We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
We don’t love anymore
– Artık sevmiyoruz
What was all of it for?
– Bütün bunlar ne içindi?
Oh, we don’t talk anymore
– Oh, artık konuşmuyoruz
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
I just heard you found the one you’ve been looking
– Bir süredir aradığın kişiyi bulduğunu duydum
You’ve been looking for
– Bir süredir aradığın
I wish I would have known that wasn’t me
– O kişinin ben olmadığını bilmeyi dilerdim
Cause even after all this time I still wonder
– Çünkü tüm bu zamanlardan sonra bile hala merak ediyorum
Why I can’t move on
– Niçin devam edemiyorum
Just the way you did so easily
– Senin çok kolay bir şekilde yaptığın gibi
Don’t wanna know
– Bilmek istemiyorum
What kind of dress you’re wearing tonight
– Bu gece nasıl bir elbise giydiğini
If he’s holding onto you so tight
– Seni çok sıkı tututup tutmadığını
The way I did before
– Benim önceleri yaptığım gibi
I overdosed
– Aşırı doz aldım
Should’ve known your love was a game
– Aşkının bir oyun olduğunu bilmeliydim
Now I can’t get you out of my brain
– Şimdi seni aklımdan çıkaramıyorum
Oh, it’s such a shame
– Oh, çok yazık
That we don’t talk anymore
– Artık konuşmuyor oluşumuz ne büyük bir ayıp
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
We don’t love anymore
– Artık sevmiyoruz
What was all of it for?
– Tüm bunlar ne içindi?
Oh, we don’t talk anymore
– Ah, artık konuşmuyoruz
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
I just hope you’re lying next to somebody
– Birisinin yanında uzanıyorsun diye umuyorum sadece
Who knows how to love you like me
– Seni benim gibi nasıl sever,kim bilir
There must be a good reason that you’re gone
– Gitmenin iyi bir sebebi olmalı
Every now and then I think you
– Ara sıra seni düşünüyorum
Might want me to come show up at your door
– Benden kapında belirmemi isteyebilirsin
But I’m just too afraid that I’ll be wrong
– Ama hata yapacağımdan çok korkuyorum
Don’t wanna know
– Bilmek istemiyorum
If you’re looking into her eyes
– Onun gözlerine bakıyor olup olmadığını
If she’s holding onto you so tight the way I did before
– Seni benim yaptığım gibi sıkıca tutuyor olup olmadığını
I overdosed
– Aşırı doz aldım
Should’ve known your love was a game
– Aşkının bir oyun olduğunu bilmeliydim
Now I can’t get you out of my brain
– Şimdi seni aklımdan çıkaramıyorum
Oh, it’s such a shame
– Oh, ne büyük bir utanç
That we don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
(We don’t we don’t)
– (konuşmuyoruz konuşmuyoruz)
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
(We don’t we don’t)
– (konuşmuyoruz konuşmuyoruz)
We don’t talk anymore
– Artık konuşmuyoruz
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
We don’t love anymore
– Artık sevmiyoruz
(We don’t we don’t)
– (sevmiyoruz sevmiyoruz)
What was all of it for?
– Tüm bunlar ne içindi?
(We don’t we don’t)
– (sevmiyoruz konuşmuyoruz)
Oh, we don’t talk anymore
– Ah, artık konuşmuyoruz
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
Like we used to do
– Eskiden olduğu gibi
Don’t wanna know
– Bilmek istemiyorum
What kind of dress you’re wearing tonight
– Bu gece nasıl bir elbise giydiğini
If he’s giving it to you just right
– Şuan sana verip vermediğini
The way I did before
– önceleri benim yaptığım gibi
I overdosed
– Aşırı doz aldım
Should’ve known your love was a game
– Aşkının bir oyun olduğunu bilmeliydim
Now I can’t get you out of my brain
– Şimdi seni aklımdan çıkaramıyorum
Oh, it’s such a shame
– Ah, ne büyük bir utanç
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.