GIULIA BE – desficava Portekizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Desbeijava tua boca, destirava minha roupa
– Ağzını öperdim, elbiselerimi çıkarırdım
Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Mas não dá, tatatá-tatá
– Ama vermiyor, tatatá-tatá

Não tinha bola de cristal
– Kristal topum yoktu.
Não tenho máquina do tempo
– Zaman makinem yok
Ninguém me deu nenhum sinal-al-al
– Kimse bana bir işaret vermedi -al-al
Só agora que eu tô vendo
– Sadece şimdi satıyorum

Aquela noite eu disse coisas
– O gece bir şeyler söyledim
Que só depois fiquei sabendo
– Bunu ancak daha sonra anladım.
Me empolguei até demais
– Kendimi çok kaptırdım.
Será que eu me arrependo?
– Pişman mıyım?

É que são 1:00 da manhã
– Saat sabahın 1:00’i.
E tu não sai da minha cabeça
– Ve sen aklımdan çıkmıyorsun
2:00 da manhã e eu só penso em você
– sabah 2: 00 ve sadece seni düşünüyorum
Vaza da minha mente, por favor, me dá licença
– Aklımdan çık, lütfen affedersin.
Eu quero te esquecer
– Seni unutmak istiyorum

Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Desbeijava tua boca, destirava minha roupa
– Ağzını öperdim, elbiselerimi çıkarırdım
Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Mas não dá, tatatá-tatá, tatará
– Ama vermiyor, tatatá-tatá, tatará
Mas não dá, tatatá-tará, tatará
– Ama vermez, tatatá-tará, tatará

Não me leve a mal, eu acho que eu te amo
– Beni yanlış anlama, sanırım seni seviyorum
Mas o problema é justamente esse
– Ama sorun tam olarak bu
Cupido atirou e eu ‘tava sem colete
– Aşk tanrısı vurdu ve ben yeleksizdim
E olha que é difícil despertar meu interesse
– Ve ilgimi çekmenin ne kadar zor olduğuna bak

Mas às vezes a vida dá dessas
– Ama bazen hayat bunları verir
Amores só de ida, você vai e só se ferra
– Bir yolu seviyor, sen git ve sadece mahvol
Quando cê menos espera o coração
– En azından kalbi beklediğin zaman
Batendo tipo o relógio que eu não paro de olhar
– Bakmayı bırakamadığım saat gibi atıyor

É que são 4:00 da manhã
– Sadece saat sabahın 4: 00’ü.
E tu não sai da minha cabeça
– Ve sen aklımdan çıkmıyorsun
5:00 da manhã e eu só penso em você
– sabah 5: 00 ve sadece seni düşünüyorum
Sol já tá nascendo, por favor, me dá licença
– Güneş doğuyor, lütfen affedersiniz.
Eu quero te esquecer
– Seni unutmak istiyorum

Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Desbeijava tua boca, destirava minha roupa
– Ağzını öperdim, elbiselerimi çıkarırdım
Se desse, eu desficava com você
– Öyle olsaydı, seni kirletirdim.
Mas não dá, tatatá-tará, datará
– Ama vermez, tatatá-tará, datará

Mas não dá, tatatá-tará, tatará
– Ama vermez, tatatá-tará, tatará
Mas não dá, tatatá-tará, tatará
– Ama vermez, tatatá-tará, tatará
Mas não dá, tatatá-tará, tatará
– Ama vermez, tatatá-tará, tatará
Mas não dá
– Ama vermez




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın