-ah-ah)
– Şimdi seni sevmeye hizmet ediyorum, seni sevmeye (ah-ah-ah)
(…)
– (…)
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.