When I’m away from you
– Senden uzaktayken
I’m happier than ever
– Her zamankinden daha mutluyum
Wish I could explain it better
– Keşke daha iyi açıklayabilseydim
I wish it wasn’t true, mmh
– Keşke doğru olmasaydı, mmh
Give me a day or two
– Bana bir iki gün ver.
To think of something clever
– Akıllı bir şey düşünmek
To write myself a letter
– Kendime bir mektup yazmak için
To tell me what to do, mm-mm
– Bana ne yapacağımı söylemek için, mm-mm
Do you read my interviews
– Röportajlarımı okudun mu
Or do you skip my avenue?
– Yoksa benim caddemi mi atlıyorsun?
When you said you were passin’ through
– # Geçeceğini söylediğinde #
Was I even on your way?
– Yolda mıydım?
I knew when I asked you to (when I asked you to)
– Sana sorduğumda biliyordum (sana sorduğumda)
Be cool about what I was tellin’ you
– Sana söylediklerim konusunda sakin ol.
You’d do the opposite of what you said you’d do (what you said you’d do)
– Yapacağını söylediğin şeyin tam tersini yapardın (yapacağını söylediğin şey).
And I’d end up more afraid
– Ve sonunda daha çok korkardım
Don’t say it isn’t fair
– Bunun adil olmadığını söyleme
You clearly weren’t aware that you made me miserable, ooh
– Belli ki beni mutsuz ettiğinin farkında değildin, ooh
So if you really wanna know
– Eğer gerçekten bilmek istiyorsan
When I’m away from you (when I’m away from you)
– Senden uzaktayken (senden uzaktayken)
I’m happier than ever (I’m happier than ever)
– Her zamankinden daha mutluyum (her zamankinden daha mutluyum)
Wish I could explain it better (wish I could explain it better)
– Keşke daha iyi açıklayabilseydim (keşke daha iyi açıklayabilseydim)
I wish it wasn’t true, mmh
– Keşke doğru olmasaydı, mmh
You called me again, drunk in your Benz
– Beni yine aradın, benzinle sarhoştun.
Drivin’ home under the influence
– Etkisi altında eve sürüş
You scared me to death but I’m wastin’ my breath
– Beni ölümüne korkuttun ama nefesimi boşa harcıyorum.
‘Cause you only listen to your fuckin’ friends
– Çünkü sadece arkadaşlarını dinliyorsun.
I don’t relate to you
– Sana anlatamam
I don’t relate to you, no
– Seninle bir ilişkim yok, hayır
‘Cause I’d never treat me this shitty
– Çünkü Bana asla bu kadar boktan davranmazdım.
You made me hate this city
– Bu şehirden nefret etmemi sağladın.
And I don’t talk shit about you on the internet
– Ve internette senin hakkında bir bok konuşmuyorum
Never told anyone anything bad
– Hiç kimseye kötü bir şey söylemedim
‘Cause that shit’s embarrassing, you were my everything
– ‘Pislik canımı sıkıyor çünkü, her şeyim sendin
And all that you did was make me fuckin’ sad
– Ve tüm yaptığın beni üzmekti.
So don’t waste the time I don’t have
– Bu yüzden sahip olmadığım zamanı boşa harcamayın
And don’t try to make me feel bad
– Ve beni kötü hissettirmeye çalışma.
I could talk about every time that you showed up on time
– Ne zaman zamanında gelsen konuşabilirim.
But I’d have an empty line ’cause you never did
– Ama boş bir repliğim olurdu çünkü sen hiç yapmadın.
Never paid any mind to my mother or friends, so I
– Asla annem ya da arkadaşlarım için herhangi bir zihin ödeme, ben de
Shut them all out for you ’cause I was a kid
– Senin için hepsini kapat çünkü ben bir çocuktum.
You ruined everything good
– İyi sen her şeyi mahvettin
Always said you were misunderstood
– Hep yanlış anlaşıldığını söylerdi.
Made all my moments your own
– Tüm anlarımı Kendin yaptın
Just fuckin’ leave me alone
– Sadece beni yalnız bırak
Billie Eilish – Happier Than Ever İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.