Highasakite – Love Him Anyway İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

That somebody you call yours
– Senin dediğin biri
He doesn’t seem to care
– Hiç umursamıyor gibi
He doesn’t have that sweet sound
– O kadar tatlı sesi yok.
And he’s almost never there
– Ve neredeyse hiç orada değil

And you knew better
– Ve sen daha iyisini biliyordun
Didn’t you, didn’t you
– Değil mi, değil mi
Didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?
And you knew better
– Ve sen daha iyisini biliyordun
Didn’t you, didn’t you
– Değil mi, değil mi
Didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?

You know he’s gonna break you
– Seni kıracağını biliyorsun.
But you loved him anyway
– Ama yine de onu seviyordun.
‘Cause you knew better, didn’t you?
– Çünkü daha iyisini biliyordun, değil mi?
And I know you hate to hear it, too
– Bunu duymaktan da nefret ettiğini biliyorum.

‘Cause you knew better, didn’t you
– Çünkü daha iyisini biliyordun, değil mi?
Didn’t you, didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?
You know he’s gonna break you
– Seni kıracağını biliyorsun.
But you love him anyway, yeah
– Ama yine de onu seviyorsun, evet

That somebody you’d lie for
– Yalan söyleyeceğin biri
He’s never on your side
– Asla senin tarafında değil.
Oh, he doesn’t have that warm glow
– Oh, o sıcak parıltıya sahip değil
And he’s absent when he’s there
– Ve oradayken yok.

And you knew better
– Ve sen daha iyisini biliyordun
Didn’t you, didn’t you
– Değil mi, değil mi
Didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?
Oh, you knew better
– Sen daha iyi biliyordun.
Didn’t you, didn’t you
– Değil mi, değil mi
Didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?

You know he’s gonna break you
– Seni kıracağını biliyorsun.
But you loved him anyway
– Ama yine de onu seviyordun.
‘Cause you knew better, didn’t you?
– Çünkü daha iyisini biliyordun, değil mi?
And I know you hate to hear it, too
– Bunu duymaktan da nefret ettiğini biliyorum.

Why don’t you run for your life?
– Neden hayatın için koşmuyorsun?
Won’t you run for your life?
– Hayatın için kaçmayacak mısın?
Paralyzed, paralyzed, paralyzed, paralyzed
– Felçli, felçli, felçli, felçli
Why don’t you run for your life?
– Neden hayatın için koşmuyorsun?
Won’t you run for your life?
– Hayatın için kaçmayacak mısın?
Paralyzed, paralyzed, paralyzed, paralyzed
– Felçli, felçli, felçli, felçli

Why don’t you run for your life?
– Neden hayatın için koşmuyorsun?
Won’t you run for your life?
– Hayatın için kaçmayacak mısın?
Paralyzed, paralyzed, paralyzed, paralyzed
– Felçli, felçli, felçli, felçli
Why don’t you run for your life?
– Neden hayatın için koşmuyorsun?
Won’t you run for your life?
– Hayatın için kaçmayacak mısın?
Paralyzed, paralyzed, paralyzed
– Felçli, felçli, felçli

You know he’s gonna break you
– Seni kıracağını biliyorsun.
But you loved him anyway
– Ama yine de onu seviyordun.
‘Cause you knew better, didn’t you?
– Çünkü daha iyisini biliyordun, değil mi?
And I know you hate to hear it, too
– Bunu duymaktan da nefret ettiğini biliyorum.

‘Cause you knew better, didn’t you
– Çünkü daha iyisini biliyordun, değil mi?
Didn’t you, didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?
You know he’s gonna break you
– Seni kıracağını biliyorsun.
And I know you hate to hear it, too
– Bunu duymaktan da nefret ettiğini biliyorum.

Oh, you knew better
– Sen daha iyi biliyordun.
Didn’t you, didn’t you
– Değil mi, değil mi
Didn’t you know better?
– Daha iyisini bilmiyor muydun?
You know he’s gonna break you
– Seni kıracağını biliyorsun.
But you love him anyway, yeah
– Ama yine de onu seviyorsun, evet




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın