Casper – Im Ascheregen Almanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Dies ist kein Abschied, denn ich war nie willkommen
– Bu bir veda değil, çünkü hiç hoş karşılanmadım
Will auf und davon und nie wiederkommen
– Kalkıp gitmek istiyorum ve asla geri dönmeyeceğim
Kein lebe wohl, will euch nicht kennen
– Hoşçakal yok, seni tanımak istemiyorum
Die Stadt muss brennen, brennen, brennen, brennen
– Şehir yanmalı, yanmalı, yanmalı, yanmalı

Und wieder von vorn, Fuß auf’s Gas, ah, in ein gutes Jahr
– Ve yine baştan, Gaza ayak, ah, iyi bir yıl içinde
Sofort los, sorglos, ohne groß’ Fokus Richtung Zukunft fahren
– Hemen git, kaygısız, büyük olmadan’ odak geleceğe doğru sürücü
Weg von immer nur leben ohne Riesengefahren
– Dev tehlikeler olmadan her zaman sadece hayattan uzak
Jede Nacht lang: Schlaf nur Probeliegen für’n Sarg
– Her gece, sadece tabut için deneme yalanı uyu

Werf ein Streichholz in die Luft auf den Rest meines Lebens
– Hayatımın geri kalanında havaya kibrit at.
Und blicke nur zurück, um eure Gebäude brennen zu sehen, im Ascheregen
– Ve sadece geriye bakıp Binalarınızın kül Yağmurunda yandığını görmek için
Sieh nur wie die Pläne zerfallen
– Planların nasıl dağıldığına bak
Ehe wir langsam verglühen, dann lieber gehen mit ‘nem Knall, ah
– Yavaş yavaş yanmadan önce, bir patlama ile gitsek iyi olur.

Ein Drittel Heizöl, zwei Drittel Benzin
– Üçte biri yakıt, üçte ikisi Benzin
Augen und Herzen sind Dynamit
– Gözler ve Kalpler Dinamittir
Hey, hey, hey, hey
– Hey, hey, hey, hey
Ein Drittel Heizöl, zwei Drittel Benzin
– Üçte biri yakıt, üçte ikisi Benzin
Müde mit ‘nem Plan und ‘nem Ziel
– Bir Plan ve hedefle yorgunum

Ich breche auf, bin raus
– Çıkıyorum, çıkıyorum
Dreh das Radio laut, fahr zum Hügel hinauf und
– Radyoyu aç, tepeye git.
Lass es untergehen
– Bırak batsın
Lass es untergehen
– Bırak batsın
Lass es untergehen
– Bırak batsın

Ich breche auf, bin raus
– Çıkıyorum, çıkıyorum
Dreh das Radio laut, fahr zum Hügel hinauf und
– Radyoyu aç, tepeye git.
Lass es untergehen
– Bırak batsın
Lass es untergehen
– Bırak batsın
Lass es untergehen
– Bırak batsın

Wieder wird das Weihwasser knapp für die Bürger der Neinsager-Stadt
– Kutsal su yine hayırsever şehir halkı için kıt olacak
Wieder redet der Prediger lediglich ewig und wird zum Scheitern verdammt
– Yine vaiz sadece sonsuza dek konuşur ve başarısızlığa mahkum edilir.
Vorbei das Warten umsonst auf den Tag, der nie kommt
– Hiç gelmeyen günü boşuna beklemek
Bin im Wagen davon, los und starte von vorn, ah
– Arabadayım, koşup baştan başlıyorum.

Kein Schritt zurück, nehm’ von hier kein bisschen mit
– Geri adım atmayın, buradan hiçbir şey almayın
Blick zu lange in den Abgrund und er blickt zurück, Hitze drückt
– Çok uzun uçuruma bakmak ve o geriye bakar, ısı presler
Lieber Neubeginn, als was das alte verspricht
– Yeni bir başlangıç, eskinin vaat ettiği şeyden daha iyidir
Auf Nimmerwiedersehen und danke für nichts, danke für nichts
– Hiçbir şey için teşekkürler, hiçbir şey için teşekkürler

Ein Drittel Heizöl, zwei Drittel Benzin
– Üçte biri yakıt, üçte ikisi Benzin
Augen und Herzen sind Dynamit
– Gözler ve Kalpler Dinamittir
Hey, hey, hey, hey
– Hey, hey, hey, hey
Ein Drittel Heizöl, zwei Drittel Benzin
– Üçte biri yakıt, üçte ikisi Benzin
Müde mit ‘nem Plan mit ‘nem Ziel
– Bir Plan ve bir hedefle yorgunum

Ich breche auf, bin raus
– Çıkıyorum, çıkıyorum
Dreh das Radio laut, fahr zum Hügel hinauf und
– Radyoyu aç, tepeye git.
Lass es untergehen
– Bırak batsın
Lass es untergehen
– Bırak batsın
Lass es untergehen
– Bırak batsın

Ich breche auf, bin raus
– Çıkıyorum, çıkıyorum
Dreh das Radio laut, fahr zum Hügel hinauf und
– Radyoyu aç, tepeye git.
Tanz im Ascheregen
– Kül Yağmurunda dans
Tanz im Ascheregen
– Kül Yağmurunda dans
Tanz im Ascheregen
– Kül Yağmurunda dans

Dies ist kein Abschied, denn ich war nie willkommen
– Bu bir veda değil, çünkü hiç hoş karşılanmadım
Will auf und davon und nie wiederkommen
– Kalkıp gitmek istiyorum ve asla geri dönmeyeceğim
Kein lebe wohl, will euch nicht kennen
– Hoşçakal yok, seni tanımak istemiyorum
Die Stadt muss brennen (brennen, brennen, brennen)
– Şehir yanmalı (yanmalı, yanmalı, yanmalı)

Dies ist kein Abschied, denn ich war nie willkommen
– Bu bir veda değil, çünkü hiç hoş karşılanmadım
Will auf und davon und nie wiederkommen
– Kalkıp gitmek istiyorum ve asla geri dönmeyeceğim
Kein lebe wohl, will euch nicht kennen
– Hoşçakal yok, seni tanımak istemiyorum
Die Stadt muss brennen
– Şehir yanmalı




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın