Billy Marchiafava – Berris Fueller İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Damn son, where’d you find this trash?
– Lanet olası evlat, bu çöpü nerede buldun?

They could never figure me out
– Beni asla çözemediler.
Look at me now
– Şimdi bana bak
I remember being stuck on the couch
– Kanepede sıkışıp kaldığımı hatırlıyorum.
Had to make a song cuz I heard there’s a drought
– Bir şarkı yapmak zorundaydım çünkü kuraklık olduğunu duydum.
Had to switch it up, never stickin’ to one sound
– Açmak zorunda kaldım, asla tek bir sese yapışmadım

Fumbling the bag is a thing that you like doing
– Çantayı karıştırmak, yapmaktan hoşlandığın bir şey
I don’t understand how you think you’re an influence
– Nasıl bir etki yarattığını düşündüğünü anlamıyorum.
I could be alone today
– Bugün yalnız olabilirim.
But I’mma lay back and just kick it my humans
– Ama ben uzanıp onu tekmeleyeceğim insanlarım.
Billy a professor and these rappers are my students
– Billy bir profesör ve bu rapçiler benim öğrencilerim.
Please grab a seat let me show you how I do it
– Lütfen oturun, size nasıl yaptığımı göstereyim.
Far from the person that you see on the computer
– Bilgisayarda gördüğünüz kişiden uzak
Every days off like Bueller Bueller Bueller
– Bueller Bueller Bueller gibi her gün kapalı

I could tell you ain’t got no sense of humor
– Değil mi mizah duygusu yok diyebilirim
I could tell you ain’t got no sense of humor
– Değil mi mizah duygusu yok diyebilirim
I’m a beast I’m a dog on my hunt for a cougar
– Ben bir canavarım Ben bir puma avımda bir köpeğim
If you see me at the party do not show me your music, okay
– Beni partide görürsen bana müziğini gösterme, tamam mı

Billy’s on the beat, bringing the heat
– Billy tempoda, ateşi getiriyor.

Go shawty it’s ya birthday
– Git shawty bugün senin doğum günün
Imma blow a rack and make it back on a Thursday
– Imma bir rafı havaya uçurur ve Perşembe günü geri döner
The whip outside and it’s looking good on my worst day
– Dışarıdaki kırbaç ve en kötü günümde iyi görünüyor
You could hit my line but baby do not be thirsty
– Çizgime vurabilirsin ama bebeğim susama

Cuz the boy is always working like a surgeon, a doctor,
– Çünkü çocuk her zaman bir cerrah, bir doktor gibi çalışıyor.,
I’m certain I’m rockin’ this shit till I am dead in a coffin,
– Tabutun içinde ölene kadar bu boku sallayacağıma eminim.,
I get paid to be awesome, used to just be Jim from The Office,
– Harika olmak için para alıyorum, eskiden Ofisten Jim’dim.,
Make a deposit every time I jot I feel like an author
– Kendimi her yazar gibi hissettiğimde para yatırıyorum.

Don’t make me go Hollywood like I’m Kevin Costner,
– Beni Kevin Costner’mışım gibi Hollywood’a gönderme.,
These rappers I foster, I’m really making bread like a father.
– Yetiştirdiğim bu rapçiler, gerçekten bir baba gibi ekmek yapıyorum.
(Damn, son)
– (Vay anasını)
Focused on my craft, macaroni
– Zanaatıma odaklandım, makarna
I just left the studio it’s 6 in the morning
– Stüdyodan yeni ayrıldım, saat sabahın 6’sı.
I just left the studio it’s 6 in the morning,
– Stüdyodan yeni ayrıldım, saat sabahın 6’sı.,
Did you hear me I’m really recording
– Gerçekten kaydettiğimi duydun mu?
‘Till I can hear them birds and I’m yawning
– O kuşları duyana ve esneyene kadar

I’m sick and I’m coughing, I’m really tryna live in the moment,
– Hastayım ve öksürük oldum, o an çok hassas, duygusal ve kırılgan yaşayacağım,
Don’t do that often I’m constantly thinking about where I’m going
– Bunu sık sık yapma Sürekli nereye gittiğimi düşünüyorum.
(Billy on the track)
– (Billy yolda)

Let me get a plate of that lunch, munch,
– Öğle yemeğinden bir tabak alayım, munch.,
Goofy better run
– Goofy daha iyi koş
Goofy better bring my funds
– Goofy paramı getirse iyi olur.
14 labels on my buns
– çöreklerimdeki 14 etiket
You said you like my songs, name 1
– Şarkılarımı sevdiğini söylemiştin, isim 1

You said you like my songs, name 5
– Şarkılarımı sevdiğini söylemiştin, isim 5
In my ear, Mike Tyson, my style you bite
– Kulağımda Mike Tyson, benim tarzım seni ısırıyor.
Never needed anybody I’m not your buddy I’m barely even mine,
– Hiç kimseye ihtiyacım olmadı Ben senin dostun değilim Ben benim bile değilim,
I’m a monster come alive in the night
– Ben bir canavarım gece canlanıyorum
(Billy on the)
– (Billy geliyor)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın