Trois New Era sous l’averse
– Sağanak altında üç Yeni Dönem
Je l’ai déjà fait mais j’roule un teh
– Bunu daha önce de yaptım ama bir teh çekiyorum.
Nos aïeux défoncés devant Zone Interdite
– Atalarımız Yasak Bölge önünde çarptım
Ça semble interminable
– Sonsuz görünüyor
Je remets ma main dans ma veste
– Elimi ceketime geri koydum.
Je sens le froid du flash et du tournevis
– Flaşın ve tornavidanın soğukluğunu hissediyorum.
J’ai toujours ce trou dans la tête
– Kafamda hala bir delik var.
J’suis le meilleur rappeur de la Terre
– Dünyadaki en iyi rapçi değilim
Si je le pense pas
– Eğer öyle düşünmüyorsam
Qui va me sortir de la merde?
– Beni bu pislikten kim kurtaracak?
(Qui?)
– (Kim?)
On est plus à un exploit près
– Bir başarıdan öteyiz
2008 je marche en Airness dans la tess
– 2008 Tess’te Havadarlıkta yürüyorum
Je me sens frais
– Taze hissediyorum
Je sens que je vais monter les marches
– Basamaklara çıkıyormuşum gibi hissediyorum.
Une par une
– Teker teker
2022 là j’ai plus de lacunes
– 2022 orada daha fazla boşluk var
Pas au top donc j’ai plus d’excuses, la rue
– En üstte değil, bu yüzden daha fazla bahanem yok, sokak
Nous a câliné
– Bizi kucakladı
Donné à boire pas à dîner
– İçmek için verilen yemeğe değil
Appris que c’est la monnaie le vrai but
– Gerçek amacın para birimi olduğunu öğrendim.
L’honneur et la réput’
– Onur ve itibar
Moi j’te dis que la rue c’est une vraie p*te
– Sana sokağın gerçek bir p * te olduğunu söylüyorum.
Un jour mon gros nez en 4 par 3
– Bir gün koca burnum 4’e 3’te
J’entends “piou piou”
– “Peep peep” i duyuyorum.
Mets ta main devant les yeux
– Elini gözlerinin önüne koy.
Et va par là
– Ve bu tarafa git
J’pense à demain devant le sol
– Katın önünde yarını düşünüyorum.
J’pense à hier devant le micro
– Dünü mikrofonun önünde düşünüyorum.
J’pense à rien quand j’vole
– Uçarken hiçbir şey düşünmem.
Regarde mes yeux quand j’rappe
– Rap yaparken gözlerime bak
Regarde mes yeux quand j’parle
– Konuşurken gözlerime bak.
Regarde mes yeux quand j’m’ouvre le coeur sa mère
– Kalbimi açtığımda gözlerime bak annesi
Et jure plus jamais sur la vie de la mienne
– Ve bir daha asla benim hayatım üzerine yemin etme
On a vue sur la mort depuis la césarienne
– Sezaryenden beri ölüme bakıyoruz.
Vu qu’on part bien trop vite dans le scénario
– Senaryoda çok hızlı gittiğimizden beri
J’suis dans de beaux draps,
– Güzel çarşaflar içindeyim.,
On va insister tant qu’il le faudra
– Mecbur olduğumuz sürece ısrar edeceğiz.
On a carotte le p’tit bourge qui a le ballon
– Topu olan küçük burge’u bulduk.
Maintenant que je l’ai, la poisse prend son coup de rein, oh
– Şimdi elimde olduğuna göre, kötü adam böbreğini vuruyor, oh
Sa mère
– Annesi
C’est pas une mauvaise alerte
– Bu kötü bir uyarı değil.
J’écoutais toutes les mauvaises nouvelles
– Tüm kötü haberleri dinliyordum.
Maintenant j’prends n’importe laquelle
– Şimdi herhangi birini alacağım.
Hey
– Hey
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Allez, allez, allez)
– (Hadi, hadi, hadi)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Ah bah ouais)
– (Ah evet)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Allez, allez, allez)
– (Hadi, hadi, hadi)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
J’suis défoncé dans la pénombre
– Karanlıkta kafam güzel
J’vois en flou le fond de la rue
– Sokağın dibini bulanık görüyorum.
J’préfère qu’ils connaissent mon vrai nom
– Gerçek adımı bilmelerini tercih ederim.
Çui qui parle au fond de mon buste
– Büstümün dibinde konuşan da bu.
J’ai pas été très loin dans le vrai monde
– Gerçek dünyada çok uzaklara gitmedim.
Faut que j’avance au bout de la lune
– Ayın sonuna gitmeliyim.
J’ai pas été très loin dans la saison
– Ben sezona çok uzağa gitmedim
(Hé vas-y qu’y nique sa mère çui-là aussi)
– (Hey, devam et, annesinin de burada ne işi var?)
C’est la cour des miracles sur la route de la sagesse
– Bu, bilgeliğe giden yolda mucizeler mahkemesidir
C’est pas le monde de Narnia derrière Porte de la Chapelle
– Şapelin Kapısının arkasındaki Narnia dünyası değil.
Ah bah ouais
– Ah evet evet
J’crois que jamais j’arrête
– Hiç duracağımı sanmıyorum.
J’crois que jamais j’abandonne
– Asla pes edeceğimi sanmıyorum.
J’crois que jamais j’la ferme
– Hiç susacağımı sanmıyorum.
A la tienne
– Saygılarımla
Si t’as des convictions,
– Mahkumiyetiniz varsa,
C’est nous les boss
– Patronlar ediyoruz
Prochaine mauvaise nouvelle, on la crosse
– Gelecek kötü haberler alıyoruz
On lui baise sa grand-mère, on l’arrose
– Anneannesini sikeriz, onu sularız.
On lui prouve le contraire, une rose noire sur le torse
– Yanıldığını kanıtlıyoruz, gövdesinde siyah bir gül
Allez arrache ta mère
– Hadi anneni soyalım.
Hey
– Hey
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Allez, allez, allez)
– (Hadi, hadi, hadi)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Ah bah ouais)
– (Ah evet)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Allez, allez, allez)
– (Hadi, hadi, hadi)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
(Ah bah ouais)
– (Ah evet)
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
Encore une mauvaise nouvelle
– Başka bir kötü haber
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.