Bryan Adams – Summer Of ’69 İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

I got my first real six-string
– İlk gerçek altı telimi aldım
Bought it at the five-and-dime
– Beş at aldım beş para etmez
Played it ’til my fingers bled
– Parmaklarım kanayana kadar oynadım.
Was the summer of ’69
– 69 yazıydı.

Me and some guys from school
– Ben ve okuldan bazı çocuklar
Had a band and we tried real hard
– Bir grup vardı ve çok uğraştık
Jimmy quit, Jody got married
– Jimmy istifa etti, Jody evlendi
I should’ve known, we’d never get far
– Bilmeliydim, asla uzağa gidemezdik.

Oh, when I look back now
– Oh, şimdi geriye baktığımda
That summer seemed to last forever
– O yaz sonsuza dek sürecek gibi görünüyordu
And if I had the choice
– Ve eğer bir seçeneğim olsaydı
Yeah, I’d always wanna be there
– Evet, her zaman orada olmak isterdim.
Those were the best days of my life
– Bu hayatımın en güzel günleriydi

Ain’t no use in complainin’
– Şikayet etmenin faydası yok.
When you’ve got a job to do
– Yapacak bir işin olduğunda
Spent my evenin’s down at the drive-in
– Akşam yemeğimi arabada geçirdim.
And that’s when I met you, yeah
– Ve işte o zaman seninle tanıştım, Evet

Standin’ on your mama’s porch
– Annenin verandasında duruyorum.
You told me that you’d wait forever
– Bana sonsuza kadar bekleyeceğini söylemiştin.
Oh, and when you held my hand
– Oh, ve elimi tuttuğunda
I knew that it was now or never
– Şimdi ya da asla olduğunu biliyordum
Those were the best days of my life
– Bu hayatımın en güzel günleriydi

Oh, yeah!
– Oh, evet!
Back in the summer of ’69, oh
– 69 yazında, oh

Man, we were killin’ time
– Adam, perişan olduk’ zaman
We were young and restless
– Genç ve huzursuzduk.
We needed to unwind
– Biz gevşemek için gerekli
I guess nothin’ can last forever
– Sanırım hiçbir şey sonsuza dek süremez
Forever, no!
– Sonsuza kadar, hayır!
Yeah!
– Evet!

And now the times are changin’
– Ve şimdi zaman değişiyor
Look at everything that’s come and gone
– Gelen ve giden her şeye bak
Sometimes when I play that old six-string
– Bazen o eski altı telli çaldığımda
I think about you, wonder what went wrong
– Seni düşünüyorum, neyin yanlış gittiğini merak ediyorum

Standin’ on your mama’s porch
– Annenin verandasında duruyorum.
You told me that it’d last forever
– Bana sonsuza kadar süreceğini söylemiştin.
Oh, and when you held my hand
– Oh, ve elimi tuttuğunda
I knew that it was now or never
– Şimdi ya da asla olduğunu biliyordum
Those were the best days of my life
– Bu hayatımın en güzel günleriydi

Oh, yeah!
– Oh, evet!
Back in the summer of ’69
– 69 yazında geri döndü
Oh!
– Oh!
It was the summer of ’69
– 69 yazıydı.
Oh, yeah!
– Oh, evet!
Me and my baby in ’69
– Ben ve bebeğim 69’da
Oh!
– Oh!

It was the summer
– Bu yaz oldu
The summer
– Yazlıkçı
The summer of ’69
– 69 yazında
Yeah!
– Evet!




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın