Fammi capire, quando sei tu a cercarmi io ci sono sempre
– Anlamama izin ver, beni ararken hep oradayım
Quando sono io a cercarti tu non ci sei mai
– Seni ararken asla orada olmazsın.
Dimmi solo se vuoi
– İstersen söyle yeter.
Dirmi qualcosa prima o poi
– Er ya da geç bana bir şey söyle.
So che è complicato
– Karmaşık olduğunu biliyorum
Ma non ci credo che non puoi
– Ama yapamayacağına inanamıyorum.
Te ne vai senza dire ciao
– Merhaba demeden gidiyorsun.
Mi lasci sul divano in down
– Beni kanepede C do’da bırak.
Mi resta solo il caos
– Elimde kalan tek şey kaos
E le tue foto nell’iCloud
– Ve İcloud’daki fotoğraflarınız
Il tuo amore è una medicina
– Aşkın bir ilaç
Ne sento gli effetti collaterali
– Yan etkileri hissediyorum.
Un Oki che mi aggiusta la testa, ma
– Kafamı tamir eden bir Oki’ydi ama
Mi manda in pappa pancia e fegato
– Beni karnıma ve karaciğere gönderiyor.
Le tue bugie, non so se mi hanno amata per davvero
– Yalanların, beni gerçekten sevdiler mi bilmiyorum
Al sole eri sereno, perdevo la rotta quando mi ti avvicinavi
– Güneşin altında sakindin, bana yaklaştığında rotamı kaybettim.
Potevi squarciarmi mi sarebbe andata uguale
– Beni deşebilirdin, aynı şey olurdu.
So che la cura ad ogni tua paura
– Her korkunu iyileştirdiğini biliyorum.
Procurarti un calice di vino per la sera
– Akşam için kendine bir kadeh şarap al.
Accendere il telefono e messaggiare con lei
– Telefonu aç ve onunla mesajlaş
Ma tanto mi andava bene anche solo un pezzo di te
– Ama sadece bir parçanla iyiydim.
Ma io ogni notte ti sogno e poi mi sveglio che sudo
– Ama seni her gece rüyamda görüyorum ve sonra terleme uyanıyorum
I tuoi occhi baciati dalla luna di luglio
– Gözlerin Temmuz Ayı tarafından öpüldü
Ma tu ancora non sai le domande, ti ho amato
– Ama hala soruları bilmiyorsun, seni sevdim
Ma tanto ritorna se vuoi
– İstersen geri gel.
Dimmi solo se vuoi
– İstersen söyle yeter.
Dirmi qualcosa prima o poi
– Er ya da geç bana bir şey söyle.
So che è complicato
– Karmaşık olduğunu biliyorum
Ma non ci credo che non puoi
– Ama yapamayacağına inanamıyorum.
Te ne vai senza dire ciao
– Merhaba demeden gidiyorsun.
Mi lasci sul divano in down
– Beni kanepede C do’da bırak.
Mi resta solo il caos
– Elimde kalan tek şey kaos
E le tue foto nell’iCloud
– Ve İcloud’daki fotoğraflarınız
Era la stessa vita nello stesso posto
– Aynı yerde aynı hayattı.
Gli stessi pensieri ogni cazzo di giorno
– Her gün aynı düşünceler
Preso male dentro mi sentivo morto
– Kötü bir şekilde içeri alındığımda kendimi ölü hissettim.
Fino a quando non mi sei venuta incontro
– Ta ki benimle buluşmaya gelene kadar.
Un frontale tipo crash, sento le chitarre, Slash
– Çarpma tipi bir cephe, gitarları duyuyorum, Eğik çizgi
Pensavo fosse per sempre, per sempre
– Sonsuza kadar olduğunu sanıyordum, sonsuza kadar
Ci sono cascato sempre, cascato sempre
– Hep düştüm, hep düştüm
Ora vivo nel passato, hai presente?
– Şimdi geçmişte yaşıyorum, anlıyor musun?
Dare tutto e non ricevere in cambio mai niente
– Her şeyi ver ve karşılığında hiçbir şey alma
Sei più bella quando non sai di essere attraente
– Çekici olduğunu bilmediğin zaman daha güzelsin.
Tu lo sai mentre mi infili una lama nel ventre
– Bunu biliyorsun karnıma bıçak saplarken
Tutti ‘sti problemi che ci sono tra noi
– Aramızdaki tüm sorunlar
Possiamo superarli insieme su una Rolls Royce
– Onları bir Rolls Ro Ro’da birlikte yenebiliriz.
Correre dietro ai vecchi tempi sopra una Bentley
– Eski günlerden sonra eğilmiş bir bükülme üzerinde koşmak
Vedrai, non te ne penti, dimmi solo se vuoi
– Göreceksin, pişman olmayacaksın, istersen söyle yeter.
Dimmi solo se vuoi
– İstersen söyle yeter.
Dirmi qualcosa prima o poi
– Er ya da geç bana bir şey söyle.
So che è complicato
– Karmaşık olduğunu biliyorum
Ma non ci credo che non puoi
– Ama yapamayacağına inanamıyorum.
Te ne vai senza dire ciao
– Merhaba demeden gidiyorsun.
Mi lasci sul divano in down
– Beni kanepede C do’da bırak.
Mi resta solo il caos
– Elimde kalan tek şey kaos
E le tue foto nell’iCloud
– Ve İcloud’daki fotoğraflarınız
Dimmi solo se vuoi
– İstersen söyle yeter.
Dirmi qualcosa prima o poi
– Er ya da geç bana bir şey söyle.
So che è complicato
– Karmaşık olduğunu biliyorum
Ma non ci credo che non puoi
– Ama yapamayacağına inanamıyorum.
Te ne vai senza dire ciao
– Merhaba demeden gidiyorsun.
Mi lasci sul divano in down
– Beni kanepede C do’da bırak.
Mi resta solo il caos
– Elimde kalan tek şey kaos
E le tue foto nell’iCloud
– Ve İcloud’daki fotoğraflarınız
Fabri Fibra – Caos İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.