I know you’re somewhere out there
– Orada bir yerde olduğunu biliyorum.
Somewhere far away
– Çok uzak bir yerde
I want you back, I want you back
– Seni geri istiyorum, seni geri istiyorum
My neighbors think I’m crazy
– Komşularım deli olduğumu düşünüyor.
But they don’t understand
– Ama anlamıyorlar
You’re all I have, you’re all I have
– Benim her şeyim sensin benim her şeyim sensin
At night, when the stars light up my room
– Geceleri, yıldızlar odamı aydınlattığında
I sit by myself
– Tek başıma oturuyorum
Talking to the moon
– Ay ile konuşmak
Trying to get to you
– Sana ulaşmak için
In hopes you’re on the other side, talking to me too
– Diğer tarafta olma umuduyla, benimle de konuşuyorsun.
Or am I a fool, who sits alone, talking to the moon?
– Yoksa ay’la konuşarak yalnız oturan bir aptal mıyım?
Oh
– Ey
I’m feeling like I’m famous, the talk of the town
– Kendimi ünlü gibi hissediyorum, şehrin konuşması
They say I’ve gone mad
– Delirdiğimi söylüyorlar.
Yeah, I’ve gone mad
– Evet, gittim deli
But they don’t know what I know
– Ama benim bildiklerimi bilmiyorlar.
‘Cause when the sun goes down, someone’s talking back
– Çünkü güneş battığında, biri karşılık veriyor.
Yeah, they’re talking back, oh
– Evet, geri konuşuyorlar, oh
At night, when the stars light up my room
– Geceleri, yıldızlar odamı aydınlattığında
I sit by myself
– Tek başıma oturuyorum
Talking to the moon
– Ay ile konuşmak
Trying to get to you
– Sana ulaşmak için
In hopes you’re on the other side, talking to me too
– Diğer tarafta olma umuduyla, benimle de konuşuyorsun.
Or am I a fool, who sits alone, talking to the moon?
– Yoksa ay’la konuşarak yalnız oturan bir aptal mıyım?
(Ah-ah, ah-ah, ah-ah)
– (Ah-ah, ah-ah, ah-ah)
Do you ever hear me calling?
– Hiç arama beni duyuyor musun?
(Ah-ah, ah-ah, ah-ah) Oh-oh-oh, oh-oh-oh
– (Ah-ah, ah-ah, ah-ah) Oh-oh-oh, oh-oh-oh
‘Cause every night, I’m talking to the moon
– Çünkü her gece ay’la konuşuyorum.
Still trying to get to you
– Hala sana ulaşmaya çalışıyorum.
In hopes you’re on the other side, talking to me too
– Diğer tarafta olma umuduyla, benimle de konuşuyorsun.
Or am I a fool, who sits alone, talking to the moon?
– Yoksa ay’la konuşarak yalnız oturan bir aptal mıyım?
Oh
– Ey
I know you’re somewhere out there
– Orada bir yerde olduğunu biliyorum.
Somewhere far away
– Çok uzak bir yerde

Bruno Mars – Talking To The Moon İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.