I saw you told the world
– Dünyaya anlattığını gördüm.
You’re a single girl
– Sen bekar bir kızsın.
I won’t lie that broke my heart
– Kalbimi kıran yalan söylemeyeceğim.
Thought we were the same
– Düşünce aynı olduğumuzu
But now I can’t explain
– Ama şimdi açıklayamam.
How we got so far apart
– Nasıl bu kadar uzaklaştık
Poison words from all your friends
– Tüm arkadaşlarından zehirli sözler
I deserve the thing they’ve said
– Söyledikleri şeyi hak ediyorum.
Still ain’t worse than what I’m saying in my own head
– Hala kendi kafamda söylediklerimden daha kötü değil
So tell me I’m a waste of love
– O yüzden bana aşk israfı olduğumu söyle.
Tell me that I’m not enough
– Bana yeterli olmadığımı söyle
Say you hope I see the truth
– Gerçeği göreceğimi umduğunu söyle.
That I won’t find no one like you
– Senin gibi birini bulamayacağımı
Tell me you don’t care no more
– Artık umursamadığını söyle.
When you know I can’t let go
– Bırakamayacağımı bildiğin zaman
Beat my heart all black and blue
– Kalbimi siyah ve mavi yendi
Cause it ain’t half as bad as what I put you through
– Çünkü sana yaşattıklarımın yarısı kadar kötü değil.
Every single day
– Hergün
I asked you to stay
– Kalmanı istedim
When I should’ve let you go
– Seni bırakmam gerekirken
Couldn’t settle down
– Yerleşemedim
But needed you around
– Ama seni buralarda gerekli
Different worlds, I wanted both
– Farklı dünyalar, ikisini de istedim
Girl, I know that it weren’t fair
– Kızım, bunun adil olmadığını biliyorum.
You can shame my every step
– Her adımımı utandırabilirsin.
Still ain’t worse than what I’m saying in my own head
– Hala kendi kafamda söylediklerimden daha kötü değil
So tell me I’m a waste of love
– O yüzden bana aşk israfı olduğumu söyle.
Tell me that I’m not enough
– Bana yeterli olmadığımı söyle
Say you hope I see the truth
– Gerçeği göreceğimi umduğunu söyle.
That I won’t find no one like you
– Senin gibi birini bulamayacağımı
Tell me you don’t care no more
– Artık umursamadığını söyle.
When you know I can’t let go
– Bırakamayacağımı bildiğin zaman
Beat my heart all black and blue
– Kalbimi siyah ve mavi yendi
Cause it ain’t half as bad as what I put you through
– Çünkü sana yaşattıklarımın yarısı kadar kötü değil.
What I put you through
– Sana neler yaşattım
Put you through
– Seni bağladım
I know you won’t forgive me
– Beni affetmeyeceğini biliyorum.
And you probably don’t believe me
– Ve muhtemelen bana inanmıyorsun
But this isn’t easy, no, this isn’t easy
– Ama bu kolay değil, hayır, bu kolay değil
I swear it’s like I’m breathing
– Yemin ederim nefes alıyor gibiyim.
Like a part of me is leaving
– Sanki bir parçam gidiyor gibi
And I can’t forgive me, I hope you believe me
– Ve beni affedemem, umarım bana inanırsın
So tell me I’m a waste of love
– O yüzden bana aşk israfı olduğumu söyle.
Tell me that I’m not enough
– Bana yeterli olmadığımı söyle
Say you hope I see the truth
– Gerçeği göreceğimi umduğunu söyle.
That I won’t find no one like you
– Senin gibi birini bulamayacağımı
Tell me you don’t care no more
– Artık umursamadığını söyle.
When you know I can’t let go
– Bırakamayacağımı bildiğin zaman
Beat my heart all black and blue
– Kalbimi siyah ve mavi yendi
Cause it ain’t half as bad as what I put you through
– Çünkü sana yaşattıklarımın yarısı kadar kötü değil.
Oh woah, what I put you through
– Oh woah, sana neler yaşattım
Yeah
– Evet
What I put you through
– Sana neler yaşattım
Conor Maynard – What I Put You Through İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.