I wish that heaven had visiting hours
– Keşke cennetin ziyaret saatleri olsaydı.
So I could just show up and bring the news
– Böylece gelip haberleri getirebilirdim.
That she’s getting older and I wish that you’d met her
– Yaşlandığını ve keşke onunla tanışsaydın.
The things that she’ll learn from me
– Benden öğreneceği şeyler
I got them all from you
– Senden hepsini aldım
Can I just stay a while? And we’ll put all the world to rights
– Sadece bir süre burada kalabilir miyim? Ve tüm dünyayı haklara bağlayacağız
The little ones will grow and I’ll still drink your favorite wine
– Küçükler büyüyecek ve hala en sevdiğin şarabı içeceğim.
And soon they’re going to close, but I’ll see you another day
– Ve yakında kapanacaklar, ama başka bir gün görüşürüz
So much has changed since you’ve been away
– Çok uzaklardaydın yana değişti
I wish that heaven had visiting hours
– Keşke cennetin ziyaret saatleri olsaydı.
So I could just swing by and ask your advice
– Bu yüzden uğrayıp tavsiyeni isteyebilirim.
What would you do in my situation? I haven’t a clue how I’d even raise them
– Benim durumumda ne yapardın? Onları nasıl yetiştireceğimi bile bilmiyorum.
What would you do?
– Ne yapardın?
‘Cause you always do what’s right
– Çünkü her zaman doğru olanı yaparsın.
Can we just talk a while until my worries disappear?
– Endişelerim ortadan kalkana kadar biraz konuşabilir miyiz?
I’d tell you that I’m scared of turning out a failure
– Bir başarısızlık dışlanmaktan korkuyorum da söylemek isterim
He’d say, “Remember that the answer’s in the love that we create”
– “Cevabın bizim yarattığımız aşkta olduğunu Unutma”derdi.
So much has changed since you’ve been away
– Çok uzaklardaydın yana değişti
I wish that heaven had visiting hours
– Keşke cennetin ziyaret saatleri olsaydı.
And I would ask them if I could take you home
– Ve onlara seni eve götürüp götüremeyeceğimi sorardım.
But I know what they’d say, that it’s for the best
– Ama ne diyeceklerini biliyorum, en iyisi bu
So I would live life the way you taught me
– Hayatı senin bana öğrettiğin gibi yaşayayım diye
And make it on my own
– Ve bunu kendim yapmak
I will close the door, but I will open up my heart
– Kapıyı kapatacağım ama kalbimi açacağım.
And everyone I love will know exactly who you are
– Ve sevdiğim herkes senin kim olduğunu çok iyi bilecek.
‘Cause this is not goodbye, it is just ’til we meet again
– Çünkü bu veda değil, sadece tekrar buluşana kadar
So much has changed since you’ve been away
– Çok uzaklardaydın yana değişti

Ed Sheeran – Visiting Hours İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.