Yo le pregunté a un pastor
– Bir papaza sordum
Del amor y él me dijo
– Aşk ve bana söyledi
Que se lo entregara a Dios
– Onu Tanrı’ya vereceğini
Que no me sintiera solo
– Yalnız hissetmeyeceğimi
Que estar solo era mejor
– Yalnız olmanın daha iyi olduğunu
Que vivir de una ilusión
– Bir yanılsama üzerinde yaşamaktan daha
Yo le pregunté a un artista
– Bir sanatçıya sordum
Del amor a primera vista
– İlk görüşte aşk
Dijo que era un error
– Bunun bir hata olduğunu söyledi.
Que eso era de un novelista
– Bu bir romancıdan
Soñadores, que en la vida
– Hayalperestler, hayatta kim
Hay que ser más realista
– Daha gerçekçi olmalıyız
Y ahora que no te tengo
– Ve şimdi sana sahip olmadığıma göre
Pienso en todo el tiempo perdido
– Tüm boşa harcanan zamanı düşünüyorum
Que perdí contigo
– Seninle kaybettiğimi
Pues por amarte a ciegas yo
– Seni körü körüne sevdiğim için
No escuché
– Duymadım.
Y me lancé al vacío por amor
– Ve kendimi aşk için boşluğa attım
Todos me dijeron
– Hepsi bana söyledi
Todos me advertían
– Herkes beni uyardı
Que hay flores que tienen espinas
– Dikenleri olan çiçekler olduğunu
Yo le pregunté a un señor
– Bir beyefendiye sordum
Del amor y él me dijo
– Aşk ve bana söyledi
Que ignorarlo era mejor
– Görmezden gelmenin daha iyi olduğunu
Que yo era joven y el dinero
– Genç olduğumu ve parayı
Debería ser más importante
– Daha önemli olmalı
Que mil amores
– Ne bin aşk
Yo le pregunté a un anciano
– Yaşlı bir adama sordum
En algún lugar lejano
– Uzak bir yerde
Del amor y las pasiones
– Aşk ve tutkular
Me dijo: Hijo
– Bana dedi ki: Oğlum
Eso es un cristal de doble filo
– Bu iki ucu keskin bir kristal
Y corta, te guinda de un hilo
– Ve kes, bir iplikle kiraz
Y ahora que no te tengo
– Ve şimdi sana sahip olmadığıma göre
Pienso en todo el tiempo perdido
– Tüm boşa harcanan zamanı düşünüyorum
Que perdí contigo
– Seninle kaybettiğimi
Pues por amarte a ciegas yo
– Seni körü körüne sevdiğim için
No escuché
– Duymadım.
Y me lancé al vacío por amor
– Ve kendimi aşk için boşluğa attım
Todos me dijeron
– Hepsi bana söyledi
Todos me advertían
– Herkes beni uyardı
Que hay flores que tienen espinas
– Dikenleri olan çiçekler olduğunu
Yo le pregunté a mi padre
– Babama sordum
Del amor y la inocencia
– Aşk ve masumiyet
De la fe, la paciencia ¿y sabes lo que dijo?
– İnancın, sabrın ve ne dediğini biliyor musun?
Hijo, siempre es mejor
– Evlat, her zaman daha iyidir
Ignorar el corazón
– Kalbi görmezden gelmek
Hazle caso a tu conciencia
– Vicdanını dinle
Yo le pregunté a mi madre
– Anneme sordum
Del amor que te tenía y
– Sana olan sevgimden ve
Dijo que era fantasía
– Fantezi olduğunu söyledi.
Que si yo no le creía
– Eğer ona inanmasaydım
Con el tiempo aprendería
– Zamanla öğrenirdim
Que ella tenía razón
– Haklı olduğunu
Y ahora que no te tengo
– Ve şimdi sana sahip olmadığıma göre
Pienso en todo el tiempo perdido
– Tüm boşa harcanan zamanı düşünüyorum
Que perdí contigo
– Seninle kaybettiğimi
Pues por amarte a ciegas yo
– Seni körü körüne sevdiğim için
No escuché
– Duymadım.
Y me lancé al vacío por amor
– Ve kendimi aşk için boşluğa attım
Todos me dijeron
– Hepsi bana söyledi
Todos me advertían
– Herkes beni uyardı
Que hay flores que tienen espinas
– Dikenleri olan çiçekler olduğunu
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.