Negli occhi di mio padre che mi siede vicino
– Yanımda oturan babamın gözünde
Nelle scuole chiuse per la prima neve
– Okullar ilk kar yağışı nedeniyle kapandı
Tra le vene della mano di un amico
– Bir arkadaşının elinin damarları arasında
Che lascia il Paese in un gesto cortese
– Ülkeyi nazik bir jestle terk eden
Tra speranze ed attese della mia gioventù
– Gençliğimin umutları ve beklentileri arasında
Nelle tazze di the tra una pagina e l’altra
– Sayfalar arasındaki çay bardaklarında
Nel panorama intravisto da questo treno che va
– Giden bu trenin gördüğü panoramada
Tra le maglie di mia madre che sembravano enormi
– Annemin formaları arasında kocaman görünüyordu.
Mentre aspetto che torni
– Ben onun dönmesini beklerken
Disegno i contorni di questa città
– Bu şehrin ana hatlarını çiziyorum.
Non saprei dirti dov’é questo cuore sparso
– Bu dağınık kalbin nerede olduğunu söyleyemem.
Io l’ho visto ubriacarsi di sogni
– Rüyada sarhoş görmedim
Soffrire per gli altri, fare a pugni con il mondo
– Başkaları için acı çekmek, dünyayla savaşmak
Ma non saprei dirti dov’é il mio cuore sparso
– Ama sana dağınık kalbimin nerede olduğunu söyleyemedim.
Io l’ho visto brindare alla vita
– Yaşam için ekmek gördüm
Scappare in salita, sedurre d’estate il destino
– Yokuş yukarı kaç, yaz aylarında kaderi baştan çıkar
Parlare per me
– Benim adıma konuş
Nella fine di marzo, nei primi giorni d’aprile
– Mart ayı sonlarında, Nisan ayı başlarında
Nello sguardo sconsolato di una bimba in un bar
– Bir barda küçük bir kızın uyumsuz görüntüsünde
Che dice “Ho ancora voglia di giocare con te”
– “Hala seninle oynamak istiyorum” yazıyor.
Nei distanti orizzonti
– Uzak ufuklarda
Negli istanti di noia quando arriva il silenzio
– Sessizlik geldiğinde can sıkıntısı anlarında
Non saprei dirti dov’é questo cuore sparso
– Bu dağınık kalbin nerede olduğunu söyleyemem.
Io l’ho visto ubriacarsi di sogni
– Rüyada sarhoş görmedim
Soffrire per gli altri, fare a pugni con il mondo
– Başkaları için acı çekmek, dünyayla savaşmak
Ma non saprei dirti dov’é il mio cuore sparso
– Ama sana dağınık kalbimin nerede olduğunu söyleyemedim.
Io l’ho visto brindare alla vita
– Yaşam için ekmek gördüm
Scappare in salita, sedurre d’estate il destino
– Yokuş yukarı kaç, yaz aylarında kaderi baştan çıkar
Il mio corpo é vederlo partire verso il cielo più caldo
– Vücudum onu en sıcak Gökyüzüne doğru seyrediyor.
Per lasciare alle spalle un dolore
– Bir acıyı geride bırakmak için
C’é chi l’ha stretto nel fango come fosse un giocattolo
– Bazı insanlar onu oyuncak gibi çamura koyar.
Anche solo per lui
– Sadece onun için bile
Ma il mio cuore profuma di maggio, ha il valore del tempo
– Ama kalbim Mayıs kokuyor, zamanın değeri var
É negli occhi di chi ci ha creduto
– Bu, inananların gözündedir.
E di chi ci crederà, e di chi ci crederà
– Buna kim inanacak ve kim inanacak
Non saprei dirti dov’é
– Nerede olduğunu söyleyemem
Non saprei dirti dov’é
– Nerede olduğunu söyleyemem
Non saprei dirti dov’é il mio cuore sparso
– Dağınık kalbimin nerede olduğunu söyleyemem.
Io l’ho visto brindare alla vita
– Yaşam için ekmek gördüm
Scappare in salita, sedurre d’estate il destino, parlare
– Yokuş yukarı kaç, yaz kaderini baştan çıkar, konuş
Per me
– Benim için
Giusy Ferreri – Cuore sparso İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.