I’ve loved you for a long time
– Uzun bir süre için sevdim
You were so easy to love
– Seni sevmek çok kolaydı.
Keep it alive, give it some water
– Onu canlı tut, biraz su ver.
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Don’t say it doesn’t bother you
– Bu seni rahatsız etmiyor mu deme
Tell me, are you lonely too?
– Söylesene, sen de yalnız mısın?
Don’t give it time, it needs a transfusion
– Zaman verme, kan nakline ihtiyacı var.
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
You swallowed me whole back then
– O zamanlar beni tamamen yuttun.
Held my head in your hands
– Başımı senin ellerinde tuttum.
Don’t give me space, it leads to confusion
– Bana yer verme, karışıklığa yol açar.
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
I need a blood transfusion soon, from you
– Yakında kan nakline ihtiyacım var, senden
‘Cause I know I’ve loved you better
– Çünkü seni daha çok sevdiğimi biliyorum.
I need a blood transfusion soon, from you
– Yakında kan nakline ihtiyacım var, senden
I want to glue us back together
– Bizi tekrar bir araya getirmek istiyorum.
I know you’ve had enough of me
– Benim için yeterli olduğunu biliyorum
And I have had enough of you
– Ve senden bıktım
But don’t let it slide, we’re deep under water
– Ama kaymasına izin verme, suyun altındayız.
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
I don’t know what you’re going through
– Senin neler yaşadığını bilmiyorum
Tell me what got lost in you
– İçinde ne kaybolduğunu söyle.
Throw me a rope, I won’t push you further
– Bana bir ip at, seni daha fazla zorlamayacağım.
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
Keep it alive, keep it alive
– Canlı tutun, canlı tutun
You taste like ashes, but I smile and I smile and I smile
– Tadın kül gibi ama gülümsüyorum, gülümsüyorum ve gülümsüyorum
You taste like ashes
– Tadın kül gibi
You taste like ashes, but I smile and I smile and I smile
– Tadın kül gibi ama gülümsüyorum, gülümsüyorum ve gülümsüyorum
You taste like ashes
– Tadın kül gibi
You taste like ashes, but I smile and I smile and I smile
– Tadın kül gibi ama gülümsüyorum, gülümsüyorum ve gülümsüyorum
You taste like ashes
– Tadın kül gibi
You taste like ashes, but I smile and I smile and I smile
– Tadın kül gibi ama gülümsüyorum, gülümsüyorum ve gülümsüyorum
You taste like ashes
– Tadın kül gibi
I need a blood transfusion soon, from you
– Yakında kan nakline ihtiyacım var, senden
‘Cause I know I’ve loved you better
– Çünkü seni daha çok sevdiğimi biliyorum.
I need a blood transfusion soon, from you
– Yakında kan nakline ihtiyacım var, senden
I want to glue us back together
– Bizi tekrar bir araya getirmek istiyorum.
Highasakite – Keep It Alive İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.