Young girl, don’t cry
– Genç kız, ağlama
I’ll be right here when your world starts to fall
– Dünyan düşmeye başlayınca ben tam burada olacağım
Young girl, it’s all right
– Genç kız, her şey yolunda
Your tears will dry, you’ll soon be free to fly
– Göz yaşların kuruyacak, sen yakında uçmak için özgür olacaksın
When you’re safe inside your room you tend to dream
– Odanda güvende olduğunda hayal etmek isteyeceksin
Of a place where nothing’s harder than it seems
– Hiçbir şeyin göründüğünden daha zor olmadığı bir yeri
No one ever wants or bothers to explain Of the heartache life can bring and what it means
– Kimsenin hayatın getirdiği kalp ağrısını ve ne anlama geldiğini açıklamayı istemediği ya da açıklamaya zahmet etmediği bir yeri
When there’s no one else
– Başka kimse yoksa
Look inside yourself
– Kendi içine bak
Like your oldest friend
– En eski arkadaşın gibi
Just trust the voice within
– Sadece içindeki sese güven
Then you’ll find the strength
– O zaman kuvveti bulacaksın
That will guide your way
– Bu sana yol gösterecek
If you will learn to begin To trust the voice within
– Eğer içindeki sese güvenmeye başlamayı öğrenirsen ]
Young girl, don’t hide
– Genç kız, saklanma
You’ll never change if you just run away
– Sadece kaçarsan, asla değişemezsin
Young girl, just hold tight
– Genç kız, sadece sıkı tutun
And soon you’re gonna see your brighter day
– Ve yakında daha parlak günü göreceksin
Now in a world where innocence is quickly claimed
– Şimdi masumiyetin çabucak alındığı bir dünyada
It’s so hard to stand your ground when you’re so afraid
– Bu kadar korkarsan, yere basman o kadar zor ki
No one reaches out a hand for you to hold
– Kimse tutman için bir el uzatmaz
When you’re lost outside look inside to your soul
– Dışarıda kaybolduğunda ruhunun içine bak
Yeah…
– Evet..
Life is a journey
– Hayat bir yolculuk
It can take you anywhere you choose to go
– Gitmek istediğin her yere götürebilir
As long as you’re learning
– Öğrendiğin sürece
You’ll find all you’ll ever need to know
– Bilmeye ihtiyaç duyduğun her şeyi bulacaksın
You’ll make it
– Başaracaksın
You’ll make it
– Başaracaksın
Just don’t go forsaking yourself
– Sadece kendinden vazgeçme
No one can stop you
– Kimse seni durduramaz
You know that I’m talking to you!
– Seninle konuştuğumu biliyorsun!
Young girl, don’t cry
– Genç kız, ağlama
I’ll be right here when your world starts to fall
– Dünyan düşmeye başlayınca ben tam burada olacağım
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.