Hoy me dijeron: “¿qué más, cómo va la vida?”
– Bugün bana dediler ki: “Başka ne, hayat nasıl gidiyor?”
Y yo pensé: ¿cuál vida?
– Ve düşündüm ki: hangi hayat?
Si esa se me fue hace rato
– Eğer bu beni bir süre önce terk ettiyse
Cuando te fuiste, mi vida
– Sen gittiğinde, hayatım
Y dime, ¿cómo ser fuerte en la mitad de la debilidad?
– Ve söyle bana, zayıflığın ortasında nasıl güçlü olunur?
¿Cómo pararme si tú eras mi estabilidad?
– İstikrarım olsaydın beni nasıl durdurabilirdin?
Casi me agarro y me tiro en la basura
– Neredeyse kendimi tutup çöpe atıyordum.
Esta depresión que tengo con nada se me cura
– Hiçbir şeyim olmadan yaşadığım bu depresyon beni iyileştirmiyor.
Mi psicóloga lo vio todo con mucha sencillez
– Psikoloğum her şeyi çok basit gördü
Estoy seguro que yo soy su paciente del mes
– Eminim ayın hastasıyım.
Nos vemos pa’ hablar de ti, lunes, miércoles y viernes
– Pazartesi, Çarşamba ve Cuma görüşürüz baba.
Sábados y domingos, los martes y los jueves
– Cumartesi ve pazar, Salı ve perşembe günleri
Siempre me pareció loco lo de la reencarnación
– Reenkarnasyon bana hep çılgınca geldi.
Pero desde que te fuiste volví a prestarle atención
– Ama sen gittiğinden beri onunla tekrar ilgileniyorum.
Porque la idea de tenerte junto a mí
– Çünkü seni yanımda bulundurma fikri
Aunque no sea en esta vida, a veces me hace feliz
– Bu hayatta olmasa bile, bazen beni mutlu ediyor
Porque yo extraño todo de ti
– Çünkü seninle ilgili her şeyi özlüyorum.
Pero también extraño esa parte de mí
– Ama o yanımı da özlüyorum.
Que se fue contigo
– Kim seninle gitti
Que se fue contigo
– Kim seninle gitti
Porque yo extraño todo de ti
– Çünkü seninle ilgili her şeyi özlüyorum.
Pero también extraño esa parte de mí
– Ama o yanımı da özlüyorum.
Que se fue contigo
– Kim seninle gitti
Y se quedó contigo
– Ve seninle kaldı.
Sin ti yo soy como un águila sin alas
– Sensiz kanatsız kartal gibiyim
Como una sal que no sala, como una casa sin sala
– Tuzsuz bir ev gibi tuzsuz bir tuz gibi
Como un chaleco antibalas pero que no para balas
– Kurşun geçirmez yelek gibi ama mermiler için değil
Así soy yo sin ti, que no sirvo para nada
– Sensiz ben böyleyim, faydasızım
Hay días que sale el sol y que sigue haciendo frío
– Güneşin doğduğu ve hala soğuk olduğu günler vardır.
Porque siempre es invierno si no estás al lado mío
– Çünkü yanımda olmazsan her zaman kış olur.
Voy a tener que comprar un disco duro
– Bir sabit disk almam gerekecek.
Para guardar esos planes que no llegan al futuro
– Geleceğe ulaşamayan planları kurtarmak için
No hay día que no te piense
– Seni düşünmediğim tek bir gün bile yok.
No hay noche que no te extrañe
– Seni özlemediğim bir gece yok
No te encuentro por la casa
– Seni evin etrafında bulamıyorum.
No te encuentro por la calle
– Seni sokakta bulamıyorum.
No hay día que no te piense
– Seni düşünmediğim tek bir gün bile yok.
No hay noche que no te extrañe
– Seni özlemediğim bir gece yok
No te encuentro por la casa
– Seni evin etrafında bulamıyorum.
No te encuentro por la calle
– Seni sokakta bulamıyorum.
Porque yo extraño todo de ti
– Çünkü seninle ilgili her şeyi özlüyorum.
Pero también extraño esa parte de mí
– Ama o yanımı da özlüyorum.
Que se fue contigo
– Kim seninle gitti
Que se fue contigo
– Kim seninle gitti
Porque yo extraño todo de ti
– Çünkü seninle ilgili her şeyi özlüyorum.
Pero también extraño esa parte de mí
– Ama o yanımı da özlüyorum.
Que se fue contigo
– Kim seninle gitti
Y se quedó contigo
– Ve seninle kaldı.
Hoy me dijeron: “¿qué más, cómo va la vida?”
– Bugün bana dediler ki: “Başka ne, hayat nasıl gidiyor?”
Y yo pensé: ¿cuál vida?
– Ve düşündüm ki: hangi hayat?
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.