James Arthur – Car’s Outside İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I’m packin’ my bags that I didn’t unpack the last time
– Geçen sefer açmadığım çantalarımı topluyorum.
I’m sayin’, “see you again” so many times it’s becomin’ my tag line
– Diyorum ki, “yine birçok kez gördüğünüz” olmayı sloganı benim
But you know the truth
– Ama gerçeği biliyorsun.
I’d rather hold you
– Oldukça tuttum seni
Than try to catch this flight
– Bu uçuşu yakalamaya çalışmaktan daha fazlası
So many things I’d rather say
– Ben o kadar çok şey söylüyor
But for now, it’s “goodbye”
– Ama şimdilik, “hoşçakal”

You say I’m always leavin’
– Her zaman gidiyorum diyorsun.
You, when you’re sleepin’ alone
– Sen, yalnız uyurken
But the, the car’s outside
– Ama araba dışarıda.
But I don’t wanna go tonight
– Ama bu gece gitmek istemiyorum.

I’m not gettin’ in the Addison Lee
– Addison Lee’ye girmeyeceğim.
Unless you pack your bags
– Bavullarını toplamadığın sürece
You’re comin’ with me
– Benimle geliyorsun
I’m tired of lovin’ from afar
– Uzaktan sevmekten yoruldum
And never being where you are
– Ve asla olduğun yerde olmayacaksın
Close the windows, lock the doors
– Pencereleri kapatın, kapıları kilitleyin
Don’t wanna leave you anymore
– Artık seni bırakmak istemiyorum.

I’m starin’ at the same four walls in a different hotel
– Farklı bir otelde aynı dört duvarda duruyorum.
It’s an unfamiliar feelin’ but I know it so well
– Çok iyi bilmediğiniz bir his değil ama biliyorum
Oh, but you know the truth
– Ama gerçeği biliyorsun.
I’d rather hold you
– Oldukça tuttum seni
Than this mobile in my hand
– Elimdeki bu cep telefonundan daha
But I guess it’ll do
– Ama sanırım idare eder
‘Cause for you, I would run up my phone bill
– Çünkü senin için telefon faturamı öderdim.

You say I’m always leavin’
– Her zaman gidiyorum diyorsun.
You, when you need me the most
– Sen, bana en çok ihtiyacın olduğunda
But the, the car’s outside
– Ama araba dışarıda.
But I don’t wanna go tonight
– Ama bu gece gitmek istemiyorum.

I’m not gettin’ in the Addison Lee
– Addison Lee’ye girmeyeceğim.
Unless you pack your bags
– Bavullarını toplamadığın sürece
You’re comin’ with me
– Benimle geliyorsun
I’m tired of lovin’ from afar
– Uzaktan sevmekten yoruldum
And never being where you are
– Ve asla olduğun yerde olmayacaksın
Close the windows, lock the doors
– Pencereleri kapatın, kapıları kilitleyin
Don’t wanna leave you anymore
– Artık seni bırakmak istemiyorum.

Ooh-ooh, a-ah
– Ooh-ooh, a-ah
Ooh-ooh, a-ah
– Ooh-ooh, a-ah
Ooh-ooh, ah
– Ooh-ooh, ah

Don’t wanna leave you anymore
– Artık seni bırakmak istemiyorum.

Oh, darling, all of the city lights
– Hayatım, tüm şehir ışıkları
Never shine as bright as your eyes
– Asla gözlerin kadar parlak parlamayın
I would trade them all for a minute more
– Hepsini bir dakika daha takas ederdim.
But the car’s outside
– Ama araba dışarıda.
And he’s called me twice
– Ve beni iki kez aradı.
But he’s gonna have to wait tonight
– Ama bu gece beklemek zorunda kalacak.

I’m not gettin’ in the Addison Lee
– Addison Lee’ye girmeyeceğim.
Unless you pack your bags
– Bavullarını toplamadığın sürece
You’re comin’ with me
– Benimle geliyorsun
I’m tired of lovin’ from afar
– Uzaktan sevmekten yoruldum
And never being where you are
– Ve asla olduğun yerde olmayacaksın
Close the windows, lock the doors
– Pencereleri kapatın, kapıları kilitleyin
Don’t wanna leave you anymore
– Artık seni bırakmak istemiyorum.

Oo-ooh, a-ah
– Oo-ooh, a-ah
Oo-ooh, a-ah
– Oo-ooh, a-ah
Oo-ooh, ah
– Oo-ooh, ah

Oh, I don’t wanna leave you anymore
– Artık seni bırakmak istemiyorum.
(Oo-ooh, a-ah) I don’t wanna leave you
– (Oo-ooh, a-ah) Seni bırakmak istemiyorum
(Oo-ooh, a-ah) I don’t wanna leave you
– (Oo-ooh, a-ah) Seni bırakmak istemiyorum
(Oo-ooh, ah) I don’t wanna leave you
– (Oo-ooh, ah) Seni bırakmak istemiyorum
Don’t wanna leave you anymore
– Artık seni bırakmak istemiyorum.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın