In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
I wanna crash into my fears
– Korkularıma çarpmak istiyorum.
Watch all the shadows disappear
– Tüm gölgelerin kaybolmasını izle
Feel each drop of rain on my skin
– Her yağmur damlasını tenimde hisset
One day we’ll leave this world behind
– Bir gün bu dünyayı geride bırakacağız
I know the memories never die
– Biliyorum anılar asla ölmez
So they’ll know it stood for something
– Böylece bir şey ifade ettiğini anlayacaklar.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about what we’ve done
– Yaptıklarımızdan bahsedecekler.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about what we’ve done
– Yaptıklarımızdan bahsedecekler.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
I hold every moment in my hands
– Her anımı elimde tutuyorum
Know that i reached for every chance
– Her şansa ulaştığımı bil
Lost time is never found again
– Kayıp zaman bir daha asla bulunmaz
And when i leave this world behind
– Ve ne zaman arkasında terk-i dünya
I wanna leave a mark that’s mine
– Benim olan bir iz bırakmak istiyorum.
So they know we stood for something
– Yani bir şeyi savunduğumuzu biliyorlar.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about what we’ve done
– Yaptıklarımızdan bahsedecekler.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about what we’ve done
– Yaptıklarımızdan bahsedecekler.
Seconds
– İkincilikler
Minutes
– Dakikalıklarınız
Hours
– Saatler
Days
– Günler
Every moment slips away
– Her an kayıp gidiyor
Years go by in a heartbeat
– Yıllar bir anda geçip
So don’t let me slip away
– Bu yüzden kaçmama izin verme.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about what we’ve done
– Yaptıklarımızdan bahsedecekler.
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about what we’ve done
– Yaptıklarımızdan bahsedecekler.
What we’ve done
– Yaptıklarımız
(Oh uh oh uh)
– (Oh uh oh uh)
What we we’ve done
– Biz ne yaptık
(Oh uh oh uh)
– (Oh uh oh uh)
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
They’ll be talking
– Konuşulacak
They’ll be talking about us
– Bizi konuşacaklar
In a 100 years from now
– Bundan 100 yıl sonra
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.