Yeah, yeah yeah yeah, yeah yeah yeah, yeah
– Evet, evet, evet, evet, evet, evet, evet
(Lo-lo-lotto)
– (Lo-lo-loto)
Oh yeah yeah, oh yeah yeah yeah
– Oh evet evet, oh evet evet evet
별 관심이 없는 척 시선을 피해서 가
– İlgilenmiyormuş gibi yaparak gözlerinden kaç.
이해해 모든 걸 걸어야만 할 테니까
– Anlıyorum. Her şeyi yürümek zorundayım.
스쳐만 봐도 oh yeah,
– oh evet,
다른 여자와는 확 달라
– Başka hiçbir kadına benzemiyor.
뒤돌아봐도 분명 내게 찾아온 luck
– Geriye bakarsanız, bana gelen kesinlikle şanstı.
Lipstick, Chateau 와인빛 컬러 (La La La La)
– Ruj, Şato Şarap rengi (La La La La)
하얀 Champagne 버블에 샤워 (La La La La)
– Beyaz Şampanya balonunda duş (La La La La)
평생에 한 번일지도 몰라
– Belki de hayatında bir kez.
꾹 참았던 본능이 튀어 올라
– Katlandığım içgüdü ortaya çıktı.
어쩌나 I just hit the lotto, la la la la
– Az önce lotoya çarptım, la la la la
Oh oh oh oh (lotto)
– Oh oh oh oh (loto)
Oh oh oh oh (lotto)
– Oh oh oh oh (loto)
Oh oh oh
– Oh oh oh
Oh oh oh oh (lotto)
– Oh oh oh oh (loto)
Oh oh oh oh (lotto)
– Oh oh oh oh (loto)
Oh oh oh
– Oh oh oh
너란 행운 마치 실낱 같은 확률 속에 맘을 던지게 해 날
– Aklını bir iplik gibi şansa bıraktığın için şanslısın.
다른 사람들은 이제 popcorn 입에 넣은 채 우릴 쳐다 봐
– Diğer insanlar şimdi bize ağızlarında patlamış mısırla bakıyor.
Oh, oh baby
– Oh, oh bebeğim
멀리서 들려오는 소리
– Uzaktan gelen sesler
No way (no way, no way, no)
– (Hiçbir şekilde)yok, yok, yok
즐겨 봐, oh yeah
– Tadını çıkar, oh evet
모든 게 바뀌어, oh yeah, 오늘부턴 공기도 달라
– Her şey değişiyor, oh evet, hava bugünden farklı.
세상이 바뀌어 밤하늘엔 은빛 별들 (no)
– Dünya değişiyor, gece gökyüzündeki gümüş yıldızlar (hayır)
Lipstick, Chateau 와인빛 컬러 (La La La La)
– Ruj, Şato Şarap rengi (La La La La)
하얀 Champagne 버블에 샤워 (La La La La)
– Beyaz Şampanya balonunda duş (La La La La)
평생에 한 번일지도 몰라
– Belki de hayatında bir kez.
꾹 참았던 본능이 튀어 올라
– Katlandığım içgüdü ortaya çıktı.
널 향해 소리 질러 louder, la la la la
– Sana daha yüksek sesle bağır, la la la la
Oh oh oh oh (louder)
– Oh oh oh oh (daha yüksek sesle)
Oh oh oh oh (louder)
– Oh oh oh oh (daha yüksek sesle)
Oh oh oh
– Oh oh oh
Oh oh oh oh (louder)
– Oh oh oh oh (daha yüksek sesle)
Oh oh oh oh (louder)
– Oh oh oh oh (daha yüksek sesle)
Oh oh oh
– Oh oh oh
이 순간을 놓치진 마
– Bu anı kaçırmayın.
We’re going crazy, my lucky lady
– Deliriyoruz, şanslı leydim.
또 한 번 기억될 날을
– Hatırlanması gereken başka bir gün
지금도 난 목이 말라
– Şimdi bile susadım.
네게 줄게 아직 많아
– Onu sana vereceğim. Hala çok şeyim var.
I don’t need no money
– Hayır paraya ihtiyacım yok
너만 있으면 돼
– Tek ihtiyacın olan sensin.
더없이 간절히 원하는 걸
– Yeter artık.
Woop!
– Voop!
모든 것을 걸어 내게 (oh yeah)
– Her şeyi bana doğru yürü (oh evet)
Lipstick, Chateau, 와인빛 컬러 (Chateau Chateau all over yeah)
– Ruj, Şato, şarap rengi (Şato Şato her yerde evet)
하얀 Champagne 버블에 샤워 (하얀 Champagne on me)
– Beyaz Şampanya balonunda duş (Üzerimde beyaz Şampanya)
평생에 한 번일지도 몰라
– Belki de hayatında bir kez.
꾹 참았던 본능이 튀어 올라 (본능이 튀어 올라)
– İçgüdü açılır (içgüdü açılır)
어쩌나 I just hit the lotto, la la la la (just hit the lotto, yeah, oh)
– Ben sadece lotoya çarptım, la la la la (sadece lotoya çarptım, evet, oh)
Yeah, yeah yeah yeah, yeah yeah yeah, yeah
– Evet, evet, evet, evet, evet, evet, evet
Just hit the lotto, yeah (lotto, yeah)
– Sadece lotoya bas, evet (loto, evet)
Yeah yeah yeah yeah yeah yeah (yeah yeah yeah yeah)
– Evet Evet Evet Evet Evet Evet Evet Evet Evet Evet
Yeah yeah yeah, yeah (hit the lotto, ooh yeah)
– Evet evet evet, evet (lotoya vur, ooh evet)
넌 lotto, la la la la
– Sen loto’sun, la la la la
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.