JAE5 – Propeller (feat. Dave & BNXN fka Buju) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

(JAE5)
– (JAE5)
Oh-oh-oh, oh, yeah-yeah
– Oh-oh-oh, oh, evet-evet
Whoa, whoa-oh, ayy-ayy
– Hop, hop-oh, ayy-ayy
Oh-oh-oh, say
– Oh-oh-oh, söyle

Been a long time since I learned to put rhymes together
– Tekerlemeleri bir araya getirmeyi öğrenmeyeli uzun zaman oldu.
Spin ’round your block, I’m a big propeller
– Bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim.
Came with my team, I came with my brothers
– Takımımla geldim, kardeşlerimle geldim.
I swear, I’m coming from Gbagada
– Yemin ederim, Gbagada’dan geliyorum.
Been a long time, I put rhymes together
– Uzun zaman oldu, tekerlemeleri bir araya getirdim.
Spin ’round your block, I’m a big propeller
– Bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim.
Came with my team, I came with my brothers
– Takımımla geldim, kardeşlerimle geldim.
I swear, I’m comin’ from Gbagada
– Yemin ederim, Gbagada’dan geliyorum.

Yeah
– Evet
I can’t deal with him cah he shakes with his left hand
– Onunla baş edemiyorum cah sol eliyle titriyor
Married to the hustle, the money my best man
– Koşuşturmayla evli, para sağdıcım
Me against the world, my girl, my best friend
– Ben dünyaya karşıyım, kızım, en iyi arkadaşım
I sleep in South, and chill in the West End
– Güneyde uyuyorum ve Batı yakasında üşüyorum.
And I’m ready for war
– Ve savaşa hazırım
If ain’t about the belly, what you bellin’ me for?
– Eğer göbekle ilgili değilse, beni ne diye çağırıyorsun?
What you tellin’ me for?
– Bana ne için söylüyorsun?
Henny, I must’ve had a 20 or more
– Henny, 20 ya da daha fazla içmiş olmalıyım.
Anymore, then, I put her in Cappelli Amore
– Artık, o zaman, onu Cappelli Amore’a koydum.
16, the wrong one to play with, pussy
– 16, oynamak için yanlış olan, kedi
Big ’44, no safety, pussy
– Büyük ’44, güvenlik yok, amcık

We’re comin’ from Gbagada, niggas wanna claim the gutter
– Gbagada’dan geliyoruz, zenciler oluğa sahip çıkmak istiyor.
I don’t trust any woman if it ain’t my mother
– Annem değilse hiçbir kadına güvenmem.
‘Cause I’m a big propeller
– Çünkü ben büyük bir pervaneyim.
Lean, clean, like sweet Vanilla
– Yağsız, temiz, tatlı Vanilya gibi
Remember when I had to sleep for dinner
– Akşam yemeğinde uyumak zorunda kaldığım zamanı hatırla.
I’ma live and live to tell the story
– Hikayeyi anlatmak için yaşayacağım ve yaşayacağım
Everyday I give God the glory
– Her gün Tanrı’ya zafer veriyorum.
It’s been a long time (say)
– Uzun zaman oldu (söyle)

Been a long time since I learned to put rhymes together
– Tekerlemeleri bir araya getirmeyi öğrenmeyeli uzun zaman oldu.
Spin ’round your block, I’m a big propeller
– Bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim.
Came with my team, I came with my brothers
– Takımımla geldim, kardeşlerimle geldim.
I swear, I’m comin’ from Gbagada (whoa-oh, oh)
– Yemin ederim, Gbagada’dan geliyorum.
Been a long time, I put rhymes together (been a long time, I put rhymes together)
– Uzun zaman oldu, tekerlemeleri bir araya getirdim (uzun zaman oldu, tekerlemeleri bir araya getirdim)
Spin ’round your block, I’m a big propeller (’round your block, I’m a big propeller)
– Bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim (‘bloğunun etrafında, ben büyük bir pervaneyim)
Came with my team, I came with my brothers (I came with my brothers)
– Takımımla geldim, kardeşlerimle geldim (kardeşlerimle geldim)
I swear, I’m comin’ from Gbagada
– Yemin ederim, Gbagada’dan geliyorum.

