Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
That is why my soul is shinin’
– Ruhumu ısıtıyor olmasıdır
Feel just like I’m just ten years old
– Sadece on yaşındaymışım gibi hissediyorum.
Everything is new and surprisin’
– Her şey yeni ve şaşırtıcı
You don’t have to dig too deep
– Ben çok derin kazmak zorunda değilsiniz
To find out your effect on me
– Üzerimdeki etkisini öğrenmek için
‘Cause everybody that I know can see
– Çünkü tanıdığım herkes görebilir.
And they’re asking me
– Ve bana soruyorlar
What is goin’ on in your life, oh
– Hayatında neler oluyor, oh
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
That is why my soul is shinin’
– Ruhumu ısıtıyor olmasıdır
Our story is not yet told
– Hikayemiz henüz anlatılmadı
But oh, girl, I think that you can stop minin’
– Ama oh, kızım, bence sen madenciliği bırakabilirsin.
I don’t have to dig to see
– Görmek için kazmak zorunda değilim.
My treasure’s standin’ right in front of me
– Hazinem tam karşımda duruyor.
Everyone that I know is askin’ me
– Tanıdığım herkes bana soruyor.
What is goin’ on in your life, oh
– Hayatında neler oluyor, oh
And it feels like heaven
– Ve cennet gibi hissediyor
Touchin’ your hand
– Eline dokunmak
But it’s just like heaven
– Ama tıpkı cennet gibi
Callin’ your name
– Adını çağırıyorum
But it’s just like heaven
– Ama tıpkı cennet gibi
Sittin’ near you
– Size en yakın oturuyor
But it’s just like heaven
– Ama tıpkı cennet gibi
Somebody’s gonna have to bring me back to the ground
– Birinin beni yere geri getirmesi gerekecek.
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
That is why my soul is shinin’
– Ruhumu ısıtıyor olmasıdır
Feel just like I’m ten years old
– Sadece sanki on yıl yaşlandım
Everything is new and excitin’
– Her şey yeni ve heyecan verici
You don’t have to dig too deep
– Ben çok derin kazmak zorunda değilsiniz
To find out your effect on me
– Üzerimdeki etkisini öğrenmek için
‘Cause everyone that I know in my life
– Çünkü hayatımda tanıdığım herkes
Is asking me
– Bana soruyor
Is she gonna be your wife, oh
– O senin karın mı olacak?
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
Everything you touch is gold
– Dokunduğun her şey altın
Needin’ you here
– İster burada sana
Touchin’ your hand
– Eline dokunmak
Seein’ you in the morning
– Sabah görüşürüz
I could write another song
– Başka bir şarkı yazabilirim.
I could write another song
– Başka bir şarkı yazabilirim.
There are a thousand things I could say
– Söyleyebileceğim binlerce şey var.
If I went there
– Eğer oraya gidersem
I could write a thousand songs about you
– Senin hakkında binlerce şarkı yazabilirim.
If I went there
– Eğer oraya gidersem
I could write a thousand songs about you
– Senin hakkında binlerce şarkı yazabilirim.
And I will, gimme the time
– Ve yapacağım, bana zaman ver
Yes, I will
– Evet, yapacağım
Gimme some time, yeah
– Biraz zaman, evet
And I will
– Ve yapacağım
Gimme some time
– Biraz zaman alabilir
And I will
– Ve yapacağım
Keep it right there
– Orada kalsın
Keep it right there
– Orada kalsın
Don’t you go nowhere
– Hiç bir yere gidemezsin
Keep it right there
– Orada kalsın
Gregory Porter – Everything You Touch Is Gold İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.