I hate that I remember
– Hatırladığımdan nefret ediyorum.
I wish I could forget
– Unutmak isterdim
What you did last December
– Geçen Aralık ayında ne yaptın
You left my heart a mess (a mess)
– Kalbimi karmakarışık bıraktın (karmakarışık)
Boy, you blew it
– Evlat, mahvettin.
How could you do it, do it, oh, yeah, oh, yeah?
– Bunu nasıl yapabildin, yap, oh, evet, oh, evet?
(It’s the rascals)
– (Bu serseriler)
Last Christmas
– Geçen Noel
I gave you my heart
– Sana kalbimi verdim
But the very next day you gave it away
– Ama ertesi gün onu verdin.
This year
– Bu yıl
To save me from tears
– Beni gözyaşlarından kurtarmak için
I’ll give it to someone special, oh, yeah, yeah
– Özel birine vereceğim, oh, evet, evet
But last Christmas
– Ama geçen Noel
I gave you my heart
– Sana kalbimi verdim
But the very next day you gave it away
– Ama ertesi gün onu verdin.
This year
– Bu yıl
To save me from tears
– Beni gözyaşlarından kurtarmak için
I’ll give it to someone special
– Özel birine vereceğim.
Thought we belong together
– Birbirimize ait olduğumuzu sanıyordum.
At least that’s what you said
– En azından söylediğin buydu.
I should’ve known better
– Daha iyi bilmeliydim
You broke my heart again (again)
– Yine kalbimi kırdın (yine)
Boy, you blew it
– Evlat, mahvettin.
How could you do it, do it, oh, yeah?
– Bunu nasıl yapabildin, yap, oh, evet?
The last Christmas
– Son Noel
I gave you my heart (gave you my heart)
– Sana kalbimi verdim (sana kalbimi verdim)
But the very next day you gave it away (gave it away)
– Ama ertesi gün onu verdin (verdin).
This year
– Bu yıl
To save me from tears (you got it)
– Beni gözyaşlarından kurtarmak için (anladın)
I’ll give it to someone special
– Özel birine vereceğim.
The last Christmas (oh, baby)
– Son Noel (oh, bebeğim)
I gave you my heart
– Sana kalbimi verdim
But the very next day you gave it away (gave it away)
– Ama ertesi gün onu verdin (verdin).
This year (you got it)
– Bu yıl (anladın)
To save me from tears
– Beni gözyaşlarından kurtarmak için
I’ll give it to someone special
– Özel birine vereceğim.
Ooh, yeah
– Ooh, evet
How could you leave Christmas morning?
– Noel sabahı nasıl gidebilirsin?
You broke my heart with no warning
– Uyarmadan kalbimi kırdın.
Boy, you blew it
– Evlat, mahvettin.
How could you do it, do it, oh, yeah?
– Bunu nasıl yapabildin, yap, oh, evet?
Last Christmas
– Geçen Noel
I gave you my heart (gave you my heart)
– Sana kalbimi verdim (sana kalbimi verdim)
But the very next day you gave it away (you gave it away)
– Ama ertesi gün onu verdin (verdin).
This year
– Bu yıl
To save me from tears (oh, baby)
– Beni gözyaşlarından kurtarmak için (oh, bebeğim)
I’ll give it to someone special
– Özel birine vereceğim.
This is our last (last) last (last) Christmas
– Bu bizim son (son) son (son) Noelimiz
You broke my heart
– Kalbimi kırdın
Last (last) last (last) Christmas you broke my heart
– Son (son) son (son) Noel kalbimi kırdın
This year
– Bu yıl
To save me from tears
– Beni gözyaşlarından kurtarmak için
I’ll give it to someone special
– Özel birine vereceğim.
I hate that I remember
– Hatırladığımdan nefret ediyorum.
I wish I could forget
– Unutmak isterdim
What you did last December
– Geçen Aralık ayında ne yaptın
You left my heart a mess (you left my heart a mess)
– Kalbimi darmadağın ettin (kalbimi darmadağın ettin)
This year, to save me from tears
– Bu yıl beni gözyaşlarından kurtarmak için
I’ll give it to someone special
– Özel birine vereceğim.
I hate that I remember
– Hatırladığımdan nefret ediyorum.
I wish I could forget
– Unutmak isterdim
What you did last December
– Geçen Aralık ayında ne yaptın
You left my heart in a mess
– Kalbimi darmadağın ettin.
This year, to save me from tears
– Bu yıl beni gözyaşlarından kurtarmak için
I’ll give it…
– Veririm…
Ariana Grande – Last Christmas İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.