힙합보단 클래식 첼로를
– Hip-hop’tan daha klasik viyolonsel
2Pac보다 멘델스존을
– 2pac’den daha Mendelssohn
좋아하는 널 위해
– En sevdiğin tahta için
스네어 킥 클랩 전부 뺐어
– Tüm Tuzak vuruşlarını çıkardım.
집밥보다 인스턴트를
– Bir tekneden daha hızlı
로맨스보단 코미디를
– Romantizmden ziyade komedi
좋아하던 내가
– Eskiden severdim.
어제는 타이타닉에 눈물을 훔쳤어
– Dün Titanik’te gözyaşı çaldım.
I can be your Bach
– Senin Bachın olabilirim.
I can be your Chopin
– Senin Chopin olabilirim.
I can be your Brahms
– Senin Brahmanların olabilirim.
Ludwig Van Beethoven
– Ludwig Van Beethoven
I can be your Schubert
– Senin Schubert’in olabilirim.
Rachmaninoff
– Rachmaninoff
Shostakovich
– Şostakoviç
Vivaldi or Debussy
– Vivaldi veya Debussy
Everything you want girl
– İstediğin her şey kız
Just tell what you want
– Söylemek istediğin ne
Any kind of song
– Her türlü şarkı
Doesn’t matter if it’s classic
– Klasik olup olmadığı önemli değil
I can be your Wagner
– Senin Wagnerin olabilirim.
I can be your Haydn
– Haydn’ınız olabilirim.
Tchaikovsky
– Çaykovski
Want your little kiss
– Küçük öpücüğünü istiyorum
피아노 앞에 5분도 못 있었던
– Beş dakikadır piyanonun önünde değildim.
그 꼬맹이가 이젠 노래를 불러
– Şimdi şarkı söylüyor.
엄마 때문에 했었던 기악합주부
– Annem yüzünden yapan enstrümantalist.
덕에 오랜만에 클라리넷을 불어
– Uzun zamandır klarnet çalıyordum.
까만 연미복의 남자는 아니지만
– Siyah takım elbiseli bir adam değilim ama değilim.
힙합밖에 모르는 그런 나지만
– Sadece hip-hop hakkında bildiğin o baget.
하지만 널 위해서라면
– Ama sizin için.
난 뭐든 될 수가 있어
– Her şey olabilirim.
Bill Evans Chet Baker도
– Bill Evans Chet Baker Yapay Penis
노래를 불러
– Şarkı söylemek
따다다다다
– Kesmek.
빠바바바바
– Ba-ba-ba-ba-ba-ba-ba
트럼펫 소리
– Trompet Sesi
뿌부부부부
– pubububububububububububu
Everything you want girl
– İstediğin her şey kız
Just tell what you want
– Söylemek istediğin ne
노래를 불러
– Şarkı söylemek
따다다다다 (just dance with me)
– sadece benimle dans et
빠바바라바
– Pababaraba
트럼펫 소리
– Trompet Sesi
뿌부부부부
– pubububububububububububu
Any kind of song
– Her türlü şarkı
Doesn’t matter if it’s classic girl
– Klasik bir kız olması önemli değil.
이젠 소년이라는 말이 효과를 발하지 않는 게
– Çocuk kelimesi işe yaramadığına göre, işe yaramıyor.
좀 섭섭해도
– Alıp alamayacağımı görmek için sabırsızlanıyorum.
몇 년 전과 달리 겸허해
– Birkaç yıl öncesinin aksine, alçakgönüllüyüm.
강마에 이후 최고 마에스트로라고 불리던
– Gangmae daha sonra en iyi Maestro olarak adlandırıldı
때가 어젠데
– Zaman dündü.
그 어제가 네 어제가 아니었구나
– O dün senin dünün değildi.
시간은 참 빨리 가
– Zaman hızlı.
그녀는 말해 그때 창모는 도대체 어땠을까?
– Bana Chang-mo’nun nasıl biri olduğunu söyledi?
Baby girl 그 질문에 대답했어 만날 동안
– Bebeğim, bu soruyu tanıştığımız sırada cevapladım.
잘 까먹으니 상기시킬 게
– Unuttuğumu hatırlatırım.
Let me go with my flow, umm
– Bırak akışımla gideyim, umm
너 앞에선 꼭 멋쟁이
– Önünde bir züppe olmalısın.
같은 곡만 연주해
– Sadece aynı şarkıyı çal.
Haydn, Bach, Beethoven
– Haydn, Bach, Beethoven
치는 조성진인 척해
– Cho Sung-jin gibi davran.
아 또 틀렸네
– Yine yanılıyorsun.
사랑한단 말 잘 못해
– Seni seviyorum diyemem.
