Franglish – Mano Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Eh
– İyi
Ouh, ouh, ouh
– Ooh, ooh, ooh
Hello
– Merhaba
Let’s get it
– Hadi alalım

Ta confiance, faut me demander
– Güvenin, bana sormalısın.
Tellement d’choses à t’apporter
– Sana getirilecek çok şey var.
Ta vie, je vais piloter
– Senin hayatın, uçacağım
T’inquiète, j’sais me comporter
– Merak etme, nasıl davranacağımı biliyorum.

Ta confiance, faut me demander
– Güvenin, bana sormalısın.
Tellement d’choses à t’apporter
– Sana getirilecek çok şey var.
Ta vie, je vais piloter
– Senin hayatın, uçacağım
T’inquiète, j’sais me comporter
– Merak etme, nasıl davranacağımı biliyorum.

Baby, on ira là-haut
– Bebeğim, oraya gideceğiz.
La route est longue, j’ai le cardio
– Yol uzun, kardiyom var.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.

Baby, on ira là-haut
– Bebeğim, oraya gideceğiz.
La route est longue, j’ai le cardio
– Yol uzun, kardiyom var.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.

Mmh-mmh
– Mmh-mmh
Laisse-moi te dire que j’me sens bien
– Sana iyi hissettiğimi söyleyeyim.
J’ai plus de doutes, j’suis décidé
– Daha fazla şüphem var, karar verdim
J’ai pris des coups, j’sais c’que ça coûte
– Birkaç fotoğraf çektim, ne kadara mal olduğunu biliyorum.
Apprends-moi à tout connaître l’amour fou
– Bana her şeyi bilmeyi öğret çılgın aşk
T’es si jolie, nous deux unis
– Sen çok güzelsin, ikimiz birleştik.
C’est la folie, malheurs j’oublie
– Bu delilik, unuttuğum talihsizlikler
J’t’ai dévoilé, tout c’que j’cachais
– Sana sakladığım her şeyi anlattım.
Et dans ma tête, oui, conneries j’avais
– Ve kafamda, evet, sahip olduğum saçmalık

Hello (Hello)
– Merhaba (Merhaba)
J’t’ai trouvé sans même te chercher
– Seni aramadan bile buldum.
C’est Dieu qui t’envoie
– Sizi gönderen Allah’tır.
Hello (Hello)
– Merhaba (Merhaba)
J’pensais même pas plaire
– Seveceğimi bile düşünmedim.
Tu m’as dit d’me taire, j’suis à toi
– Bana susmamı söyledin, ben seninim.
Hello (Hello)
– Merhaba (Merhaba)
Qu’est-ce que tu vois chez moi
– İçimde ne görüyorsun
Que t’as vu chez toi, dis-moi
– Evde ne gördün, söyle bana.
Hello (Mmh)
– Merhaba (Mmh)
J’crois bien qu’c’est Dieu qui t’envoie
– Seni gönderenin Tanrı olduğuna inanıyorum.

Ta confiance, faut me demander
– Güvenin, bana sormalısın.
Tellement d’choses à t’apporter
– Sana getirilecek çok şey var.
Ta vie, je vais piloter
– Senin hayatın, uçacağım
T’inquiète, j’sais me comporter
– Merak etme, nasıl davranacağımı biliyorum.

Ta confiance, faut me demander
– Güvenin, bana sormalısın.
Tellement d’choses à t’apporter
– Sana getirilecek çok şey var.
Ta vie, je vais piloter
– Senin hayatın, uçacağım
T’inquiète, j’sais me comporter
– Merak etme, nasıl davranacağımı biliyorum.

Baby, on ira là-haut
– Bebeğim, oraya gideceğiz.
La route est longue, j’ai le cardio
– Yol uzun, kardiyom var.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.

Baby, on ira là-haut
– Bebeğim, oraya gideceğiz.
La route est longue, j’ai le cardio
– Yol uzun, kardiyom var.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.

J’te relève, baby, j’te relève
– Seni kaldırıyorum bebeğim, seni kaldırıyorum
(J’te relève)
– (Seni kaldırıyorum)
J’te laisserai pas par terre, j’te relève
– Seni yerde bırakmayacağım, seni ayağa kaldıracağım.
(J’te relève)
– (Seni kaldırıyorum)
J’essuie tes larmes, j’les laisse pas couler
– Gözyaşlarını siliyorum, akmalarına izin vermiyorum.
Tes peines de cœur sont terminées (C’est fini)
– Kalp ağrıların bitti (bitti)
Quand je te vois, j’me dis qu’j’ai tout gagné
– Seni gördüğümde kendime her şeyi kazandığımı söylüyorum.
(Tout gagné)
– (Her şeyi kazandı)
Pour ton bonheur, je vais tout essayer
– Mutluluğun için her şeyi deneyeceğim.
Faudra m’écouter, je suis ton conseiller (C’est moi)
– Beni dinlemek zorundasın, ben senin danışmanınım (Bu benim)
J’ai les bons mots pour te consoler
– Seni teselli etmek için doğru sözlerim var.

On ira loin d’ici, on parlera pas du passé (Jamais)
– Buradan çok uzağa gideceğiz, geçmiş hakkında konuşmayacağız (Asla)
Les erreurs qu’on a commis ensemble on va corriger
– Birlikte yaptığımız hataları düzelteceğiz
Personne n’est parfait (Personne)
– Kimse mükemmel değil (Kimse)
Le meilleur pour nous, c’est c’que je vise
– Hedeflediğim şey bizim için en iyisi
Le but, je vais toucher (Toucher)
– Amaç, dokunacağım (Dokunacağım)
Chaque jour avec toi, Dieu merci, baby, je vais profiter (Mmh-mmh)
– Her gün seninle, Tanrıya şükür bebeğim, bundan zevk alacağım (Mmh-mmh)

Ta confiance, faut me demander
– Güvenin, bana sormalısın.
Tellement d’choses à t’apporter
– Sana getirilecek çok şey var.
Ta vie, je vais piloter
– Senin hayatın, uçacağım
T’inquiète, j’sais me comporter
– Merak etme, nasıl davranacağımı biliyorum.

Ta confiance, faut me demander
– Güvenin, bana sormalısın.
Tellement d’choses à t’apporter
– Sana getirilecek çok şey var.
Ta vie, je vais piloter
– Senin hayatın, uçacağım
T’inquiète, j’sais me comporter
– Merak etme, nasıl davranacağımı biliyorum.

Baby, on ira là-haut
– Bebeğim, oraya gideceğiz.
La route est longue, j’ai le cardio
– Yol uzun, kardiyom var.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.

Baby, on ira là-haut
– Bebeğim, oraya gideceğiz.
La route est longue, j’ai le cardio
– Yol uzun, kardiyom var.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.
Suis-moi, donne-moi la mano
– Beni takip et, manoyu ver.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın