Baby, lay on back and relax
– Bebeğim, sırt üstü uzan ve rahatla
Kick your pretty feet up on my dash
– Benim çizgi üzerinde güzel ayaklarını tekmelemek
No need to go nowhere fast
– Hiçbir yere hızlı gitmeye gerek yok
Let’s enjoy right here where we at
– Burada nerede olduğumuzun tadını çıkaralım
Who knows where this road is supposed to lead?
– Bu yolun nereye gideceğini kim bilebilir?
We got nothing but time
– Zamandan başka bir şeyimiz yok.
As long as you’re right here next to me
– Burada yanımda olduğun sürece
Everything’s gonna be alright
– Her şey yoluna girecek
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, just let it be
– Bebeğim, öyle olsun
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, just let it be
– Bebeğim, öyle olsun
So, won’t you ride with me, ride with me?
– Yani, benimle binmeyecek misin, benimle binmeyecek misin?
See where this thing goes
– Bu şeyin nereye gittiğini görün
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, if it’s meant to be
– Bebeğim, eğer olması gerekiyorsa
I don’t mean to be so uptight
– Bu kadar gergin olmak istemem.
But my heart’s been hurt a couple times
– Ama kalbim birkaç kez incindi.
By a couple guys that didn’t treat me right
– Bana doğru davranmayan birkaç adam tarafından
I ain’t gonna lie, ain’t gonna lie
– Yalan söylemeyeceğim, yalan söylemeyeceğim
‘Cause I’m tired of the fake love
– Çünkü sahte aşktan bıktım
Show me what you’re made of
– Bana neyden yapıldığını göster
Boy, make me believe
– Oğlum, inandır beni
Woah, hold up, girl, don’t you know you’re beautiful?
– Bekle kızım, güzel olduğunu bilmiyor musun?
And it’s easy to see
– Ve bunu görmek çok kolay
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, just let it be
– Bebeğim, öyle olsun
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, just let it be
– Bebeğim, öyle olsun
So, won’t you ride with me, ride with me?
– Yani, benimle binmeyecek misin, benimle binmeyecek misin?
See where this thing goes
– Bu şeyin nereye gittiğini görün
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, if it’s meant to be
– Bebeğim, eğer olması gerekiyorsa
So, c’mon ride with me, ride with me
– Yani, c benimle gel, benimle gel
See where this thing goes
– Bu şeyin nereye gittiğini görün
So, c’mon ride with me, ride with me
– Yani, c benimle gel, benimle gel
Baby, if it’s meant to be
– Bebeğim, eğer olması gerekiyorsa
Maybe we do
– Belki de yaparız
Maybe we don’t
– Belki de yapmıyoruz
Maybe we will
– Belki yaparız
Maybe we won’t
– Belki de olmaz
But if it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Ama eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, just let it be (Sing it, baby)
– Bebeğim, sadece bırak (şarkı söyle, bebeğim)
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be (C’mon)
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak (hadi)
Baby, just let it be (Let’s go)
– Bebeğim, sadece bırak (Hadi gidelim)
So, won’t you ride with me, ride with me?
– Yani, benimle binmeyecek misin, benimle binmeyecek misin?
See where this thing goes (Come for a ride)
– Bu şeyin nereye gittiğini görün (bir gezintiye çıkın)
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, if it’s meant to be (Yeah)
– Bebeğim, eğer olması gerekiyorsa (Evet)
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, if it’s meant to be
– Bebeğim, eğer olması gerekiyorsa
If it’s meant to be, it’ll be, it’ll be
– Eğer olması gerekiyorsa, olacak, olacak
Baby, if it’s meant to be
– Bebeğim, eğer olması gerekiyorsa
Bebe Rexha Feat. Florida Georgia Line – Meant To Be İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.