남사스럽게 ‘사랑해’ 하긴 했다
– Dedi ki, ” Seni seviyorum.”
내 페라리 조수석에
– Ferrari’min yolcu koltuğunda
우리가 돈 걱정 없이 맨날 데이트해도
– Para endişesi duymadan sürekli çıksak bile.
난 쌓고 싶어
– Yığılmak istiyorum.
낙산 데려가 널 위한 모래성
– Naxan Alıcı Kurulu için Kumdan Kale
나 지금 9천만원짜리 시계를 찼지만 안 정확해
– Şu anda 90 milyon won saatimi tekmeledim ama bu doğru değil.
네 빈 시간이 내 시 분 초 Love
– Boş zamanın benim saatim Dakika Saniye Aşkım
노래를 불러
– Şarkı söylemek
따다다다다 (just dance with me)
– sadece benimle dans et
빠바바바바
– Ba-ba-ba-ba-ba-ba-ba
트럼펫 소리
– Trompet Sesi
뿌부부부부
– pubububububububububububu
Everything you want girl
– İstediğin her şey kız
Just tell what you want
– Söylemek istediğin ne
노래를 불러
– Şarkı söylemek
따다다다다 (just dance with me)
– sadece benimle dans et
빠바바라바
– Pababaraba
트럼펫 소리
– Trompet Sesi
뿌부부부부
– pubububububububububububu
Any kind of song
– Her türlü şarkı
Doesn’t matter if it’s classic girl
– Klasik bir kız olması önemli değil.
If you want, I can be your Mozart and Brahms
– İstersen Mozart ve Brahms’ın olabilirim.
If you want, I can be your Yuki, Yiruma
– İstersen senin Yuki’n olabilirim, Yiruma.
If you want, can I be your 창모?
– İstersen penceren olabilir miyim?
몰랐겠지만 나 형 랩 잘 따라 불러
– Bilmiyordun ama kardeşine rap diyeceğim.
If you want, I can be your Dok2 and The Quiett
– Eğer istersen, senin Dok2 ve Quiett olabilirim.
If you want 말해 뭐해 다 돼 주고파요
– Bana ne yapacağımı söylemek istersen, sana her şeyi veririm.
난 다섯 살일 때
– Beş yaşımdayken
사춘기가 올 때
– Ergenlik geldiğinde
스물아홉 일흔 살이 돼도
– Yirmi dokuz ya da yetmiş yaşında.
똑같을 걸 너에 대해
– Senin için de aynı şey olurdu.
난 Classical 음악은 몰라도 I’ll be your classic baby
– Klasik müzik bilmiyorum ama senin klasik bebeğin olacağım.
네 입술이 틀 때 girl I can be your chapstick
– dudakların çerçevelendiğinde senin rujun olabilirim kızım.
I’m not being drastic 이 순간이 마치 매직처럼
– Sert davranmıyorum Bu an sihir gibi
날아다니는 기분 put me in a casket
– Uçan Ruh Hali beni bir tabuta koydu
네 품속에 죽으면 죽어도 여한이 없지
– Eğer kollarında ölürsen, ölmene imkan yok.
It’s ok girl just trust me
– Sorun değil kızım sadece bana güven
냉정했던 내 마음 지금은 사랑이 가득 찼지
– Soğuk olan kalbim artık sevgi dolu.
널 위해서 내 명곡을 다 썼지
– Bütün eskilerimi senin için yazdım.
All I wanna do
– Tek yapmak istediğim
꽉 안아주고 멈추고 싶어
– Sana sıkıca sarılıp durmak istiyorum.
Baby girl JOAH
– Kız bebek JOAH
네 모든 것이 JOAH yeah
– Evet her şey JOAH evet
I’m just going crazy for yah
– Yah için deliriyorum.
가 나 다 라 마 바 사
– Şehir barları arasında aşağıdaki satırlardan birine sahibim
단순해 like 1 2 3
– 1 2 3 gibi basit
몸 몸 몸매
– Vücut Vücut Vücut
오늘 밤에 you can come see me
– Bu gece beni görmeye gelebilirsin.
힙합보단 클래식 첼로를
– Hip-hop’tan daha klasik viyolonsel
2Pac보다 멘델스존을
– 2pac’den daha Mendelssohn
좋아하는 널 위해
– En sevdiğin tahta için
집밥보다 인스턴트를
– Bir tekneden daha hızlı
로맨스보단 코미디를
– Romantizmden ziyade komedi
좋아하던 내가
– Eskiden severdim.
어제는 타이타닉에 눈물을 훔쳤어
– Dün Titanik’te gözyaşı çaldım.
BIG Naughty Feat. CHANGMO & Jay Park – Romance Symphony Korece Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.