Dermot Kennedy – Kiss Me İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

If we could take a photo
– Bir fotoğraf çekebilseydik
Eternalize this moment
– Bu anı ebedileştirin
For the days when I don’t believe
– İnanmadığım günler için

When our love gets stolen
– Aşkımız çalındığında
‘Cause there’s no exception
– Çünkü istisna yok.
And I know time will take you far from me
– Ve zamanın seni benden uzaklaştıracağını biliyorum

Let this night invade my lungs
– Bu gece ciğerlerimi istila etsin.
You’re all I want to breathe
– Nefes almak istediğim tek şey sensin.
Right beside the lake
– Gölün hemen yanında
I burn for you, you burn for me
– Ben senin için yanarım, sen benim için yanarsın

So kiss me the way that you would
– O yüzden beni istediğin gibi öp
If we died tonight
– Eğer bu gece ölürsek
Hold me the way that you would
– Bana istediğin gibi sarıl
For the final time
– Son kez
Whatever may come, somewhere deep inside
– Ne olursa olsun, derinlerde bir yerde
There’s always this version of you and I
– Sen ve benim her zaman bir versiyonumuz vardır.
So just kiss me the way that you would
– O yüzden beni istediğin gibi öp
If we died tonight, if we died tonight
– Eğer bu gece öldüysek, eğer bu gece öldüysek

All our deepest secrets, all the darkest moments
– En derin sırlarımız, en karanlık anlarımız
Oh, I promise they’ll be safe with me
– Söz veriyorum benimle güvende olacaklar.
We’ve all been broken
– Hepimiz kırıldık.
There’s no exception
– İstisna yok
But you carry it so gracefully
– Ama onu çok zarif taşıyorsun.

Let this night invade my lungs
– Bu gece ciğerlerimi istila etsin.
You’re all I want to breathe
– Nefes almak istediğim tek şey sensin.
Right beside the lake
– Gölün hemen yanında
I burn for you, you burn for me
– Ben senin için yanarım, sen benim için yanarsın

So kiss me the way that you would
– O yüzden beni istediğin gibi öp
If we died tonight
– Eğer bu gece ölürsek
Hold me the way that you would
– Bana istediğin gibi sarıl
For the final time
– Son kez
Whatever may come, somewhere deep inside
– Ne olursa olsun, derinlerde bir yerde
There’s always this version of you and I
– Sen ve benim her zaman bir versiyonumuz vardır.
So just kiss me the way that you would
– O yüzden beni istediğin gibi öp
If we died tonight, if we died tonight, yeah
– Eğer bu gece öldüysek, eğer bu gece öldüysek, evet

So I let this night in my lungs
– Bu yüzden bu geceyi ciğerlerime aldım.
You’re all that I want to breathe
– Nefes almak istediğim tek şey sensin.
Right beside you down at the lake
– Hemen yanında gölün aşağısında
I’ll burn for you, burn for me
– Senin için yanacağım, benim için yanacağım

So kiss me the way that you would
– O yüzden beni istediğin gibi öp
If we died tonight
– Eğer bu gece ölürsek
And hold me the way that you would
– Ve bana sarıldığın gibi
For the final time, yeah
– Son kez söylüyorum, evet.
Whatever may come, somewhere deep inside
– Ne olursa olsun, derinlerde bir yerde
There’s always this version of you and I
– Sen ve benim her zaman bir versiyonumuz vardır.
So just kiss me the way that you would
– O yüzden beni istediğin gibi öp
If we died tonight, if we died tonight
– Eğer bu gece öldüysek, eğer bu gece öldüysek

(If we died tonight, yeah)
– (Eğer bu gece öldüysek, evet)
(If we died tonight, yeah)
– (Eğer bu gece öldüysek, evet)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın