I’d figured you out
– Seni çözmüştüm.
There wasn’t a doubt
– Hiç bir şüphe yoktu
In my mind
– Aklımda
I was so blind to it
– O kadar kördüm ki
So obvious now
– Şimdi çok açık
Now I can see how
– Şimdi nasıl olduğunu görebiliyorum
Them late nights
– Gece geç saatlere kadar onları
Set you on fire then you
– Seni ateşe verdim ve sonra sen
You pulled a face I’ve seen
– Gördüğüm bir yüzü çektin.
Only in magazines
– Sadece dergilerde
Can’t look you in the eye
– Gözlerine bakamıyorum
I want to run and hide
– Kaçmak ve saklanmak istiyorum
Heart stops n I can’t breathe
– Kalp durur ve Nefes alamıyorum
What you just said to me
– Bana söylediklerin
It down right blew my mind
– Hemen aklımı başımdan aldı
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
I didn’t, didn’t know
– Bilmiyordum, bilmiyordum
I didn’t, didn’t
– Yapmadım, yapmadım
I didn’t, didn’t know
– Bilmiyordum, bilmiyordum
I didn’t, didn’t
– Yapmadım, yapmadım
I didn’t, didn’t know
– Bilmiyordum, bilmiyordum
I’m sorry I ran
– Kaçtığım için üzgünüm
With scissors in hand
– Elinde makas ile
I’m so young
– Çok gencim
That was straight dumb of me
– Bana düz aptal oldu
Head out of the sand
– Kumdan dışarı kafa
Now I understand
– Şimdi anlıyorum
And I’m numb
– Ve ben uyuştum
I was undone when you
– Ne zaman geri olduğumu
You pulled a face I’ve seen
– Gördüğüm bir yüzü çektin.
Only in magazines
– Sadece dergilerde
Can’t look you in the eye
– Gözlerine bakamıyorum
I want to run and hide
– Kaçmak ve saklanmak istiyorum
Heart stops and I can’t breathe
– Kalp durur ve Nefes alamıyorum
What you just said to me
– Bana söylediklerin
It down right blew my mind
– Hemen aklımı başımdan aldı
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
Didn’t see it coming, coming, coming
– Bunun böyle olacağını beklemiyordum, gelecek
I didn’t, didn’t know
– Bilmiyordum, bilmiyordum
I didn’t, didn’t
– Yapmadım, yapmadım
I didn’t, didn’t know
– Bilmiyordum, bilmiyordum
I didn’t, didn’t
– Yapmadım, yapmadım
One night
– Bir gecelik
You make it all shine
– Her şeyin parlamasını sağlıyorsun.
When I saw you tonight
– Seni bu gece gördüğümde
It was like the first time
– Bu ilk kez gibiydi
And how could one night
– Ve bir gece nasıl olabilir
Turn me down, upside
– Beni ters çevir, ters çevir
When I saw you tonight
– Seni bu gece gördüğümde
It was like the first time
– Bu ilk kez gibiydi
And I
– ve ben…
I didn’t, didn’t
– Yapmadım, yapmadım
I didn’t, didn’t know
– Bilmiyordum, bilmiyordum
I didn’t, didn’t
– Yapmadım, yapmadım
I never expected this today
– Bugün bunu hiç beklemiyordum.
Oh God, I’m falling catch me now
– Oh Tanrım, düşüyorum şimdi beni yakala
I didn’t see nothing come my way
– Yoluma çıkan hiçbir şey görmedim.
Oh God, I’m falling catch me now
– Oh Tanrım, düşüyorum şimdi beni yakala
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.