Bruno Mars – Count On Me İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Oh-oh
– Oh-oh

If you ever find yourself stuck in the middle of the sea
– Eğer kendinizi denizin ortasında sıkışmış bulursanız
I’ll sail the world to find you
– Seni bulmak için dünyaya yelken açacağım
If you ever find yourself lost in the dark and you can’t see
– Eğer kendini Karanlıkta kaybolmuş bulursan ve göremiyorsan
I’ll be the light to guide you
– Sana rehberlik edecek ışık olacağım

We’ll find out what we’re made of
– Neyden yapıldığımızı öğreneceğiz.
When we are called to help our friends in need
– İhtiyacı olan arkadaşlarımıza yardım etmek için çağrıldığımızda

You can count on me like one, two, three
– Bana bir, iki, üç gibi güvenebilirsin.
I’ll be there
– Orada olacağım
And I know when I need it, I can count on you like four, three, two
– Ve ihtiyacım olduğunda, sana dört, üç, iki gibi güvenebileceğimi biliyorum
And you’ll be there
– Ve orada olacaksın
‘Cause that’s what friends are supposed to do, oh, yeah
– Çünkü arkadaşların yapması gereken şey bu, oh, evet
Ooh-ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh
Ooh-ooh-ooh-ooh, ooh, yeah, yeah
– Ooh-ooh-ooh-ooh, ooh, Evet, Evet

If you tossin’ and you’re turnin’ and you just can’t fall asleep
– Eğer savuruyorsan ve dönüyorsan ve uyuyamıyorsan
I’ll sing a song beside you
– Yanında bir şarkı söyleyeceğim.
And if you ever forget how much you really mean to me
– Ve eğer gerçekten ne demek istedin kadar hiç unutursan beni
Every day I will remind you, oh
– Her gün sana hatırlatacağım, oh

We’ll find out what we’re made of
– Neyden yapıldığımızı öğreneceğiz.
When we are called to help our friends in need
– İhtiyacı olan arkadaşlarımıza yardım etmek için çağrıldığımızda

You can count on me like one, two, three
– Bana bir, iki, üç gibi güvenebilirsin.
I’ll be there
– Orada olacağım
And I know when I need it, I can count on you like four, three, two
– Ve ihtiyacım olduğunda, sana dört, üç, iki gibi güvenebileceğimi biliyorum
And you’ll be there
– Ve orada olacaksın
‘Cause that’s what friends are supposed to do, oh, yeah
– Çünkü arkadaşların yapması gereken şey bu, oh, evet
Ooh-ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh
Ooh-ooh-ooh-ooh, ooh, yeah, yeah
– Ooh-ooh-ooh-ooh, ooh, Evet, Evet

You’ll always have my shoulder when you cry
– Ağladığında her zaman omzuma sahip olacaksın
I’ll never let go, never say goodbye
– Asla bırakmayacağım, asla veda etmeyeceğim
You know…
– Biliyorsun…

You can count on me like one, two, three
– Bana bir, iki, üç gibi güvenebilirsin.
I’ll be there
– Orada olacağım
And I know when I need it I can count on you like four, three, two
– Ve biliyorum ki ihtiyacım olduğunda sana dört, üç, iki gibi güvenebilirim
And you’ll be there
– Ve orada olacaksın
‘Cause that’s what friends are supposed to do, oh, yeah
– Çünkü arkadaşların yapması gereken şey bu, oh, evet
Ooh-ooh-ooh-ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh
Ooh-ooh-ooh-ooh, ooh
– Ooh-ooh-ooh-ooh, ooh

You can count on me ’cause I can count on you
– Bana güvenebilirsin çünkü sana güvenebilirim.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın