Ye-ye-ye
– Ye-ye-ye
¡Ah!
– Ah!
Sin miedo a nada mi corazón para nadie
– Hiçbir şeyden korkmadan kalbim kimseye
El pecho latiendo lento me quedo sin aire
– Göğsüm yavaş atıyor havam bitiyor
El cuarto está solo, pero yo estoy viendo a alguien
– Oda yalnız ama biriyle görüşüyorum.
Una flaca que me invita dice que al último baile
– Beni davet eden sıska bir kız bunu son dansa kadar söylüyor.
Dije cáele, tú haz como que no me ves
– Ona dedim ki, beni görmüyormuş gibi davranıyorsun.
Apenas pegamos tres y hoy dejamos de ser pobres
– Üçe zar zor çarptık ve bugün fakir olmayı bıraktık
El renco mandó un mensaje: tres millones este mes
– Renco bir mesaj gönderdi: bu ay üç milyon
Escalé el puto edificio sin seguridad ni arnés
– Emniyet kemeri ve emniyet kemeri olmadan binaya tırmandım.
La vida nos dura menos, todos buscando salida
– Hayat bizim için daha az sürer, hepimiz bir çıkış yolu ararız
Ya son más frecuentes eso de las despedidas
– Vedalar daha sık görülür
Más fotitos al altar, más amigos que llorar
– Sunakta daha fazla fotoğraf, ağlayacak daha fazla arkadaş
Dicen que la vida es perra y no la dejaré ladrar
– Hayatın bir kaltak olduğunu ve havlamasına izin vermeyeceğimi söylüyorlar.
Márcame, sabes que voy a saltar
– Beni işaretle, atlayacağımı biliyorsun.
Estoy bendecido con el canto, ya no hay que asaltar
– Şarkı söylemekle kutsandım, artık fırtına yok
Ni maniobrar en una curva con velocidad
– Ne de hızlı bir virajda manevra
Le llamo mi vida entera a lo que tú le llamas rap
– Ben bütün hayatımı senin rap dediğin şekilde adlandırıyorum.
Bombo y clap es mi templo, mami, todo me lo da
– Bas davul ve alkış benim tapınağım, anne, hepsini bana veriyor
Por eso mejor calmada, no nos llegue muy acá
– Sakin neden, çok uzağa burada yok işte
Que si se siente el mal vibre, Gustavo saca un AK
– Eğer kötü hisler hissedilirse, Gustavo bir AK çeker
Saben que la tartamuda no sabe dejar de hablar
– Kekemenin konuşmayı nasıl durduracağını bilmediğini biliyorlar.
Afuera que tengan miedo, dicen que quedé tronado
– Bunun dışında korkuyorlar, gök gürültüsü çarptığımı söylüyorlar.
Del avión no me he bajado, préndelo que ando elevado
– Uçaktan inmedim, aç şunu Kafam güzel
Con Salim en la gwan ando fresco por dontown
– Gwan’da Salim’le dontown’da taze taze yürüyorum.
Te pegamos contra el muro como juego de frontón
– Seni bir üçgen oyun olarak duvara çarptık.
Whisky o ron, sírvelo blond, sí don periñón
– Viski ya da rom, sarışınla servis et, evet don periñón
Se llenó de humo blanco dentro de la habitación
– Odanın içinde beyaz dumanla dolu
Ayer cené relajado, salí pa’ quemar papel
– Dün rahat bir akşam yemeği yedim, kağıt yakmak için dışarı çıktım.
De Medellín Isabel, eso es mío no de aquel
– Medellin Isabel’den, o benim değil.
Saqué miel, sin han de hacer caso lo tiré al cel
– Balı aldım, aldırmadan çel’e attım.
Su movie a mí no me asusta, como cuando vi Annabelle
– Filmi beni korkutmuyor, Annabelle’i gördüğüm zamanki gibi.
Vuelo pleno, que nadie moleste hoy
– Tam uçuş, bugün kimse rahatsız etmesin
A ustedes les traje dedo y a sus novias un sex toy
– Sana bir parmak ve kız arkadaşlarına bir seks oyuncağı getirdim.
Erre uve es lo de hoy y lo de mañana amor
– Erre svu bugünün ve yarının aşkı
Si crecimos en el norte no nos molesta el calor
– Kuzeyde büyüdüysek sıcağa aldırmayız.
Tengo frases en mis notas para que sientas dolor
– Notlarımda sana acı hissettirecek ifadeler var.
Y otras cuantas en la mente para cuidarme el honor
– Ve onuruma göz kulak olacak birkaç kişi daha.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.