BTS – Life Goes On Korece Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

어느 날 세상이 멈췄어
– Bir gün dünya durdu
아무런 예고도 하나 없이
– Tek bir haber vermeden.
봄은 기다림을 몰라서
– Bahar beklemeyi bilmiyor.
눈치 없이 와버렸어
– Ben bunu fark etmedim.
발자국이 지워진 거리
– Sokaklar ayak izlerinden temizlendi
여기 넘어져있는 나
– Buraya düştüm.
혼자 가네 시간이
– Yalnız git benim zamanım
미안해 말도 없이, yeah
– Çok üzüldüm ya.

오늘도 비가 내릴 것 같아
– Sanırım bugün yağmur yağacak.
흠뻑 젖어버렸네 아직도 멈추질 않아
– Sırılsıklam oldum. Hala duramıyorum.
저 먹구름보다 빨리 달려가
– Bu dolgudan daha hızlı koş.
그럼 될 줄 알았는데 나 겨우 사람인가 봐
– Bunun olacağını düşünmüştüm, ama ben sadece bir insanım.
몹시 아프네 세상이란 놈이 준 감기
– Dünyanın bana verdiği soğuktan bıktım.
덕분에 눌러보는 먼지 쌓인 되감기
– Toz yığınlı geri sarma presleme sayesinde
넘어진 채 청하는 엇박자의 춤
– Sonbahar ritminin dansı
겨울이 오면 내쉬자 더 뜨거운 숨
– Kış geldiğinde, nefes verin, daha sıcak nefes alın

끝이 보이지 않아
– Sonunu görebiliyorum.
출구가 있긴 할까
– Belki bir çıkış vardır.
발이 떼지질 않아, 않아 오
– Ayaklarımı uzak tutamıyorum. Yapamam.
잠시 두 눈을 감아
– Bir an için gözlerini kapat.
여기 내 손을 잡아
– Elimi burada tut.
저 미래로 달아나자
– O geleceğe bakalım.

Like an echo in the forest
– Ormanda bir yankı gibi
하루가 돌아오겠지
– Bir gün gelecek.
아무 일도 없단 듯이
– Hiçbir şey olmamış gibi.
Yeah, life goes on
– Evet, hayat devam ediyor
Like an arrow in the blue sky
– Mavi gökyüzünde bir ok gibi
또 하루 더 날아가지
– Başka bir gün uçacağım.
On my pillow, on my table
– Yastığımın üzerinde, masamın üzerinde
Yeah, life goes on like this again
– Evet, hayat yine böyle devam ediyor.

이 음악을 빌려 너에게 나 전할게 (ey)
– Sana bu müziği ödünç vereceğim (ey)
사람들은 말해 세상이 다 변했대 (yo)
– İnsanlar dünyanın değiştiğini söylüyor (yo gibi)
음음음음, 다행히도 우리 사이는 아직 여태 안 변했네
– Fonemler, neyse ki, henüz aramızda değişmedi.
늘 하던 시작과 끝 ‘안녕’이란 말로
– Günün başlangıcı ve sonu “elveda” kelimesidir.”
오늘과 내일을 또 함께 이어보자고
– Bugün ve yarın devam edelim.
(우우우우우) 멈춰있지만 어둠에 숨지 마
– (Woo-woo-woo-woo) dur, ama karanlıkta saklanmayın.
빛은 또 떠오르니깐
– Işık tekrar ortaya çıkıyor.

끝이 보이지 않아
– Sonunu görebiliyorum.
출구가 있긴 할까
– Belki bir çıkış vardır.
발이 떼지질 않아, 않아 오
– Ayaklarımı uzak tutamıyorum. Yapamam.
잠시 두 눈을 감아 (감아)
– Bir an için her iki gözü de kapat (kapat)
여기 내 손을 잡아 (잡아)
– Elimi burada tut (yakala)
저 미래로 달아나자 (오오오)
– O geleceğe bakalım.)

Like an echo in the forest
– Ormanda bir yankı gibi
하루가 돌아오겠지
– Bir gün gelecek.
아무 일도 없단 듯이
– Hiçbir şey olmamış gibi.
Yeah, life goes on
– Evet, hayat devam ediyor
Like an arrow in the blue sky
– Mavi gökyüzünde bir ok gibi
또 하루 더 날아가지 (날아가지)
– Başka bir gün uçacağım.)
On my pillow, on my table
– Yastığımın üzerinde, masamın üzerinde
Yeah, life goes on like this again
– Evet, hayat yine böyle devam ediyor.

I remember (oh-oh, ay-yeah-yeah-yeah)
– Hatırlıyorum (oh-oh, ay-Evet-Evet-Evet)
I remember (oh-oh-oh, oh-oh-oh)
– Hatırlıyorum (oh-oh – oh, oh-oh-oh)
I remember (oh-oh, ay-yeah-yeah-yeah)
– Hatırlıyorum (oh-oh, ay-Evet-Evet-Evet)
I remember (oh-oh-oh, oh-oh-oh)
– Hatırlıyorum (oh-oh – oh, oh-oh-oh)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın