(Ooh-ooh, ooh)
– (Ooh-ooh, ooh)
(Ooh-ooh, ooh)
– (Ooh-ooh, ooh)
If changing my clothes would make you like me more
– Eğer kıyafetlerimi değiştirmek beni daha çok sevmeni sağlayacaksa
If changing my hair would make you care
– Eğer saçımı değiştirmek seni önemserse
Then I’d grab the kitchen scissors and cut myself to slivers
– Sonra mutfak makasını alıp kendimi parçalara ayırırdım.
For you
– Senin için
If being more polite would keep you satisfied
– Eğer daha kibar olmak seni tatmin edecekse
If being less insane would make you stay
– Eğer daha az deli olmak kalmanı sağlarsa
Then I’d be more like my sister
– O zaman daha çok kız kardeşim gibi olurdum.
Say, “Thank you, ma’am and mister”
– De ki: “Teşekkür ederim hanımefendi ve bayım.”
To you, for you
– Senin için, senin için
I’ve changed every part of me
– Her parçamı değiştirdim.
Until the puzzle pieces aren’t me at all
– Yapboz parçaları ben olmayana kadar
I look in the mirror, now I’m just a jigsaw, ah-ah
– Aynaya bakıyorum, şimdi sadece bir yapbozum, ah-ah
You take every part of me
– Her parçamı alıyorsun.
All of the things you need
– İhtiyacınız olan her şey
Then the rest you discard
– Sonra geri kalanını atarsın.
I look in the mirror, now I’m just a jigsaw, ah-ah
– Aynaya bakıyorum, şimdi sadece bir yapbozum, ah-ah
All I did just to make you happy
– Sadece seni mutlu etmek için yaptım.
Still you don’t even fuckin’ love me
– Hala beni sevmiyorsun bile
(Jigsaw, jigsaw, jigsaw, jigsaw)
– (Jigsaw, jigsaw, jigsaw, jigsaw)
Killin’ parts of myself to fit you
– Sana sığdırmak için parçalarımı öldürüyorum.
Clear as shit I was not the issue
– Sorun benim olmadığım çok açık.
If I made you like me, would I even like myself?
– Eğer benim gibi verdiğim, kendim gibi olsam ne yapardım biliyor musun?
Pointin’ out all my flaws doesn’t help
– Tüm kusurlarımı göstermenin faydası yok.
Why don’t you love me?
– Neden beni sevmiyorsun?
Don’t you love?
– Sevmediğin?
I’ve changed every part of me
– Her parçamı değiştirdim.
Until the puzzle pieces aren’t me, at all
– Ta ki yapboz parçaları ben olmayana kadar.
I look in the mirror now I’m just a jigsaw, ah-ah
– Aynaya bakıyorum şimdi sadece bir yapbozum, ah-ah
You take every part of me
– Her parçamı alıyorsun.
All of the things you need
– İhtiyacınız olan her şey
Then the rest you discard
– Sonra geri kalanını atarsın.
I look in the mirror, now I’m just a jigsaw, ah-ah
– Aynaya bakıyorum, şimdi sadece bir yapbozum, ah-ah
Conan Gray – Jigsaw İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.