Uh, uh
– Uh, uh
I tried to talk to my piano
– Piyanomla konuşmaya çalıştım.
I tried to talk to my guitar
– Gitarımla konuşmaya çalıştım.
Talked to my imagination
– Hayal gücümle konuştum.
Confided into alcohol
– Alkole sır verdi
I tried and tried and tried some more
– Denedim ve denedim ve biraz daha denedim
Told secrets ’til my voice was sore
– Sesim sızlayana kadar sırlar anlattım.
Tired of empty conversation
– Boş konuşma bıktınız mı
‘Cause no one hears me anymore
– Çünkü artık kimse beni duymuyor.
A hundred million stories
– Yüz milyon hikaye
And a hundred million songs
– Ve yüz milyon şarkı
I feel stupid when I sing
– Şarkı söylerken kendimi aptal hissediyorum.
Nobody’s listening to me
– Kimse dinlemiyor beni
Nobody’s listening
– Kimse dinlemiyor
I talked to shooting stars
– Kayan yıldızlarla konuştum.
But they always get it wrong
– Ama her zaman yanlış anlarlar.
I feel stupid when I pray
– Dua ettiğimde kendimi aptal hissediyorum.
So why am I praying anyway?
– Öyleyse neden dua ediyorum ki?
If nobody’s listening
– Eğer kimse dinlemiyorsa
Anyone, please send me anyone
– Herhangi biri, lütfen bana herhangi birini gönderin
Lord, is there anyone?
– Tanrım, kimse var mı?
I need someone, oh
– Birine ihtiyacım var, oh
Anyone, please send me anyone
– Herhangi biri, lütfen bana herhangi birini gönderin
Lord, is there anyone?
– Tanrım, kimse var mı?
I need someone
– Birine ihtiyacım var
I used to crave the world’s attention
– Eskiden dünyanın dikkatini çekerdim.
I think I cried too many times
– Sanırım çok ağladım.
I just need some more affection
– Sadece biraz daha şefkate ihtiyacım var.
Anything to get me by
– Bir şey benim için
A hundred million stories
– Yüz milyon hikaye
And a hundred million songs
– Ve yüz milyon şarkı
I feel stupid when I sing
– Şarkı söylerken kendimi aptal hissediyorum.
Nobody’s listening to me
– Kimse dinlemiyor beni
Nobody’s listening
– Kimse dinlemiyor
I talked to shooting stars
– Kayan yıldızlarla konuştum.
But they always get it wrong
– Ama her zaman yanlış anlarlar.
I feel stupid when I pray
– Dua ettiğimde kendimi aptal hissediyorum.
Why the fuck am I praying anyway?
– Neden dua ediyorum ki?
If nobody’s listening
– Eğer kimse dinlemiyorsa
Anyone, please send me anyone
– Herhangi biri, lütfen bana herhangi birini gönderin
Lord, is there anyone?
– Tanrım, kimse var mı?
I need someone, oh
– Birine ihtiyacım var, oh
Anyone, please send me anyone
– Herhangi biri, lütfen bana herhangi birini gönderin
Oh, Lord, is there anyone?
– Tanrım, kimse var mı?
I need someone
– Birine ihtiyacım var
Oh, anyone, I need anyone
– Oh, birisi lazım
Oh, anyone, I need someone
– Herhangi biri, birine ihtiyacım var.
A hundred million stories
– Yüz milyon hikaye
And a hundred million songs
– Ve yüz milyon şarkı
I feel stupid when I sing
– Şarkı söylerken kendimi aptal hissediyorum.
Nobody’s listening to me
– Kimse dinlemiyor beni
Nobody’s listening
– Kimse dinlemiyor
Demi Lovato – Anyone İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.