Do you know a G like me?
– Benim gibi birini tanıyor musun?
If you don’t know, I done sail a couple se-e-as
– Eğer bilmiyorsan, birkaç se-e-as yelken açtım.
Many things I don see
– Görmediğim çok şey var.
So, you can’t tell me shit, my G
– Yani, bana bir bok söyleyemezsin, benim G
Do you know a G like me?
– Benim gibi birini tanıyor musun?
If you don’t know, I done sail a couple se-e-as
– Eğer bilmiyorsan, birkaç se-e-as yelken açtım.
Many things I don see
– Görmediğim çok şey var.
So, you can’t tell me shit, my G
– Yani, bana bir bok söyleyemezsin, benim G

I learned to put lines together before I learned to put lines together
– Çizgileri bir araya getirmeyi öğrenmeden önce çizgileri bir araya getirmeyi öğrendim
You know me, I stay with it
– Beni bilirsin, onunla kalırım.
The type to bill a line before I wait in it
– Beklemeden önce bir satırı faturalandıracak tip
And we’re spinnin’ the block
– Ve bloğu döndürüyoruz
Eye for an eye
– Göze göz
That’s one-for-one like the women I block (one-for-one like the women I block)
– Engellediğim kadınlar gibi bire bir (engellediğim kadınlar gibi bire bir)
‘Member days I would chill on the block, no stressin’ (no, oh-oh, oh)
– ‘Üye günleri blokta üşürdüm, stres yok’ (hayır, oh-oh, oh)
Black car, black suit, black weapon
– Siyah araba, siyah takım elbise, siyah silah
The Henny’s a double, they call me 007
– Henny duble, bana 007 diyorlar.

Yeah
– Evet

Been a long time since I learned to put rhymes together (to put rhymes together)
– Tekerlemeleri bir araya getirmeyi öğrendiğimden beri uzun zaman geçti (tekerlemeleri bir araya getirmek için)
Spin ’round your block, I’m a big propeller
– Bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim.
Came with my team, I came with my brothers (I came with my breddahs)
– Takımımla geldim, kardeşlerimle geldim (breddahlarımla geldim)
I swear, I’m comin’ from Gbagada (whoa-oh, oh)
– Yemin ederim, Gbagada’dan geliyorum.
Been a long time, I put rhymes together (been a long time, I put rhymes together)
– Uzun zaman oldu, tekerlemeleri bir araya getirdim (uzun zaman oldu, tekerlemeleri bir araya getirdim)
Spin ’round your block, I’m a big propeller (spin ’round your block, I’m a big propeller)
– Bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim (bloğunun etrafında dön, ben büyük bir pervaneyim)
Came with my team, I came with my brothers (I came with my breddahs)
– Takımımla geldim, kardeşlerimle geldim (breddahlarımla geldim)
I swear (I swear), I’m comin’ from Gbagada
– Yemin ederim, Gbagada’dan geliyorum.

I don’t care what they say
– Ne söyledikleri umurumda değil.
Moni “k’owo mi pe”
– Moni “k’owo mi pe”
Won ni pe “mo gb’omo lo’le”
– “Mo gb’omo lo’le” yi kazandı.
But, me, I know my place
– Ama ben haddimi biliyorum.
Say, me no care what they say
– Ne dedikleri umurumda değil.
Moni “k’owo mi pe”
– Moni “k’owo mi pe”
Won ni pe “mo gb’omo lo’le”
– “Mo gb’omo lo’le” yi kazandı.
But, me, I know my place
– Ama ben haddimi biliyorum.
Place
– Yer




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın