When I was young and stupid my love
– Gençken ve aptalken aşkım
Left to be a rock and roll star
– Bir rock and roll yıldızı olmak için sol
He told me please don’t worry
– Lütfen endişelenme söyledi
Wise little smile that spoke so safely
– Çok güvenli konuşan bilge küçük gülümseme
He booked a one way ticket
– Tek yön bilet rezervasyonu yaptı.
Out west that’s where they make it
– Batıda başardıkları yer orası.
Six kids stuck in a bedsit
– Altı çocuk yatağa sıkışmış.
To sunswept poolside riches
– Havuz kenarındaki zenginlikleri güneşe boğmak için
He met a girl who wore Versace
– Versace giyen bir kızla tanıştı.
Pink feather coats and jumbo jewellery
– Pembe tüy Mont ve jumbo mücevherat
Gonna be a hoop phenomenon
– Bir çember fenomeni olacak
He’s gonna be Hakeem Olajuwan
– Hakeem Olajuwan olacak.
He’s got a gold Camaro
– Altın bir Camaro’su var.
He said over the payphone
– Ankesörlü telefondan söyledi.
I try to keep my cool but
– Soğukkanlılığımı korumaya çalışıyorum ama
My life turns in slow motion
– Hayatım ağır çekimde dönüyor
Bye bye baby blue
– Güle güle bebek mavisi
I wish you could see the wicked truth
– Keşke kötü gerçeği görebilseydin.
Caught up in a rush it’s killing you
– Aceleye kapılınca seni öldürüyor.
Screaming at the sun you blow into
– İçine üflediğin güneşe bağırmak
Curled up in a grip when we were us
– Biz bizken bir tutuş içinde kıvrılmış
Fingers in a fist like you might run
– Parmaklarını yumruğuna sok sanki kaçabilirmişsin gibi
I settle for a ghost I never knew
– Hiç tanımadığım bir hayaletle yetiniyorum.
Superparadise I held on to
– Tutunduğum süperparadise
But I settle for a ghost
– Ama bir hayaletle yetinirim.
When I was from n.o.l.a no one
– Ben n.o.l. A’dan iken kimse yoktu.
Left to be a rock and roll star
– Bir rock and roll yıldızı olmak için sol
He’d stay and treat his lady
– Kalıp hanımefendisini tedavi ederdi.
Give everything to his new baby
– Her şeyi yeni bebeğine ver
I miss him don’t you blame me
– Onu özlüyorum beni suçlama
That boy went stone cold crazy
– O çocuk taş gibi çıldırdı.
Caught up in camera lust he’s
– Kamera şehvetine yakalandı
Chasing that pappy pipe dreams
– Pappy pipo’nun hayallerini kovalamak
I know you don’t but I
– Bilmediğini biliyorum ama ben
I know you don’t but I still try
– Bilmediğini biliyorum ama yine de deniyorum.
My thunder shook him down
– Gök gürültüm onu sarstı
My thunder came and shook him down
– Gök gürültüm geldi ve onu salladı
That girl is gone but I
– O kız gitti ama ben
That girl is gone but I still try
– O kız gitti ama yine de deniyorum
I think it’s over now
– Artık bitti sanırım
The bullet hit but maybe not
– Kurşun isabet etti ama belki de değil.
I feel so fucking numb
– Kendimi çok uyuşmuş hissediyorum.
It hits my head and I feel numb
– Kafama çarpıyor ve uyuşmuş hissediyorum.
My body’s looking wrong
– Vücudum yanlış görünüyor.
My body’s looking wrong
– Vücudum yanlış görünüyor.
My body’s looking wrong
– Vücudum yanlış görünüyor.
Bye bye baby blue
– Güle güle bebek mavisi
I wish you could see the wicked truth
– Keşke kötü gerçeği görebilseydin.
Caught up in a rush it’s killing you
– Aceleye kapılınca seni öldürüyor.
Screaming at the sun you blow into
– İçine üflediğin güneşe bağırmak
Curled up in a grip when we were us
– Biz bizken bir tutuş içinde kıvrılmış
Fingers in a fist like you might run
– Parmaklarını yumruğuna sok sanki kaçabilirmişsin gibi
I settle for a ghost I never knew
– Hiç tanımadığım bir hayaletle yetiniyorum.
Superparadise I held on to
– Tutunduğum süperparadise
But I settle for a ghost
– Ama bir hayaletle yetinirim.
Glass Animals – The Other Side Of Paradise İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.