Grace VanderWaal – Beautiful Thing İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

You think that you know my heart
– Kalbimi bildiğini sanıyorsun.
And you probably do
– Ve muhtemelen öyle
That’s why I’m always with you
– Bu yüzden hep seninleyim
I could stay with you for hours
– Seninle saatlerce kalabilirim.
In an empty room
– Boş bir odada
And never get bored
– Ve asla sıkılmayın
Never have nothing to do
– Asla yapacak bir şeyim yok

You’re my other half
– Sen benim diğer yarımsın
You’re what makes me me
– Beni ben yapan sensin
What makes me smile
– Beni gülümseten nedir
When I fall down
– Düştüğümde
And can’t get back, get back, get back up
– Ve geri dönemem, geri dönemem, geri dönemem
On my feet
– Ayaklarımın üzerinde

Without you here I am boring
– Sen olmadan burada sıkıcıyım
Something inside you is triggering
– İçindeki bir şey tetikliyor
It makes me myself
– Bu beni kendim yapar
Makes me funny
– Beni komik yapıyor

You’re a beautiful thing
– Güzel bir şeysin
We’re a beautiful thing together
– Birlikte çok güzel bir şeyiz.
Even when the weather is low
– Hava düşük olsa bile

You’re a beautiful thing
– Güzel bir şeysin
We’re a beautiful thing together
– Birlikte çok güzel bir şeyiz.
Even when the weather is low
– Hava düşük olsa bile

We can find the rainbow
– Gökkuşağını bulabiliriz.
Up in the sky
– Gökyüzünde
You’d say don’t you cry, it’s all gonna be alright
– Ağlama derdin, her şey yoluna girecek

If we ever got into a fight or war
– Eğer bir kavgaya ya da savaşa girersek
That would be bad
– Bu kötü olurdu
‘Cause you know all of my secrets
– Çünkü tüm sırlarımı biliyorsun.
But I know all of yours
– Ama ben seninkileri biliyorum.
We make hours into seconds together
– Birlikte saniyeler içinde saatler yapıyoruz
The weight of the world feel like a feather
– Dünyanın ağırlığı bir tüy gibi hissediyorum
Cause we’re holding it right in our hands
– Çünkü onu elimizde tutuyoruz.

You’re my other half
– Sen benim diğer yarımsın
You’re what makes me me
– Beni ben yapan sensin
What makes me smile
– Beni gülümseten nedir
When I fall down
– Düştüğümde
And can’t get back, get back, get back up
– Ve geri dönemem, geri dönemem, geri dönemem
On my feet
– Ayaklarımın üzerinde

Without you here I am boring
– Sen olmadan burada sıkıcıyım
Something inside you is triggering
– İçindeki bir şey tetikliyor
It makes me myself
– Bu beni kendim yapar
Makes me funny
– Beni komik yapıyor

You’re a beautiful thing
– Güzel bir şeysin
We’re a beautiful thing together
– Birlikte çok güzel bir şeyiz.
Even when the weather is low
– Hava düşük olsa bile

You’re a beautiful thing
– Güzel bir şeysin
We’re a beautiful thing together
– Birlikte çok güzel bir şeyiz.
Even when the weather is low
– Hava düşük olsa bile

You and me
– Sen ve ben
Together
– Birlikte
We’ll forget what we have been told
– Bize söylenenleri unutacağız.
We’ll live in our own dream world
– Kendi hayal dünyamızda yaşayacağız
You and me
– Sen ve ben
Forever
– Sonsuza dek
We’ll forget what we have been told
– Bize söylenenleri unutacağız.
We will take on the whole world
– Tüm dünyayı ele geçireceğiz
Without you here I am boring
– Sen olmadan burada sıkıcıyım
Something inside you is triggering
– İçindeki bir şey tetikliyor
It makes me myself
– Bu beni kendim yapar
Makes me funny
– Beni komik yapıyor

You’re a beautiful thing
– Güzel bir şeysin
We’re a beautiful thing together
– Birlikte çok güzel bir şeyiz.
Even when the weather is low
– Hava düşük olsa bile

And that’s a beautiful thing
– Ve bu çok güzel bir şey




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın