Not your Barbie girl, I’m livin’ in my own world
– Senin Barbie kızın değil, kendi dünyamda yaşıyorum.
I ain’t plastic, call me classic
– Ben plastik değilim, bana klasik de.
You can’t touch me there, you can’t touch my body
– Bana orada dokunamazsın, vücuduma dokunamazsın.
Unless I say so, ain’t your Barbie, no
– Ben söylemezsem, senin Barbie’n değil mi, hayır
Pull up to that dream house, god gate heels down
– O rüya evine git, tanrı kapısı topuklarını indir
How much do you like this?
– Bunu ne kadar seviyorsun?
Welcome to my bedroom, hallway go down
– Yatak odama hoş geldiniz, koridor aşağı inin.
Say he’s got permission
– İzin aldığını söyle.
I can take myself on a dinner date
– Kendimi yemeğe çıkarabilirim.
Buy myself diamonds and a champagne
– Kendime elmas ve şampanya alacağım.
Order five courses, then chocolate cake, uh-huh
– Beş yemek sipariş et, sonra çikolatalı kek, uh-huh
Actin’ like I care when I want a man
– Bir erkek istediğimde umursuyormuşum gibi davranmak
Actin’ like I care but I don’t, and?
– Umursuyormuşum gibi davranıyorum ama umursamıyorum ve?
I do my own thing, yeah watch me dance, uh-huh
– Ben kendi işimi yapıyorum, evet dansımı izliyorum, uh-huh
Not your Barbie girl, I’m livin’ in my own world
– Senin Barbie kızın değil, kendi dünyamda yaşıyorum.
I ain’t plastic, call me classic
– Ben plastik değilim, bana klasik de.
You can’t touch me there, you can’t touch my body
– Bana orada dokunamazsın, vücuduma dokunamazsın.
Unless I say so, ain’t your Barbie, no
– Ben söylemezsem, senin Barbie’n değil mi, hayır
I’m my own boss, I’m remindin’ you of it
– Ben kendi patronum, sana bunu hatırlatıyorum.
Somethin’ that you just can’t get
– Elde edemeyeceğin bir şey
Words don’t tempt me, tryin’ to break me
– Kelimeler beni baştan çıkarmaz, beni kırmaya çalışır
In these heels I ain’t tryin’ to trip, no
– Bu topukların içinde takılmaya çalışmıyorum, hayır
I can take myself on a dinner date
– Kendimi yemeğe çıkarabilirim.
Buy myself diamonds and a champagne
– Kendime elmas ve şampanya alacağım.
Order five courses, then chocolate cake, uh-huh
– Beş yemek sipariş et, sonra çikolatalı kek, uh-huh
Actin’ like I care when I want a man
– Bir erkek istediğimde umursuyormuşum gibi davranmak
Actin’ like I care but I don’t, and?
– Umursuyormuşum gibi davranıyorum ama umursamıyorum ve?
I do my own thing, yeah watch me dance, uh-huh
– Ben kendi işimi yapıyorum, evet dansımı izliyorum, uh-huh
Not your Barbie girl, I’m livin’ in my own world
– Senin Barbie kızın değil, kendi dünyamda yaşıyorum.
I ain’t plastic, call me classic
– Ben plastik değilim, bana klasik de.
You can’t touch me there, you can’t touch my body
– Bana orada dokunamazsın, vücuduma dokunamazsın.
Unless I say so, ain’t your Barbie, no
– Ben söylemezsem, senin Barbie’n değil mi, hayır
Did you forget I’m real?
– Gerçek olduğumu unuttun mu?
Oh, I’m breathing, touch me, feel
– Oh, nefes, bana dokunma, ben hissediyorum
Oh, say I’m your toy to play with, wanna put me in a box
– Oh, oynamak için oyuncak “ben”, ister aynı kefeye koyma
You ain’t gonna talk to me like that, you better stop
– Benimle böyle konuşmayacaksın, dursan iyi olur.
Not your Barbie girl, I’m livin’ in my own world
– Senin Barbie kızın değil, kendi dünyamda yaşıyorum.
I ain’t plastic (I’m not), call me classic
– Ben plastik değilim (değilim), bana klasik deyin
You can’t touch me there, you can’t touch my body
– Bana orada dokunamazsın, vücuduma dokunamazsın.
Unless I say so, ain’t your Barbie, no
– Ben söylemezsem, senin Barbie’n değil mi, hayır
Ain’t your Barbie, no
– Senin Barbie değil mi, hayır
Ain’t your Barbie, no
– Senin Barbie değil mi, hayır
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.