Jasmine Thompson – Let Her Go İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Well you only need the light when it’s burning low
– Eh, sadece düşük yandığında ışığa ihtiyacın var
Only miss the sun when it starts to snow
– Sadece kar yağmaya başladığında güneşi özlüyorum
Only know you love her when you let her go
– Sadece gitmesine izin verdiğinde onu sevdiğini biliyorum

Only know you’ve been high when you’re feeling low
– Sadece kendini düşük hissettiğinde yüksek olduğunu biliyorum
Only hate the road when you’re missing home
– Sadece evini özlediğinde yoldan nefret et
Only know you love her when you let her go
– Sadece gitmesine izin verdiğinde onu sevdiğini biliyorum
And you let her go
– Ve sen gitmesine izin verdin

Staring at the bottom of your glass
– Camın dibine bakıyorum
Hoping one day you’ll make a dream last
– Bir gün bir rüya son yapmak umuduyla
But dreams come slow and they go so fast
– Ama rüyalar yavaş gelir ve çok hızlı giderler
You see her when you close your eyes
– Gözlerini kapattığında onu görüyorsun.
Maybe one day you’ll understand why
– Belki bir gün nedenini anlayacaksın
Everything you touch surely, dies
– Dokunduğun her şey kesinlikle ölür

But you only need the light when it’s burning low
– Ama sadece düşük yandığında ışığa ihtiyacın var
Only miss the sun when it starts to snow
– Sadece kar yağmaya başladığında güneşi özlüyorum
Only know you love her when you let her go
– Sadece gitmesine izin verdiğinde onu sevdiğini biliyorum

Only know you’ve been high when you’re feeling low
– Sadece kendini düşük hissettiğinde yüksek olduğunu biliyorum
Only hate the road when you’re missing home
– Sadece evini özlediğinde yoldan nefret et
Only know you love her when you let her go
– Sadece gitmesine izin verdiğinde onu sevdiğini biliyorum

Staring at the ceiling in the dark
– Karanlıkta tavana bakıyor
Same old empty feeling in your heart
– Kalbinde aynı eski boş duygu
‘Cause love comes slow and it goes so fast
– Çünkü aşk yavaş gelir ve çok hızlı gider
Well you see her when you fall asleep
– Uykuya daldığınız zaman iyi görürsün
But never to touch and never to keep
– Ama asla dokunmamak ve asla tutmamak
‘Cause you loved her too much
– Çünkü onu çok seviyordun .
And you dived too deep
– Ve çok derine daldın

Well you only need the light when it’s burning low
– Eh, sadece düşük yandığında ışığa ihtiyacın var
Only miss the sun when it starts to snow
– Sadece kar yağmaya başladığında güneşi özlüyorum
Only know you love her when you let her go
– Sadece gitmesine izin verdiğinde onu sevdiğini biliyorum

Only know you’ve been high when you’re feeling low
– Sadece kendini düşük hissettiğinde yüksek olduğunu biliyorum
Only hate the road when you’re missing home
– Sadece evini özlediğinde yoldan nefret et
Only know you love her when you let her go
– Sadece gitmesine izin verdiğinde onu sevdiğini biliyorum
And you let her go
– Ve sen gitmesine izin verdin




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın