Estoy convencido
– İkna oldum
De que tú eres lo mejor que me ha pasado
– Başıma gelen en iyi şey olduğunu
Tú lo sabes, que tu culo es grande
– Kıçın kocaman.
Yo te amo cuando tú lo mueves suave
– Yumuşak hareket ettiğinde seni seviyorum.
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Suave
– Yumuşak
(Báilame en el tubo) Suave
– (Beni tüpte yıka) Yumuşak
(Báilame en el tubo)
– (Beni tüpte yıka)
(Báilame en el tubo)
– (Beni tüpte yıka)
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka.
En el Street Club, tiro pesos por un tubo
– Sokak Kulübünde, bir tüp için peso atarım.
Yo me pongo loco cuando tú me mueves el culo
– Kıçımı oynattığın zaman deliriyorum.
Mi nombre es Nicolás y ella grita “más duro”
– Benim adım Nicolas ve “daha sert” diye bağırıyor.
Esto se fue mundial, a mí hay que bailarme todos los días
– Bu küreselleşti, her gün dans etmek zorundayım.
Tú no me puedes pichar
– Beni beceremezsin.
Yo sé que te va a gustar, tú te pones de espaldas
– Hoşuna gideceğini biliyorum, arkanı dön.
Que tu papi se quiere vaciar
– Babanın boşaltmak istediğini
Y es que esto se fue mundial, a mí hay que bailarme todos los días
– Ve bu dünya çapında gitti, bana göre her gün dans etmek zorundasın
Tú no me puedes pichar
– Beni beceremezsin.
Yo sé que te va a gustar, tú te pones de espaldas
– Hoşuna gideceğini biliyorum, arkanı dön.
Que tu papi se quiere vaciar
– Babanın boşaltmak istediğini
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Suave
– Yumuşak
Suave
– Yumuşak
Ella me dice que le gustan los plátanos, maduros
– Bana olgunlaşmış muzları sevdiğini söyledi.
Ella me dice que le gustan los plátanos, maduros
– Bana olgunlaşmış muzları sevdiğini söyledi.
Ella me dice que le gustan los plátanos, maduros
– Bana olgunlaşmış muzları sevdiğini söyledi.
Ella me dice que le gustan los plátanos, maduros
– Bana olgunlaşmış muzları sevdiğini söyledi.
170 libras con cuarto y sin barriga
– çeyrek ve göbeksiz 170 pound
Yo tengo más casas propias que el señor barriga
– Bay belly’den daha fazla evim var.
Tú me gustas demasiado toma esa Jeepeta
– Seni çok seviyorum. Şu cipi al.
Pórtate bien que te voy a pagar las tetas
– Uslu dur, göğüslerinin parasını öderim.
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Yo te doy lo que tú quieras, báilame en el tubo, suave
– Sana istediğini veriyorum, beni tüpte yıka, yumuşak
Suave
– Yumuşak
Suave
– Yumuşak
Yo me he montado ma’ en aviones
– Annemi uçaklara bindiriyordum.
Que en motores para el café
– Kahve için motorlarda
Acere que bola
– Çelik bilye
Vamos para Miami (hey, ¿cómo?)
– Miami’ye gidiyoruz (hey, nasıl?)
El AlfA, Chael
– Alfa, Chael.
Los pantalones de ustedes pueden venir sin bolsillo
– Pantolonun cebin olmadan gelebilir.
Ustedes no usan eso
– Bunu kullanmıyorsun.
Nosotros tenemos los de eso
– O var.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.