Alex Ebert – Truth İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

The truth is that I never shook my shadow
– Gerçek şu ki gölgemi hiç sallamadım.
Every day, it’s trying to trick me into doing battle
– Her gün, savaşmam için beni kandırmaya çalışıyor.
Calling out ‘faker’, only get me rattled
– ‘Sahtekar’ diye seslenmek, sadece beni sarstı
Wanna pull me back behind the fence with the cattle
– Beni sığırlarla birlikte çitin arkasına çekmek ister misin

Building your lenses, digging your trenches
– Merceklerinizi inşa edin, siperlerinizi kazın
Put me on the front line, leave me with a dumb mind
– Beni ön cepheye koy, beni aptal bir zihinle bırak
With no defenses but your defense is
– Savunmadan başka savunman yok.
If you can’t stand to feel the pain then you are senseless
– Eğer acıyı hissetmeye dayanamıyorsan, o zaman anlamsızsın demektir.

Since this, I’ve grown up some different kind of fighter
– Bundan sonra, farklı türde bir savaşçı olarak büyüdüm.
And when the darkness comes, let it inside you
– Ve karanlık geldiğinde, içine girmesine izin ver
And your darkness is shining, my darkness is shining
– Ve senin karanlığın parlıyor, benim karanlığım parlıyor
Have faith in myself
– Kendime güveniyorum
Truth
– Gerçek

I’ve seen a million numbered doors on the horizon
– Ufukta milyonlarca numaralı kapı gördüm.
Now which is the future you’re choosing before you go dying?
– Ölmeden önce hangi geleceği seçiyorsun?
I’ll tell you about a secret I’ve been undermining
– Sana altını oyduğum bir sırrı anlatacağım.
Every little lie in this world comes from dividing
– Bu dünyadaki her küçük yalan bölünmekten gelir

Say you’re my lover, say you’re my own, homie
– Sevgilim olduğunu söyle, kendi sevgilim olduğunu söyle, dostum.
Tilt my chin back, slit my throat
– Çenemi geriye eğ, boğazımı kes
Take a bath in my blood, get to know me
– Kanımda banyo yap, beni tanı
All out of my secrets, all my enemies are turning into my teachers
– Tüm sırlarımdan, tüm düşmanlarım öğretmenlerime dönüşüyor

Because light’s blinding, no way dividing
– Çünkü ışık kör ediyor, bölünmenin imkanı yok
What’s yours or mine when everything’s shining?
– Her şey parlıyorken senin mi benim mi?
You darkness is shining, my darkness is shining
– Sen karanlık parlıyor, benim karanlığım parlıyor
Have faith in ourselves
– Kendimize inancımız olsun
Truth
– Gerçek

Yes, I’m only loving, only trying to only love
– Evet, sadece seviyorum, sadece sevmeye çalışıyorum
And, yes, and what I’m trying to do is only loving
– Ve evet, ve yapmaya çalıştığım şey sadece sevmek
Yes, I’m only loving, trying to only love
– Evet, sadece seviyorum, sadece sevmeye çalışıyorum
I swear to God, I’m only trying to be loving
– Yemin ederim, sadece sevgi dolu olmaya çalışıyorum.

Yes, I’m only lonely loving
– Evet, sadece yalnızım sevgi dolu
Yes, I’m only feeling only loving, only loving
– Evet, sadece sevgi dolu hissediyorum, sadece sevgi dolu
You say it ain’t loving, ain’t loving
– Sevmediğini söylüyorsun, sevmediğini söylüyorsun
Ain’t loving, my loving
– Sevmek değil, aşkım

But I’m only loving, still only loving
– Ama ben sadece seviyorum, hala sadece seviyorum
Swear to god, I’m only loving
– Yemin ederim, sadece seviyorum
Trying to be loving, loving
– Sevgi dolu olmaya çalışıyorum, sevgi dolu
Loving, loving, loving, loving
– Sevmek, sevmek, sevmek, sevmek

Yes I’m only loving, yes, trying to only love
– Evet sadece seviyorum, evet, sadece sevmeye çalışıyorum
I swear to god, I’m trying but I’m only loving
– Yemin ederim deniyorum ama sadece seviyorum
You say it ain’t loving, ain’t loving, ain’t loving
– Sevmediğini söylüyorsun, sevmediğini söylüyorsun, sevmediğini söylüyorsun
Ain’t loving, ain’t loving my loving
– Sevmek değil, sevmek değil benim sevmek
But I’m only loving, loving, loving, loving the truth
– Ama ben sadece gerçeği seviyorum, seviyorum, seviyorum, seviyorum

Truth
– Gerçek




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın